Kabataş-Beşiktaş-Mecidiyeköy-Mahmutbey metro hattının Kabataş istasyonu olacak alanda, 1 yıldır arkeolojik kazı çalışması yapan İstanbul Arkeoloji Müzeleri, alanda arkeolojik kalıntılara rastladı.
Çalışmaların yapıldığı alanda ilk 1 metrede 1891 yılında yapılan ismi Ermys olan ve Avrupa’nın ilk konserve fabrikasının kalıntıları ortaya çıktı.
Fabrika kalıntılarının bulunduğu alanda, yine 19. yüzyıla ait podima döşemeli mozaiklere de rastlandı. Mozaik alanın ortasında da bir süs havuzu mevcut.
Deniz seviyesinin 4 metre altında ise M.Ö 6. yüzyıla ait klasik dönem küçük buluntular çıktı.
Arkeolog Mehmet Ali Polat, alanda 25 kişilik bir ekibin çalışmaları gerçekleştirdiğini belirterek, çalışmaların nasıl başladığını anlattı:
“Metro kazı çalışmalarına başlanmadan önce, kurul kararları gereği Kabataş istasyonu olacak alanda, İstanbul Arkeoloji Müzeleri tarafından bir çalışma yapılması istenildi. Alanda 2 aşamalı bir kazı çalışması gerçekleştirdik. Birinci aşama 2016 yılında başlayıp 2017 yılının sonunda biten bir şaft çalışmasıydı. 2020 yılında ise istasyon alanı kazı çalışmasına başlandı.”
“Boğaz hattında küçük bir koy dolmuş olabilir”
1583 yılında Mimar Sinan’ın yaptığı Fındıklı’daki Molla Çelebi Camii’nin hemen yanı başında bulunan kazı alanında, yüzeyden itibaren güncel dolgunun hemen altında Genç Osmanlı dönemi mimari kalıntılarıyla karşılaşan arkeologlar, 2016 yılında kazılan şaftın daha derininde denizde bir dolgu olduğunu gördü.
Boğaz hattında küçük bir koy dolmuş olabileceğini öngören ekipler, antik bir limanın ortaya çıkabileceği görüşünde.
Arkeolog Polat, daha derinde rastlamayı öngördükleri antik liman için şunları söyledi:
"M.Ö 5-6'ncı yüzyılda, boğaz hattında, arkeolojik kazılarla kanıtlanmış bir yerleşim alanı mevcut değil. O yüzden burada bulmuş olduğumuz kalıntılar, boğaz hattı arkeolojisi için çok önemli. Çünkü biz deniz seviyesinden yaklaşık 5 metre aşağısında, M.Ö. 5-6’ncı yüzyıla ait bizim Yunan dönemi dediğimiz döneme ait küçük çanak-çömlekler, küçük buluntularla karşılaştık. Oradaki bulgularımıza bakarsak bu kalıntılardan sonra, deniz seviyesinden hemen sonra eski bir liman dolgusu ile karşı karşıya geleceğiz. Buradaki mimari kalıntılara ilişkin bölge koruma kurulunun vereceği karardan sonra daha derine inebilirsek eğer burada da daha erken dönem buluntularıyla karşılaşacağız.”
Kalıntılar tasnif çalışmasının ardından müzeye gidiyor
Çıkan buluntuların önce alanda tasnif çalışması yapılıyor. Kırık parçalar birleştirildikten sonra İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ne götürülüyor.
Bulunan kalıntıların belgeleme çalışmaları da devam ediyor. Belgeleme çalışmaları ve kazı çalışmaları bittikten sonra ilgili kurula, çıkan bulguların tamamı sunulacak.
Kuruldan gelecek karar neticesinde de alandaki çalışmaların devam edip etmeyeceği belli olacak.