Kuraklık, tarıma, su kaynaklarına, ekosistemlere ve ekonomiye zarar veren tekrarlı bir doğal afet olarak tanımlanıyor. Kuraklık önlenemese de bu afet dolayısıyla ortaya çıkabilecek zararların hafifletilmesini sağlayacak tedbirler alınabiliyor.
Tarımsal kuraklığın uzaktan algılama veri ve yöntemleriyle izlenmesi dünyada yaygın bir yöntem olarak kullanılıyor.
Türkiye'nin küresel iklim değişikliğinin potansiyel etkileri açısından, risk grubu ülkeler arasında yer alacağı, daha sıcak, daha kurak iklim kuşağı etkisinde kalacağı öngörülüyor. Türkiye'de geçmişte yaşanan tarımsal kuraklıklar, küresel ısınma ve iklim değişiklikleriyle gelecekte bu afetlerle daha yoğun şekilde karşı karşıya kalınacağına işaret ediliyor.
İlk etapta tarımsal kuraklık risk haritası oluşturulacak
Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Kuraklıkla Mücadele Strateji ve Eylem Planı (2023-2027) çerçevesinde, sürdürülebilir tarım ve verimin korunması amacıyla yağışla ilgili veriler, topografya, sosyoekonomik faktörler, sulama ve arazi kullanım şekilleriyle meteorolojik veriler, toprak özellikleri ve nem takibiyle kuraklık değerleri kullanılarak tarımsal kuraklığın belirlenmesi ve izlenmesi yoluyla çalışmalar bölgesel olarak devam ediyor.
Bu kapsamda Türkiye'de tarımsal kuraklığı belirlemek ve izlemek için "Ülkesel olarak Tarımsal Kuraklık Risk Haritalarının Çıkarılması ve Tarımsal Kuraklığın Web Tabanlı İzlenmesi" projesi hazırlandı.
Projede ilk etapta tarımsal kuraklık risk haritası oluşturulacak. İkinci etapta ise uzaktan algılama tabanlı bitki indekslerinden oluşturulan kuraklık indeksleriyle tüm Türkiye üzerinde tarımsal kuraklığın izlenmesi için kullanılacak ve operasyonel olarak haftada bir (8 günlük) tüm Türkiye için tarımsal kuraklık haritası üretilecek. Bu haritalar web tabanlı bir portal vasıtasıyla erişime açık olacak.