Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, 29 Nisan gecesi Erdek Körfezi'nde yaptığı dalışla ilgili izlenimlerini anlattı.
Sarı, bölgede deniz ve çevre ile ilgili çalışmalarına ve incelemelerine devam ettiğini söyledi.
"Sünger topluluklarının canlanmaya başladığını gördüm"
Geçen yıl müsilajın yoğunlaşmasından itibaren kıyıdan 30 metre derinliğe kadar olan bölgelerdeki bütün sünger topluluklarının öldüğünü hatırlatan Sarı, şöyle konuştu:
"Dalış esnasında memnuniyetle sünger topluluklarının canlanmaya başladığını gördüm. Şu anda dipteki müsilaj çamurunun azalmasıyla bir canlanma başlamış durumda. Ancak bu durumun devam edebilmesi yeni bir müsilaj oluşmamasına bağlı. Yani bugünlerde hava ısındı, su sıcaklığı artmaya başladı. Su sıcaklığının artışıyla beraber yeni bir müsilaj oluştuğu takdirde bu tekrar dibe çökecek ve canlanmaya başlayan toplulukların yeniden ölmesine neden olabilecektir."
"Marmara Denizi'nin kirlilik yükünü azaltmamız gerekiyor"
Prof. Dr. Sarı, ilerleyen süreçte gerekli tedbirlerin alınmaması halinde müsilajın tekrar görülebileceği uyarısında bulundu.
Marmara Denizi Koruma Eylem Planı'nın uygulanmasının önemine dikkati çeken Sarı, şunları kaydetti:
"Marmara Denizi'nin kirlilik yükünü azaltmamız gerekiyor, dikkatle takip etmemiz lazım. Çünkü müsilaj bir sonuç. Nedenlerini ortadan kaldırmadığımız sürece sonuçlarla karşılaşma ihtimalimiz hep olacaktır. Denizdeki canlılık memnuniyet ve ümit verici. Marmara direniyor ama bizim acilen atık yükünü azaltmamız lazım. 22 maddelik Marmara Denizi Koruma Eylem Planı'nı 'amasız, fakatsız' acilen uygulamamız lazım. Ulusal düzeyde, denizin yükünü azaltacak bireysel kampanyalar yapmamız gerekiyor."
Sarı, sanayi kuruluşlarına yönelik denetimlerin de artırılması gerektiğini sözlerine ekledi.