Henüz 17 yaşındaydı Fatma Avlar, hayali, öğretmen olmaktı. Ancak sınırdan gelen bir roket onun hayalini yerle bir etti.
31 Ocak'ta terör örgütleri PYD/PKK, Afrin'den Kilis'e roketli saldırı düzenlemişti. O roket, Avlar ailesinin evine isabet etmiş ve 17 yaşındaki Fatma uykusunda hayatını kaybetmişti.
PYD/PKK'lı teröristler sivillere 52 roket ve havan mermisiyle saldırdı
Saldırı sonrası evleri harabeye dönen Avlar ailesi, kızları Fatma'yı zamansız kaybetmenin hüznünü yaşıyor.
Saldırıya uykuda yakalanan 17 yaşındaki genç kızın hayatını kaybettiği yatağına bakıp gözyaşı döken ailesi, evleri kullanılamaz halde olduğu için akrabalarının yanında kalıyor.
Terör saldırısında kardeşini yitiren kendisi de yaralanan 21 yaşındaki Bilgey Avlar'ın tedavisi Reyhanlı'daki bir hastanede devam ediyor.
Ağabeyinin 2013 yılında trafik kazasında hayatını kaybetmesinin ardından ikinci bir acı yaşayan Avlar, olay anını ve kardeşinin yarım kalan hayallerini anlattı.
"Öğretmen olmak istiyordu"
Bilgey Avlar ve diğer 2 kardeşi yerde yatıp kanepenin altında saklanınca şans eseri düşen parçalardan zarar görmedi.
"Beni alıp hastaneye götürdüler. İlk tedavim sonrası eve dönüp bakmak istedim. Kardeşimin durumunu öğrenmek istedim. Orada başınız sağ olsun dediler. Meğer uyurken vefat etmiş. Anlatılmaz bir şey vatan sağ olsun. Hayallerini yaşayamadı. Öğretmen olmak istiyordu. 'İzmir'de okuyacağım' diyordu. 'Buraya sürekli bomba düşüyor, siz de oraya gelirsiniz' diyordu. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun inşallah. Melek oldu uçtu gitti."
KKTC'de üniversite öğrencisi olan ağabey Avlar, yaklaşık 3 hafta önce yarıyıl tatili nedeniyle memleketi Reyhanlı'ya gelmişti.
Kardeşine Beşiktaş taraftar bardağı getirmiş
Beşiktaş taraftarı olan kız kardeşi Fatma'ya Kıbrıs'tan hediye olarak taraftar bardağı getirdiğini anlatan Avlar, geriye sadece bardağı verdiğinde büyük sevinç yaşayan kardeşinin o anının kaldığını söyledi.
Yaşadığı kaybın şokunu üzerinden atamayan ağabey Avlar, 4 kardeşi ile aynı odada uyuduklarını, en küçük kız kardeşinin ise Fatma ile aynı kanepede bulunduğunu dile getirdi.
Bilgey Avlar, en küçük kardeşinin hayatta kalmasını, "Annem sabah uyandığında küçük kardeşimi kanepenin yanındaki sobanın yanına yer yatağına koymuş. Ben de karşı kanepede yatıyordum. Benim kanepenin yanında da diğer kardeşim yerde yatıyordu." ifadeleriyle anlattı.
Patlama sonrası büyük bir gürültüyle uyandığını vurgulayan Avlar, o dehşet anlarını anlattı:
"Uyuyorduk. Birden patlama sesi duydum. Feci bir ağrıyla ve annemin 'Fatoş, Fatoş' diye çığlık sesleriyle uyandım. Ağrım vardı ama hemen kalktım ayağımın üstüne. Etraf simsiyah hiçbir şey görünmüyordu. Tavana baktım delinmişti. Sonra kız kardeşimin yanına gittim. Annem Fatoş diye bağırıyor ama kardeşim tepki vermiyordu. Baktım karnından yaralanmış. O anda zaten ayağım döndü ve üstüne düştüm."
Kaynak: AA