Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi öncesinde ve sırasında Tuzla Piyade Okulundaki faaliyetler ve eylemlere ilişkin 35'i tutuklu rütbeli 40 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması başladı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşında yapılan binadaki salonda görülen duruşmaya 35 tutuklu, 4 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı.
Sanıkların kimlik tespitinin yapılmasının ardından, iddianamenin özeti okundu.
Başbakanlığın avukat aracılığıyla davaya katılma talebini mahkeme heyeti kabul etti.
Duruşma tutuklu sanıkların savunmalarıyla devam ediyor.
AK Parti milletvekilleri İsmet Uçma ve Yıldız Seferinoğlu da duruşmayı takip ediyor.
İddianameden
İddianamede, darbe kalkışmasının gerçekleştiği 15 Temmuz'da Piyade Okul Komutanlığındaki bazı şüpheli askeri personelin silah, teçhizat ve mühimmatla sivil araçlarla kışla dışına çıktıkları ve bir süre sonra döndükleri, bazı askeri personelin görevli olmadıkları halde okula gelerek faaliyetlere katıldıkları, başka birliklerden bazı askeri personelin Piyade Okul Komutanlığına gelerek buradaki faaliyetlere iştirak ettikleri anlatıldı.
Sanıklar hakkında ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.
İddianamede, sanık Astsubay Okcan Dursun ve Uzman Çavuş Ercan Duman'ın "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek'' suçundan 15'er yıla, diğer sanıkların ise "silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
"Enterne edilecekler için gündüz plastik kelepçe siparişi verildi"
Tanık beyanlarına da yer verilen iddianamede, firari sanık Keser'in habercisi tanık Mahmut Sami İnanlı, 15 Temmuz'da saat 10.00 sıralarında Kurmay Albay Rıfkı Keser'in, Astsubay Hüseyin Kaya'dan plastik kelepçe ve koli bandı almasını istediğini belirterek, şunları söyledi:
"Hüseyin Astsubay Rıfkı Albay'a plastik kelepçelerin standart boyutta 30 santimetre olduğunu ve alayda bu kelepçelerden bulunmadığını söyledi. Rıfkı Albay onların daha uzunlarının olduğunu ve dışarıdan satın alarak onlardan tedarik etmesini söyledi, Hüseyin Astsubay saat 12.00 sıralarında aldığı malzemeleri bana getirdi, bir poşetin içerisinde 15-20 koli bandı ve yaklaşık 50 civarında plastik kelepçe vardı."
Bu malzemeleri Keser'in emri üzerine makam odasının arkasındaki dinlenme odasına bıraktıklarını anlatan İnanlı, şunları kaydetti.
"Saat 16.00 sıralarında alayda bir hareketlilik başladı, teğmenler ve üsteğmenleri sürekli odasına görüşmeye alıyordu. Bu görüşmeler saat 20.30'a kadar sürdü, bu süre zarfında yaklaşık 15-20 teğmen, üsteğmen yanına geldi. Biz ne konuştuklarını duymadık. Odasından çıkanların yüzlerinde bir karamsarlık vardı. Saat 21.00 sıralarında evine gideceğini söyleyerek çantasını alıp çıktı. Saat 21.45 sıralarında beni aradı ve odasını açmamı istedi, şoförle birlikte gelip odayı açtık. Bir süre sonra dışarı çıktığımızda alay binasının önünde 15-20 kadar kursiyer teğmenin silahlı ve teçhizatlı olarak beklediğini gördük. Haberci odasında otururken Rıfkı Albay elinde Hüseyin Astsubay'ın getirdiği malzemeler (plastik kelepçe) ile birlikte dışarı çıktı, 15-20 dakika sonra geldiğinde elinde poşet yoktu."
Tanık İnanlı, sanık Rıfkı Keser'in darbe girişimi gecesi 1. Ordu Komutanlığı ile sürekli telefonla irtibat halinde olduğunu ifade ederek, Keser'in pazartesi günü saat 23.00 sıralarında eşi ve çocuklarını alarak alaydan çıktığını ve bir daha gelmediğini aktardı.
"Mehmet Cengiz isimli şahsı alacaksınız"
İddianamede, alay binası önünde Albay Rıfkı Keser'in İbrahim Karakuş'a, "Çok acil bir durum var, Genelkurmay'dan emir geldi, TSK ve emniyet olarak müşterek bir faaliyet yapılacak, kontrol Genelkurmay'da, söylediklerimi dikkatlice dinle. Ramizpaşa veya Remzipaşa Caddesi Millet Parkı yanı No: 1 sayılı yere gideceksiniz, Mehmet Cengiz isimli şahsı alacaksınız, aynı bölgede oturan Servet Yardımcı isimli şahsı da alacaksınız ve Maltepe Askeri Cezaevine teslim edeceksiniz." şeklinde emir verdiği kaydedildi.
"Başarısız olunca kamuflajları çıkarmışlar"
Tuzla Piyade Okulundan çıkış yapan 9 sivil aracın başlarında sanıklar Servet Kartal, Efraim Yılmaz ve İbrahim Karakuş'un bulunduğu, araçla çıkış yapan askeri personelin savunmalarında benzer şekilde lojmanları ve kamp bölgesini korumaya gittiklerini söylediklerine vurgu yapılan iddianamede, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Askeri lojmanların ve kamp bölgesinin Tuzla ilçesi merkezinde bulunmasına rağmen askeri personelin sivil araçlarla E-5 otoyoluna çıktıkları ve şüpheli İbrahim Karakuş'un sevk ve idaresindeki 5 araçlık konvoyun Kadıköy sahile, şüpheli Efraim Yılmaz'ın sevk ve idaresindeki 2 araçlık konvoyun Kartal Köprüsü'ne ve şüpheli Servet Kartal'ın sevk ve idaresindeki 2 araçlık konvoyun ise Üsküdar Ünalan sapağına kadar ilerledikleri ancak E-5 karayolu ve bağlantı yollarındaki trafiğin artması, güvenlik güçleri ile vatandaşların müdahale etmeleri, darbe girişiminin başarısızlığa uğradığının anlaşılması üzerine, üzerilerindeki kamuflajları çıkartarak sakladıkları, silahlarını araçta ayaklarının altlarına koydukları ve geri dönüş yaparak saat 02.00-03.00 sıralarında Tuzla Piyade Okuluna, ikametlerine geri dönüş yaptıkları anlaşılmıştır."