İstanbul Fatih'te 28 Haziran günü oyuncak imalatı yapılan bir iş yerinde çıkan yangın, bitişiğindeki bazı iş yerlerine de sıçramış, bölgede yoğun olan ahşap yapılar nedeniyle itfaiye ekiplerinin müdahalesi zor olmuştu.
Tarihçi İlber Ortaylı da konu üzerine İstanbul'daki yangınların tarihi eserler için oluşturduğu tehlikeyi pazar günü Hürriyet gazetesindeki köşesinde kaleme aldı.
Ortaylı, "Ne yazık ki (İstanbul’da) camilerimizin etrafındaki ahşap yapılar geçmişte olduğu gibi bugün de tehlike teşkil ediyor. Son yangın Tahtakale’de çıktı. Yanı başında 16’ncı asrın ünlü eserleri var. Özellikle Tahtakale, Rıza Paşa yokuşu ve Küçükpazar, merdiven altı sanayi yüzünden risk altında" ifadelerini kullandı.
Tarihi yarımadadaki yangın riski ve bölgede alınabilecek tedbirleri TRT Haber canlı yayınında değerlendiren Mimar Sinan Genim, en etkili şekilde tarihi yapılara müdahale edilmesi gerektiğine vurgu yapıyor:
"Burada artık öyle bir yangına sebep olacak bir yapı yok. En fazla 2-3 yapı var. Her şeyden önce burada büyük yapıları tehdit eden en önemli şey insan faktörünün olmaması. Artık burası terk edilmiş bir bölge. Etkili bir şekilde bu yapılara müdahale etmek gerekir."
-Ahşap binalarda çıkabilecek yangınlar yapıları riske sokuyor mu?
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) July 6, 2021
-Tarihi binalarda risk nasıl azalır?
Tarihi Yarımada'daki yangın riski ve bölgede alınabilecek tedbirleri Mimar Sinan Genim, @trthaber'de değerlendirdi. pic.twitter.com/nTtg2HTGM3
"Tarihi yarımadada 30-40 senede bir büyük yangınlar oluyor"
Yapıları koruyabilmek için kagirleşmeye yani taş veya tuğladan yapılara gidilme yolunda adım atılmasının şart olduğunu söyleyen Mimar Genim, “Bu bölgede 1500’lerden itibaren her defasında 30-40 senede bir büyük yangınlar oluyor. Geçmişe ait 18. ve 19. yüzyılın başlarına ait sur içinde çok fazla bir yapı yok. O yüzden elimizde kalanlar o dönemin mimari örnekleri ancak tek bir yapının restore edilmesi burada yaşantıyı devam ettirmek için mümkün değil” diye konuştu.