6 Şubat 2023'teki depremlerin ardından Zonguldak'tan bölgeye giderek kurtarma çalışmalarına katılan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) maden işçileri, taş kömürünü çıkarmak için yaptıkları "domuz damı", "ayı bacağı", "sarma" gibi yöntemleri kullanarak birçok kişinin hayatını kurtardı.
Adıyaman'da çöken 7 katlı yurt binasının enkazından üçüncü günü iki kız arkadaşıyla çıkarılan 20 yaşındaki Göksu, madencilerin imdadına yetiştiği isimlerden biri oldu.
Saatler süren zahmetli çalışmaların ardından 3 arkadaşı kurtaran madenciler, bu süre zarfında bilinçlerini açık tutmak için genç kızlarla sohbet etti.
Enkazda umut olan madenci kahramanlar, uçak ambulansla Ankara Etlik Şehir Hastanesine getirilen ve hayati risk taşıdığı için iki bacağı ampute edilen Göksu'yu zorlu tedavi sürecinde de yalnız bırakmadı.
Ziyaretleri ve yaptıkları görüntülü görüşmelerle kurdukları gönül bağını geliştiren madenciler, 1 yıl süren tedavinin sonunda protez bacaklarıyla ayağa kalkan, para karate ve masa tenisi sporuyla ilgilenen Göksu'yu afetin birinci yılında Adıyaman'da ziyaret edecek.
Ziyaret öncesi yaptığı görüntülü görüşmede kurtarıcılarını çok sevdiğini dile getiren Göksu, ailesi gibi gördüğü ağabeylerinin kendisini aramadığı zaman onları merak ettiğini belirtiyor.
Ankara'ya turnuvaya desteğe gidecekler
TTK çalışanı 18 yıllık maden işçisi Sinan Durdu, deprem bölgesinde kaldıkları 8 günü 80 gün gibi yaşadıklarını dile getirdi.
Durdu, her ne kadar afette görev yaptıkları yerlerden ayrılsalar da oradaki insanları asla unutmadıklarını, kurtardıkları kişilerle kurdukları gönül bağının devam ettiğini söyledi.
Tedavi sürecinde Songül'ü 5-6 kez hastanede ziyaret ettiklerini aktaran Durdu, "Telefonla sürekli görüşüyoruz. Songül'ün söylediği bir cümle kulağımdan hiç gitmiyor. 'Ağabey, iki ayağım kesildi ama hiç üzülmüyorum, sizi tanıdığım için çok mutluyum.' diyor. Neşe dolu bir kız." diye konuştu.
Durdu, Songül'ün 27 Şubat'ta Ankara'da düzenlenecek bir turnuvaya geleceğini ve madenci ağabeyleri olarak onu yalnız bırakmayacaklarını, genç kızın hayata tutunmak için verdiği mücadelenin örnek olduğunu kaydetti.
Göksu'yu kurtarma çalışmalarına ilişkin bilgi veren Durdu, şöyle devam etti:
"Seslerini duyduk, umutlandık. Blokları kıra kıra, postayı çıkara çıkara kendisine yaklaştık. Sıkıştıkları yerden onları almamız uzun sürmüştü. Kızlarımızın bilinci açıktı ama onları uyutmamamız gerekiyordu. Ara sıra dalıyorlar, uyuyorlardı. Onların bilincini açık tutmak için sürekli sorular soruyorduk. 'Zonguldak'tan sizin için geldik, burada sizin yanınızdayız' diyorduk. Belli bir süre sonra konuşacak bir şeyimiz kalmadığından Adıyaman'da olduğumuz için, 'Kızım bize çiğ köfte yapar mısın?' dedik. 'Siz bizi çıkarın, ben size çiğ köfte yapacağım ağabey' dedi. Sözü var, inşallah bize çiğ köfte yapacak."
Durdu, Zonguldak'ı ziyaret etmek isteyen Songül'e çalışma alanlarını göstereceklerini ve Maden Müzesi'ni gezdireceklerini söyledi.
Madencilerin her zaman göreve hazır olduğunu vurgulayan Durdu, "Zonguldak bize ne öğrettiyse biz orada onu uyguladık. Madende kullandığımız tahkimatları yaptık çünkü enkazın altına girdiğimiz zaman, canları kurtarırken onlara zarar da verebilirdik. Burada öğrendiğimiz metotları uyguladık." ifadesini kullandı.
"Depremzedeler aklımızda ve gönlümüzde"
Afet bölgesine giden ekipte yer alan 35 yaşındaki maden işçisi Çağdaş Kahraman da enkazdan çıkardıkları depremzedelerin, hala akıllarında ve gönüllerinde yer aldığını ifade etti.
Kahraman, Songül ile geçen 1 yılda irtibatı koparmadıklarını anlatarak, "Durumu da çok şükür iyi. O iyi oldukça biz de iyiyiz. Songül'ün biz de yeri apayrı. Enkazdan çıkardığımız herkesin iyi olmasını temenni ediyoruz." dedi.
28 yaşındaki işçi Kadir Yörübaş, afet bölgesinde ellerinden geldiğince çaba gösterdiklerini dile getirerek, böyle bir acının bir daha yaşanmaması temennisinde bulundu.