Olay, geçtiğimiz yıl Gaziosmanpaşa'da bulunan bir sitede meydana geldi. Öğretmen Özkan E. eşiyle birlikte oturduğu dairede alt kat komşunun kendilerini rahatsız etmesi üzerine daireden taşındı.
Çift taşınınca aynı apartmanda oturan mühendis Deniz Kocaboğa ve eşi taşındı. Çift bir süre sonra alt komşularının özellikle bebek odasının duvarına vurarak kendilerini rahatsız ettiğini iddia etti.
Komşuları ile konuşma girişiminde bulunan çift sorunu halledemedi. Bir süre sonra çift evlerinin önüne çiğ yumurta atıldığını ve kimyasal döküldüğünü fark etti ve gizli kamera taktırdı.
Kamera görüntülerini izleyen çift şoke oldu. Kendilerine huzur vermeyen kişilerin akademisyen Benan A. ve iki kız kardeşinin olduğunu olduğunu anlayan çift, suç duyurusunda buldu.
Güvenlik kamerası caydırıcı olmadı
Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, bir kadının kapının önüne geldiğini ve kimyasal döktüğü görülüyor.
Alt kat komşunun kendilerini rahatsız ettiğini ifade eden Deniz Kocaboğa, “Yaklaşık 3 sene evvel bu daireye taşındım. Bu daireden önce tam karşı dairede oturuyordum. Bu dairede o zaman bu dairede öğretmen bir çift vardı. Onlar bu alt komşu ile problemler yaşamışlardı. Sonra onlar dayanamadılar buradan taşındılar. Bir şekilde ben geçmiş bulundum. İlk birkaç ay sorun yaşamadım.
Taşındıktan 3 ay sonra sürekli burada güvenlik tarafından gürültü yaptığım gerekçesiyle aranmaya başlandım. Gece saat 01.00'da uyuyorum güvenlik beni arıyor siz gürültü yapıyormuşsunuz alt komşunuzdan şikayet var diye. Bu bir süre böyle devam ettikten sonra ben güvenliğe ihtar çektim. Bir daha beni aramayın bu yaptığınız doğru bir şey değil diye. Güvenlik beni aramamaya başladı” diye konuştu.
Savcılık takipsizlik kararı verdi
Komşusunun direkt çocuğunun uyuduğu saatlerde gürültü yaptığını söyleyen Kocaboğa,"Sonra alttan bilerek saldırı olmaya başladı. Çocuğun uyuduğu saatlerde odada aşağıdan yukarıya vurmalar, bir şeyler sürtmeler. Direkt çocuğu hedef alan gürültüler oluşmaya başladı. Bir süre bunlara da ses çıkarmamaya başladım. Artık dayanılmaz hale gelince alt kata inip konuşmaya gittim. Fakat yaygara kopardılar. Ben düzgün bir şekilde konuşmak istediğim zaman ne hakkınız var kapıya gelmeye, ne hakkınız var buraya gelmeye gibisinden.
Onun ardından da bir süre sonra da saldırıları artırmaya başladılar. İlk başlarda ayakkabılarımızda bir takım kimyasallar görmeye başladık. Sonrasında yumurta kapıya atıldı. En sonunda çocuğun bebek arabasına dışkı atılınca bize artık tak etti. Caydırıcı olsun diye oraya bir gizli kamera koydum. Amacım intikam almak değildi. Her kimse görsün bir daha da bizi rahatsız etmesin diyeydi. Buna rağmen saldırılar devam etti. Görüntüleri de savcılığa verdik. Savcılıkta 1 yıl beklettikten sonra takipsizlik kararı verdi. Bir sürü delil olmasına rağmen” dedi.
Huzur istiyorum diyen Kocaboğa “Huzur istiyorum. Hepimizin işi gücü var. Benden önceki komşular bunları yaşamış ve çekip gitmek zorunda kalmış. Yapanların yanına kar kalmış bu. Yapanların yanına kar kaldıkça daha cüretkar oluyorlar daha saldırgan oluyorlar. Adaletinde yerini bulmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.