Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar ve avukatları ile gazi İsmail Oğuz, Başbakanlık, TBMM ve müşteki avukatları katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen astsubay Ahmet Türe, olay günü nöbetçi olduğunu, nöbeti sırasında karargahta olağandışı bir hareketlilik yaşandığını anlattı.
Türe, Harekat Merkezi'ne gittiğini, orada Nedim Şahin, Mehmet Ali Çelik ve Murat Aydın'ı gördüğünü, odadaki herkesin diyafonu dinlediğini ve karşıdaki sesin "Size emir gönderdik neden dinlemiyorsunuz? Darbe yaptık anlamıyor musunuz?" dediğini aktardı.
Daha sonra, Görüntü İzleme Merkezi'ndeki (GİM) görev yerine gittiğini ve nöbetçi subayın, GİM'de bulunan uzmanlara, bıçak ve tabancalarını çıkartıp dolaba kilitlemelerini emrettiğine şahit olduğunu söyleyen Türe, "O sırada Ömer Halisdemir geldi. Ne olduğunu sordu. Bilmediğimi, nöbetçi subaya sorması gerektiğini söyledim. Ardından hızlıca odadan ayrıldı" diye konuştu.
Türe, helikopter sesi duyduğunu, ardından çatışma sesleri geldiğini, tüm bu yaşananları GİM'de bulunan kameralardan izlediğini ve ilerleyen saatlerde darbecilere karşı mücadele eden komutanlarının emirlerini yerine getirdiğini söyledi.
"Genelkurmay'ın emrini mi sorguluyorsunuz?"
Türe, bir soru üzerine, sanık Mehmet Ali Çelik'in "Genelkurmay'ın emrini mi sorguluyorsunuz? Ben bu emri uygulayacağım" dediğini beyan etti.
Tanık astsubay Cevdet Sarıçiçek de darbe girişiminin yaşandığı gün saat 19.00 sularında, sanık Mehmet Ali Çelik'in, Silahlı Kuvvetler Komuta Harekat Merkezi'nden tüm hava trafiğinin ikinci bir emre kadar kapatılması emrini verdiğini söylemesi üzerine, bunu cerideye işlediğini dile getirdi.
Çelik'in "Birlikten arayan olursa, herkesin evinde beklemesini söyle. İhtiyaç olursa çağırırız" dediğini aktaran Sarıçiçek, saat 23.00 civarı intikal emrini çektiklerini, sonrasında Çelik'in atama listesini verdiğini, atama listesinde Zekai Aksakallı'nın ismini görünce emri diğer taburlara çekmediğini ileri sürdü.
"Zekai Paşa aradı..."
Mehmet Ali Çelik'in bu duruma kızdığını belirten Sarıçiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zekai Paşa aradı. Ümit Bak'ı telefona istedi. Ümit Bak bunun bir emir olduğundan bahsediyordu. 'Komutanım küfretmeyin' deyip telefonu kapattı. Bir süre sonra Zekai Paşa tekrar aradığında Ümit Koçak ile görüşmek istediğini söyledi. Ancak gelemeyeceğini söylettirdiler. 'Biri telefona baksın o zaman' deyince de Nedim Şahin gelip telefonu kapattı. Sonra da kafama silah doğrultu."
İlerleyen dakikalarda dışarı çıktığını, helikopter sesi geldiğini, Semih Terzi'nin vurulduğunu duyduğunu dile getiren Sarıçiçek, seslerin geldiği tarafa doğru gittiğinde Ömer Halisdemir'in şehit edildiğini gördüğünü kaydetti.
Sanık Mehmet Ali Çelik'in sorusu üzerine, Sarıçiçek, "Siz, Tuğgeneral Mehmet Partigöç ve Semih Terzi ile bizim duyacağımız şekilde görüştünüz. Hatta telefonda 'buradaki personel darbe yapıldığına inanmıyor' dediğinizi net hatırlıyorum" diye konuştu.
Duruşma tanık beyanlarıyla devam ediyor.
Kaynak: AA