Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık, "Bugün başka ülkeler binlerce tırı silah ve oradaki terör örgütlerini desteklemek için gönderiyor olabilirler ama Kızılay olarak bizim Suriye'nin içerisine şimdiye kadar (7 yılda) paydaşlarımızla birlikte göndermiş olduğumuz insani yardım tırı sayısı 40 bin. Biz 40 bin tırı insan hayatını kurtarmak için, onların acısını dindirmek için gönderiyoruz, göndermeye de devam edeceğiz" dedi.
Kınık, Türk Kızılayı'nın sivil halka yardımların ulaştırılması noktasında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye'nin Afrin bölgesinde yürüttüğün Zeytin Dalı Harekatı'nın önemli olduğunu belirtti.
Operasyonlarla özgürleştirilen bölgelere insani yardım götürdüklerini dile getiren Kınık, TSK ile eş güdüm halinde çalıştıklarını söyledi. Kınık, Afrin'de düzenli olarak 200'e yakın noktada faaliyet yürüttüklerini ifade etti.
İnsanların kaçarak uzaklaştığı yerlere Türk Kızılayı görevlilerinin koşarak gittiğini vurgulayan Kınık, "O afetin, o çatışmaların ızdırabını çeken insanlara ihtiyaç duydukları anda o yardımı ulaştırmak ve onlara koruma sağlamak durumundayız. Aksi takdirde var oluşumuzun bir gayesi kalmaz" dedi.
Suriye'de terör örgütlerine bazı ülkelerin tırlarla silah ve mühimmat taşıdığını hatırlatan Kınık, "Bugün başka ülkeler binlerce tırı silah ve oradaki terör örgütlerini desteklemek için gönderiyor olabilirler ama Kızılay olarak bizim Suriye'nin içine şimdiye kadar paydaşlarımızla birlikte göndermiş olduğumuz insani yardım tırı sayısı 40 bin. Biz 40 bin tırı insan hayatını kurtarmak için, onların acısını dindirmek için gönderiyoruz, göndermeye de devam edeceğiz" diye konuştu.
"Şam'da 2 bin 500 kişiyi tahliye ettik"
Kınık, Suriyelilerin kendi topraklarında sürgün hayatı yaşadığına dikkati çekerken, önceki gün Şam'da 2 bin 500 kişinin tahliye edildiğini anlattı. Kınık, şunları söyledi:
"Şam'ın Al Kadam bölgesinden 13 Mart'ta 2 bin 500 kişi tahliye ettik. Bu tahliye rejim güçlerinin 2 bin 500 insanı aslında sürgün etmesi anlamı taşıyordu. Bizim için acı veren bir şeydi ama bu insanlara korunma sağlanması gerekiyordu. Suriye'nin içerisinde Şam'dan sürgün edilen bu 2 bin 500 insanı içeride biz kiraladığımız otobüslerle karşıladık ve İdlib'de barınma imkanı sağladık."
Kınık, tahliye edilen Suriyelilerin otobüslerde Türk bayrağı ve Türk Kızılayı amblemi gördüklerinde rahat bir nefes aldıklarını, Türkiye'yi ve bölgede faaliyet yürüten Türk kurumlarını güvenli bir liman olarak gördüklerine söyledi.
"Irk, din, dil ve bölge ayrımı gözetmeden çalışıyoruz"
Kınık, Türk Kızılayı'nın 1868 yılında kurulduğunu, 150 yılda yaklaşık 150 ülkede çeşitli sebeplerle faaliyet gösterdiklerine vurgu yaptı.
Kınık, Kızılay'ın uluslararası alanda itibarlı ve tanınan bir kuruluş olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Uluslararası Kızılay Kızılhaç Federasyonu'nun (IFRC) Avrupa ve Orta Asya Bölge Başkanlığını yürütüyoruz. Bugün 9 ülkede daimi temsilciliğimiz, 40'a yakın ülkede de projelerimiz ve programlarımız var. Dolayısıyla bu çalışmaları ırk, din, dil, bölge ayrımı gözetmeksizin dünyanın her coğrafyasında yürüttüğümüz çalışmalar. Bugün Myanmar'dan Bangladeş'e Haiti'ye kadar, Somali'den tutun Bulgaristan'a kadar yürütmüş olduğumuz faaliyetler. Tabii olumlu bir karşılık buluyor, bizler de milletimizin nimetini taşımaktan mutlu oluyoruz."
Kaynak: AA