Hafif Yağmurlu 4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Türkiye
AA 14.08.2024 13:38

Karadeniz ve Marmara'nın karbon tutma kapasitesi ölçüldü

Marmara ve Karadeniz'in asitlenme seviyeleri ve karbon tutma kapasiteleri ilk kez ölçüldü. Bulgulara göre Karadeniz'in karbon tutma kapasitesinin, Marmara'ya göre daha iyi olduğu belirlendi.

Karadeniz ve Marmara'nın karbon tutma kapasitesi ölçüldü

ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsünün Türkiye'de ilk defa deniz ile atmosfer arasındaki karbondioksit gazı alışverişini araştırmak üzere 2022'de başlattığı çalışmanın ilk sonuçları ortaya çıktı. Enstitü bünyesindeki Deniz Ekosistem ve İklim Araştırmaları Merkezi'nde (DEKOSİM) geliştirilen sistemlerin de yardımıyla Marmara Denizi ile Karadeniz'in karbon tutma kapasiteleri ve asitlenme seviyeleri ölçüldü.

Öğretim Üyesi Doç. Dr. Koray Özhan'ın analiz ettiği ilk sonuçlara göre, Marmara Denizi'nde yüzey pH değerleri 8,1'in üzerine çıkmazken Karadeniz'de 8,25'e kadar yükseldiği tespit edildi. İki denizden de alınan örnekler DEKOSİM laboratuvarlarında detaylı analiz edildikten sonra denizlerin karbon yutma kapasitesi ve asitlenme değerleri net biçimde ortaya konacak.

"ODTÜ Bilim-2" gemisi ile yapılan son ölçümler ve bugüne kadar elde edilen verilerle ilgili Yücel, çok yoğun pH ölçümleri ile Marmara Denizi ve Karadeniz'in asitlenme seviyesini ölçtüklerini belirtti.

Yücel, denizlerin asitlenme seviyelerini araştırırken, başka bir projede birlikte çalıştıkları Fransız ortaklarınca geliştirilen çok hassas 2 adet asidite sensörü kullandıklarını, kendilerinin de DEKOSİM bünyesinde yerli ve milli imkanlarla pH ölçüm sistemleri geliştirdiklerini bildirdi.

Denizlerin atmosferdeki karbondioksidin bir kısmını emerek iklim değişikliğini yavaşlattığını aktaran Yücel, bunun denize bedelinin asitlenme olduğunu ve yeni bir konu olan asitlenme değerlerini geçmişle kıyaslamak için ellerinde veri bulunmadığını kaydetti.

Genellikle pH değerlerinin, rakam ve virgülden sonra gelen ilk basamakla anıldığını ancak okyanus asitlenmesini ölçebilmek için virgülden sonraki üçüncü hatta dördüncü basamakların dahi doğru biçimde ölçülmesi gerektiğini vurgulayan Yücel, "Bunu Türkiye'de ilk defa biz başlattık. Karadeniz'in 30 mil açığından, Marmara Denizi'ne kadar yüzey sularını virgülden sonraki dördüncü basamağa kadar hassasiyetle ölçtük. Detaylı laboratuvar analizleri sonucunda bu basamaklar belli olacak." bilgisini verdi.

"Marmara daha asidik, Karadeniz daha alkalin"

Yücel, bu ölçümler sonrasında elde ettikleri ilk bulguları hakkında şu bilgileri paylaştı:

"Karbon tutuma kapasitesi çok kompleks bir konu, pH ne kadar yüksekse karbondioksidi yakalama, tutma kapasitesi de o kadar var demek. Gördüğümüz kadarıyla Marmara Denizi, Karadeniz'den 0,1 kadar daha asidik durumda. İlk bulgularımıza göre Karadeniz'in karbon tutma kapasitesi Marmara'ya göre bir nebze daha iyi. Marmara'nın çoktan asitlenmiş olduğunu ve karbon tutma kapasitesini kaybetmeye daha hızlı gittiğini söyleyebiliriz."

Ölçümleri belirli periyotlarla tekrarladıklarında Marmara ve Karadeniz arasındaki farkın ne kadar kalıcı olduğunun görüleceğini ifade eden Yücel, "Normal deniz sistemleriyle kıyaslandığında Marmara Denizi daha asidik, Karadeniz ise bir nebze daha alkalin. Karbon tutma mekanizmaları Karadeniz'de hala daha üretken, çalışır ve sağlıklı olarak nitelendirilebilir. Zaten jeolojik zamanlardan bu yana Karadeniz net olarak daha fazla karbon tutan bir sistem" sözlerini sarf etti.

Deniz canlıları denildiğinde herkesin aklına balıklar ve deniz memelilerinin geldiğini ancak mikroskobik düzeyde fotosentez yapan ve karbon bileşiklerinden kabuklarını inşa eden canlıların da önemli olduğunu dile getiren Yücel, bu canlıların asitlenmeye daha az dayanıklı oldukları, ısınma ve kirliliğin üstüne bir de asitlenme baskısının bu türlerin karşılaştığı baskılara ekleneceği uyarısında bulundu.

Yücel, sözlerini, "Marmara'da çoktan bir pH farkının var olduğu görünüyor. Bunun mikroskobik seviyedeki türlere nasıl etki ettiği konusunun henüz başındayız. Karaya döndükten sonra, plankton uzmanı hocalarımız analiz edecek ve bunu yıllarca tekrarlamamız gerekiyor. Bu konuda bir ulusal oşinografik program oluşturup düzenli hale getirmemiz lazım" diyerek tamamladı. 

Sıradaki Haber
Gezi teknelerinin çapaları, deniz çayırlarına zarar veriyor
Yükleniyor lütfen bekleyiniz