Son yıllarda neredeyse her gün bir derenin daha rengi değişiyor, Marmara bölgesinde.
Akarsular hızla kirleniyor. Tüm bunlar, Marmara Denizi'nin başına bela olan müsilajın habercisiydi adeta.
İstanbul'da 134 dere var
Sadece İstanbul'un 134 deresi var. Çoğu birleşerek Marmara Denizi'ne ya da Boğaz'a akıyor.
Hem nüfus hem sanayi Marmara Denizi'nin etrafında konumlanmış durumda. Çoğu evsel ve kimyasal atık kaba bir filtrelemenin ardından dereler veya deşarj yöntemiyle bu denize ulaşıyor. Atıklar deniz salyasının beslendiği azot ve fosfatı denize taşıyor.
Marmara Denizi’nin mavi sularını kirleten bağlantılardan biri de Kadıköy’den denize uzanan Kurbağalıdere. Derede ıslah çalışmaları yürütülse de yer yer hissedilen pis koku kirliliğin varlığını gözler önüne seriyor.
Derelerin rengi değişti
Kağıthane deresinde, çok değil bundan birkaç yıl öncesine kadar balıklar yüzüyordu. Şimdi ise buradaki canlıların çok azı hayata tutunabiliyor.
Sadece İstanbul'daki akarsular değil, Marmara Denizi'ne kıyısı olan tüm şehirlerde benzer bir durum var. Masmavi olması gereken dereler, kahverengi, mavi, yeşil, kırmızı hatta siyah akıyor.
Bursa Uludağ'dan doğan Nilüfer Çayı 200 kilometre yol kat ederek Karacabey ilçesinden Marmara Denizi’ne dökülüyor. Nilüfer Çayı bu güzergahta desarj edilen evsel ve sanayi atıkları nedeniyle siyaha dönmüş durumda.
Denizler nasıl korunacak?
Yeterli olmasa da bazı derelerde önlemler alınmış durumda.
Kocaeli'nde İzmit Körfezi’ne akan iki büyük dere bulunuyor. Bunlardan biri Kilez Deresi diğeri ise Sarı Dere. Gerek evsel ve kentsel atıkların gerekse sanayi kuruluşlarının kaçak deşarjının İzmit Körfezi’ne akmaması için bu dereler üzerinde tam 15 yıldır bariyer bulunuyor.
Uzmanlar denizlerin korunması için atıkların ileri biyolojik arıtımdan geçirildikten sonra deşarj edilmesi gerektiğini söylüyor.
Haber: Rasih Turanoğlu, Ferhat Özkaner, İlsu Güven, Halit, Yılmaz
Kamera: Muratcan Reyhan, Mustafa Tuncal, Mustafa Oğuz, Musa Toprak