Türkiye'nin ateşli silah üreticilerinden Ata Arms, Ar-Ge çalışmaları sonucunda ortaya çıkan ASR Multi Kalibre (Değişken Kalibreli) Keskin Nişancı Tüfeği'ni 30 Nisan-3 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek 14'üncü Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF'19) ilk kez sergileyecek.
Türkiye’de ilk kez üretilen değişken kalibreli keskin nişancı tüfeği sürgülü mekanizma sistemiyle çalışıyor ve kullanıcıya 308 Win - 300 Win Mag - 338 Lapua Mag olarak üç farklı kalibrede namlu seçeneği sunuyor. Kullanılan namluya ve kalibreye göre tüfeğin menzili bin ila 2 bin metre arasında değişiyor.
Saha şartlarında çok hızlı ve kolay şekilde ekstra bir alet kullanmadan kalibre değişikliğine olanak sağlayan tüfek, dünyada birkaç firma tarafından üretilen özellikli bir silah olarak dikkati çekiyor. Atıcı, elcik kısmının içerisine gizlenmiş alyan anahtarını kullanarak bir dakikadan kısa sürede tüfeği ihtiyaç duyduğu kalibreye dönüştürebiliyor ve namlusunu değiştiriyor.
Ayrıca, dipçik içine gömülü tek ayak, atıcının ihtiyacına göre hassas ve hızlı olmak üzere iki ayrı ayara sahip bulunuyor. Ağırlığı donanımlara bağlı olarak farklılaşan tüfek, 6 ila 6,2 kilogram arasında yer alıyor.
Mayın tehdidine yeni milli çözümler
Türk savunma sanayisinin mayın ve patlayıcı tehdidinin tespitine yönelik çalışmaları kapsamında yeni milli ürünler geliştirildi.
Kamu güvenliği alanında faaliyet gösteren mühendislik ve üretim şirketi MESAN, güvenlik güçlerinin envanterine kazandırdığı kritik önemdeki cihazlara yenilerini eklemeye devam ediyor.
"Mayına mesafe koyun" yaklaşımıyla yeni nesil mayın dedektörleri geliştiren ve bir ticari işletme tarafından mayın tarama faaliyetlerinde kullanılacak ilk metal dedektörü üreterek "Memed" ismiyle güvenlik güçlerinin kullanımına sunan MESAN, bir ürün ailesi oluşturdu.
Mepak operasyonel, Memar ise insani mayın taramaları için geliştirildi
Geçen yıl güvenlik güçlerinin envanterine giren Memed MMD1 modeline, operasyonel birlikler ve insani mayın tarama faaliyetleri kapsamında ihtiyaç duyulan gereksinimleri karşılamak amacıyla Memed serisi iki yeni dedektör olan Mepak ve Memar eklendi.
Söz konusu ürünlere yönelik çalışmalar güvenlik güçlerinin istek ve ihtiyaçları kapsamında başarıyla tamamlandı.
Mepak operasyonel mayın tarama birlikleri Özel Kuvvetler, Mayın El Yapımı Patlayıcı Tespiti ve İmha Timi, Patlayıcı Madde Keşif ve İmha Timi birlikleri için öne çıkarken, Memar ise insani mayın tarama faaliyeti yürüten özel mayın arama temizleme birlikleri için geliştirildi.
Tam katlanır ve hafif yapısı, hızlı kullanımı ile öne çıkan Mepak'a karşılık, Memar ergonomik tasarımı uzun operasyon süresi, operasyonel ikaz sistemi ve değişebilir arama kafalarıyla dikkati çekiyor.
Mepak 1,85 kilogram, Memar 2,3 kilogram operasyonel ağırlığa sahip bulunuyor. Operasyon süresi Mepak'ta 10 saate, Memar'da 20 saate çıkıyor.
Tamamen milli ve özgün geliştirilen her iki dedektör, toprak kompanzasyonu, yüksek tespit hassasiyeti, normal ve mineralli toprak modları, düşük metal içerikli hedeflerin sorunsuz tespiti, hedef noktasal yer belirleme özelliklerini beraberinde sunuyor. Yenilikçi dedektörlerin her ikisi için de patent süreçleri devam ediyor.
Bu sene içinde ilk ihtiyaçla birlikte projelendirilebilecek düzeye ulaşan Mepak ve Memar, ilk kez 30 Nisan-3 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek 14'üncü Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF'19) tanıtılacak.
Türkiye'nin 'mikro drone timi' göreve hazır
Türk savunma sanayisi, güvenlik güçlerinin değişen ihtiyaçlarına cevap verecek teknolojilere imza atıyor. Bu amaçla geliştirilen ürünlere, keşif, gözetleme, dinleme ve saldırı görevlerini yapabilen Salgur Vurucu Mikro Drone Sistemi eklendi.
Ar-Ge kaynaklı yazılım ve donanım ürünleri geliştiren Asis Elektronik ve Bilişim Sistemleri'in, savunma sanayisindeki markası ASİSGUARD, Türkiye için yenilikçi bir drone çözümü üretti.
"Saldırmaya hazır, atılgan" anlamına gelen ve pervaneden pervaneye 10 santimetre büyüklüğündeki Salgur adı verilen vurucu mikro drone sistemi, ilk kez 30 Nisan-3 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek 14'üncü Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF'19) sergilenecek.
Şirketin drone ailesinin ürünleri arasında yer alan Salgur Vurucu Mikro Drone Sistemi kritik, gizli/özel operasyonlarda kullanılmak üzere keşif, gözetleme, dinleme ve saldırı olmak üzere 4 ayrı çalışma modunda görev yapabiliyor.
"Orada olduğunu sadece siz bileceksiniz" yaklaşımıyla sunulan Salgur, milli bir yazılım ve donanım çözümü olarak geliştirildi.
"Mikro drone timi" kuruyorlar
Kapalı veya açık alanda tekli görevlerin yanı sıra araçlar, adeta bir "drone timi" gibi eş zamanlı koordineli görev icra edebiliyor. Çoklu görevlerde, 6 drone kadar sürü halinde sorumluluk üstlenebiliyor.
GPS'siz çalışabilen Salgur, komuta merkezi ile irtibatı kesilse bile tanımlanmış görevi tamamlıyor. Eş zamanlı çoklu drone görevlerinde her bir drone için farklı görev tanımlanabiliyor. Yapay görü ile rota belirleyebiliyor. HD ve termal kameralara sahip bulunuyor.
Yüz, yazı, obje, araç, ses tanıma yeteneklerine sahip Salgur, uçaktan ve elden atılabiliyor. Her biri araç tekrarlayıcı olarak tanımlanarak en uçtaki drone için görev menzili artırılabiliyor. 2 kilometre mesafeden kontrol edilebiliyor ve görüntü aktarımı gerçekleştirebiliyor. Salgur, 25 dakika uçuş süresine sahip bulunuyor.
Salgur, keşif modunda çalışırken, üzerindeki kamera ve sensörler marifetiyle gerçek zamanlı olarak nesne tanıma, lokasyon algılama gibi görevler icra edebiliyor. Dinleme modunda çalışırken belirli bir mekana sızarak ses dinleme görevi yapabiliyor. İzleme modunda çalışırken belirli bir mekana sızarak izleme ve takip görevleri gerçekleştirebiliyor. Saldırı modunda çalışırken uygun faydalı yükle tehdidi etkisiz hale getirebiliyor.
Kaynak: AA