Sahillerde güvenliği sağlayacak bir teşkilat kurulması çalışmaları 19'uncu yüzyılın ikinci yarısında başladı.
Bu dönemde Avrupa'da Sanayi Devrimi'nin gerçekleşmesi, üretim ve uluslararası ticarette büyük gelişmelerin yaşanması, gümrük sorunları ve kaçakçılıkla mücadele konularının önem kazanmasına neden oldu.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde deniz kıyısındaki gümrüklere "Sahil Gümrükleri", sınır boyunda kurulu olanlara "Hudut Gümrükleri" ve ana karada bulunanlara "Kara Gümrükleri" ismi verilmeye başlandı.
Gümrük vergilerinin toplanmasında yaşanan ve ticaret hayatını olumsuz etkileyen sorunlar, mal sahiplerinin işlerini yürütebilmek için yasa dışı yollara başvurmalarına neden oldu.
Hazine'ye bağlı Taşra Gümrük İdarelerince yerine getirilen Anadolu yarımadasındaki kıyıların korunması ve kaçakçılığın önlenmesi görevlerinin, bu idareler arasında irtibat bulunmaması ve yapısal dağınıklık nedeniyle sağlıklı bir şekilde yürütülemediği anlaşıldı.
İlk Rüsumat Emini Mehmet Kani Paşa
Gümrüklerde yaşanan bu sorunların aşılması amacıyla teşkilat yapısıyla ilgili çalışmalara başlandı.
Çalışmalar sonucu 1859'da Taşra Gümrük İdareleri, İstanbul Emtia Gümrük Eminliğine bağlandı, 1861'de de kurumun adı "Rüsumat Emaneti" olarak değiştirildi. İlk Rüsumat Emini ise Mehmet Kani Paşa oldu.
Osmanlı İmparatorluğu ile diğer ülkeler arasında 1861'de yapılan ticaret anlaşmasıyla gümrük vergilerinin artırılması sonucu gümrük kaçakçılığı olayları arttı. Bunun üzerine kaçakçılıkla mücadelede etkinliğin artırılması amacıyla Rüsumat Emaneti bünyesinde "Gümrük Muhafaza Teşkilatı" kuruldu.
Deniz hudutlarındaki güvenlik ve sahil muhafaza hizmetlerini yürütmesi amacıyla da 1886'da Jandarma Teşkilatına bağlı "Kordon Bölükleri" oluşturuldu.
Gümrük vergilerinin artırılmasını içeren "Gümrük Tarifesi Kanunu"nun 1 Ekim 1929'da yürürlüğe girmesiyle özellikle güney sınırlarında kaçakçılık olayları büyük boyutlara ulaştı.
Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığının kuruluşu
Gümrük hizmetlerinin daha iyi yürütülmesi, deniz yoluyla yapılan kaçakçılığın önlenmesi ve kara sularının güvenliğinin sağlanması amacıyla 27 Temmuz 1931'de kabul edilen 1841 sayılı Kanunla güney sınırlarında, yarı askeri yapıda "Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı" kuruldu. Kumandanlık, 1932'den itibaren Genelkurmay Başkanlığına bağlı olarak görevini sürdürdü.
Kaçakçılıkla mücadele çalışmaları kapsamında 1932'de "Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun" çıkarıldı. Kanunda, kaçakçılık davalarında sanıkların tutuklu yargılanacakları, kaçakçılık suçlarından dolayı verilen mahkumiyet cezalarının tecil edilmeyeceği ve sürgün cezası uygulanacağı yer aldı.
1936'da çıkarılan Kanunla askeri kimliğe kavuşan Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı emrindeki deniz teşkilatına, ülkenin kara sularındaki güvenlik ve emniyetin sağlanması görevi verildi.
"Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı" 1956'ya kadar görev yönünden Gümrük ve Tekel Bakanlığı, deniz hudutlarının güvenliği ve personelin eğitimi bakımından Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde faaliyetlerini sürdürdü.
16 Temmuz 1956'da kabul edilen 6815 sayılı "Sınır, Kıyı ve Karasularımızın Muhafaza ve Emniyeti ve Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinin Dahiliye Vekaletine Devri Hakkında Kanun"un yürürlüğe girmesiyle sınır, kıyı ve kara sularının korunması ve güvenliği ile kaçakçılığın önlenmesi ve takibi sorumluluğu, Jandarma Genel Komutanlığı emrine verildi ve Gümrük Muhafaza ve Umum Kumandanlığının hukuki varlığı sona erdirildi.
Jandarma Deniz Bölge Komutanlıkları kuruldu
Daha sonra Samsun, İstanbul, İzmir ve Mersin'de Jandarma Genel Komutanlığına bağlı olarak Jandarma Deniz Bölge Komutanlıkları kuruldu. Ayrıca Jandarma Genel Komutanlığı Karargahında Deniz Şube Müdürlüğü oluşturuldu.
Yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında, 15 Nisan 1957'de "Ege Jandarma Deniz Bölge Komutanlığı", 1968'de "Karadeniz Jandarma Deniz Bölge Komutanlığı" ve 15 Temmuz 1971'de "Akdeniz Jandarma Bölge Komutanlığı" kuruldu.
Sahil Güvenlik Komutanlığının kurulması
1960'lı yılların başlarından itibaren dünya güvenlik ortamında gözlenen değişiklikler, Türkiye'nin jeo-stratejik konumu, kıyılarının uzunluğu, "denizci bir millet ve denizci bir devlet" olmasının dikkate alınması, yeni ve profesyonel bir sahil güvenlik komutanlığına olan ihtiyacı ortaya çıkardı.
Bazı bakanlıkların kara suları ve denizle ilgili hizmetlerinde, kanunlarla çıkarılan yasakları uygulayacak yeterli güvenlik güçlerinin bulunmaması da göz önüne alınarak 1967'den itibaren Sahil Güvenlik Komutanlığı kurulması çalışmalarına hız verildi.
Çalışmalar sonucu, 13 Temmuz 1982'de Resmi Gazete'de yayımlanan 2692 sayılı Kanunla Sahil Güvenlik Komutanlığı kuruldu.
"1985 yılına kadar Jandarma Genel Komutanlığına bağlı olarak görev yaptı"
Kanunun çıkmasının ardından Jandarma Genel Komutanlığına bağlı Jandarma Deniz Bölge Komutanlıkları, Sahil Güvenlik Komutanlığı emrine verilerek Sahil Güvenlik Karadeniz, Ege Deniz ve Akdeniz Komutanlıkları isimlerini aldı.
1 Eylül 1982 itibarıyla fiilen göreve başlayan Sahil Güvenlik Komutanlığı, 1985 yılına kadar Jandarma Genel Komutanlığına bağlı olarak görev yaptı.
"Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu"nun, Marmara Denizi ve boğazların sorumluluğunu Sahil Güvenlik Komutanlığına vermesi sonucu, görevlerin en etkin şekilde yapılabilmesi amacıyla teşkilata bir ana-ast komutanlık eklenerek 1982'nin ekim ayında "Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Komutanlığı" kuruldu.
İlk binası Karanfil Sokak'ta
Faaliyetlerini sürdürebilmek için Ankara'nın merkezi bir yerinde müstakil bir binaya ihtiyaç duyan Sahil Güvenlik Komutanlığı, 1 Nisan 1983'te Karanfil Sokak'taki binaya yerleşti.
Sahil Güvenlik Komutanlığı, 1 Ocak 1985 itibarıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin kadro ve kuruluşu içerisinde, barışta görev ve hizmet yönünden İçişleri Bakanlığına bağlı, olağanüstü haller ve savaş halinde ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı emrine girecek silahlı bir güvenlik kuvveti olarak ülkenin bütün sahillerinde, iç suları olan Marmara Denizi, İstanbul ve Çanakkale Boğazlarında, liman ve körfezlerinde, kara sularında, münhasır ekonomik bölgesi ile ulusal ve uluslararası hukuk kuralları uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik ve denetimi altında bulunan tüm deniz alanlarında faaliyetlerini sürdürmeye başladı.
Sahil Güvenlik Komutanlığının ana ast komutanlıklarının adlarında 1993'te yeniden düzenlemeye gidilerek "Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığı", "Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanlığı", "Sahil Güvenlik Akdeniz Bölge Komutanlığı" ve "Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanlığı" isimleri verildi.
Kuruluş yıl dönümü 18 Haziran'da kutlanıyor
Personel ihtiyacının karşılanması ve görev etkinliğinin artırılması amacıyla 18 Haziran 2003'te kabul edilen ve 24 Haziran 2003'te Resmi Gazete'de yayımlanan "Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu" ve "Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu"nda değişiklik yapılmasına ilişkin Kanunla Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli, deniz sınıfından ayrılarak müstakil bir yapıya kavuşturuldu. Bu değişikliğin ardından Sahil Güvenlik Komutanlığının kuruluş yıl dönümü, 18 Haziran'da kutlanmaya başlandı.
Komutanlık, 6 Ocak 2006'da Karanfil Sokak'ta 24 yılını geçirdiği binadan ayrılarak Bakanlıklar Merasim Sokak'ta inşa edilen yeni ve modern binasına taşındı.
Sahil Güvenlik Komutanlığı, 25 Temmuz 2016'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile silahlı bir genel kolluk kuvveti olarak doğrudan İçişleri Bakanlığına bağlandı.
Kaynak: AA