Doğduğu gün, ona "dinin yıldızı" anlamına gelen Necmettin adını verdiler. Yılmadı, hep azmiyle kazandı.
Gün geldi Necmettin yetmedi onu anlatmaya. Adı Mücahit de oldu.
Siyasi başarıları, yasaklı yılları, 28 Şubat süreci, 85 yıllık ömründe kurduğu 5 partiyle Necmettin Erbakan, Türkiye tarihine sözleriyle, öğretileriyle, eserleriyle kök saldı adeta...
Türk siyasi hayatına damgasını vuran isimlerden Necmettin Erbakan'ın vefatının üzerinden 6 yıl geçti.
Siyasetçi, akademisyen, mühendis, Türkiye Cumhuriyeti'nin 23 'üncü Başbakanı Erbakan'ın hayatından iz bırakan kesitler....
Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan, Genel Başkanlar, Bakanlar, Milletvekilleri, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, büyükelçiler, belediye başkanları ve partililerin yanı sıra 60 ülkeden temsilci katıldı.
Cenaze namazı iki milyonu aşkın kişi tarafından kılındı.
Necmettin Erbakan'ın geçmişi
Ağır Ceza Hakimi babası Mehmet Sabri bey görevi için Anadolu'yu karış karış dolaşırken, Necmettin hep yanındaydı.
Küçük yaşlarda varlığı da yokluğu da yaşayarak gördü. Memleket meselelerinin farkına vararak büyüdü.
İlk öğrenimine Kayseri'de başlamasına karşın babasının tayin olması dolayısıyla Trabzon'da tamamladı.
Orta tahsile başladığında İstanbul Erkek Lisesi'ndeydi. 1943'te birincilikle bitirdi. Üniversiteye sınavsız giriş hakkı kazanmış olmasına rağmen sınava girmeyi tercih etti. İstanbul Teknik Üniversitesi sıralarında; dönem arkadaşları Süleyman Demirel ve Turgut Özal'dı. Makine Fakültesi'nden 1948'de mezun olduğunda hayalleri vardı. Eğitim hayatına Almanya'da devam etti. Anadolu'da yoğrulan kişiliği Avrupa'da şekillendi.
Almanya'nın İkinci Dünya Savaşından sonra küllerinden yeniden doğmasından çok etkilendi.
Memlekete döndüğünde, 1956-1963 arasında 200 ortaklı ilk yerli motoru üretecek olan Gümüş Motor'u kurdu ve üretimini gerçekleştirdi.
Necmettin Erbakan'ın siyasete girişi
Bir süre Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Genel Sekreteri olarak görev yaptıktan sonra siyasete girdi.
1969'da Adalet Partisi'nden milletvekili aday adayı oldu. Girişimine, siyaset arenasındaki en büyük rakiplerinden Süleyman Demirel duvar ördü. Yılmadı, Konya'dan parlamentoya girdi. 17 Ocak 1970 tarihinde 17 arkadaşıyla Milli Nizam Partisi'ni kurdu.
Necmettin Erbakan adıyla, namıyla artık Türk siyaset arenasının en önemli aktörlerinden biri haline geldi.
Milli Nizam Partisi, 12 Mart 1971 askeri müdahalesinden kısa süre sonra, açılan dava ile kapatıldı. Bir yıl sonra Milli Selamet Partisi'ni kurdu. İlk seçimde de yüzde 12 oy oranıyla 48 milletvekilliği kazandı.
Seçimlerden hemen sonra Bülent Ecevit'in liderliğindeki Cumhuriyet Halk Partisi'yle ile MSP arasında kurulan koalisyon hükümetinde devlet bakanı ve başbakan yardımcısı oldu. Bu dönemde, Kıbrıs Harekâtı'nın yapılmasını savundu. Harekâttan sonra adanın tamamının ele geçirilmesi konusunda Ecevit ile görüş ayrılığına düştü. 17 Kasım 1974'te hükümet dağıldı.
Necmettin Erbakan, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından bir süre İzmir Uzunada'da gözaltında tutuldu, devamında tutuklandı. 1 yıl sonra beraat etse de,10 yıl siyaseten yasaklıydı. Ancak millet onu bırakmadı.
6 Eylül 1987 halk oylamasıyla tekrar siyasete döndü. Refah Partisi genel başkanı seçildi. Önünde artık Başbakanlık vardı. DYP ile kurduğu Refahyol hükümetinde, 28 Haziran 1996'da Başbakan olarak göreve başladı. Koalisyon hükümeti Başbakanı olarak görevde olduğu 1996-1997 arası 1 yıllık dönemde Türkiye ekonomisi % 7 buçuk oranında büyüdü. Türkiye sınırlarını aşan hayalleri birer birer gerçekleşiyordu ki 28 Şubat geldi çattı.
Tarihe "post-modern darbe" olarak geçen 28 Şubat süreci ile Erbakan istifa etmeye zorlandı.
Direndi ancak görevi bir süre sonra devretmek durumunda kaldı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Refah Partisi'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
Açılan kapatma davası sonunda Anayasa Mahkemesi, 16 Ocak 1998'de Refah Partisi'nin kapatılmasına ve aralarında Erbakan'ın da olduğu 6 kişiye 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilmesine karar verdi. Bu kez Fazilet Partisi'ni kurdu.
2010'da Saadet Partisi'nin genel başkanlığına seçildiğinde sağlık durumu giderek kötüleşmeye başladı. Ancak Erbakan yine yılmadı. Siyasetten hiç kopmadı. Son nefesine kadar siyaset yaptı.
28 Şubat'ın 14'üncü yılına bir gün kala, solunum yetmezliğine bağlı, kalp ve çoklu organ yetmezliğinden hayata veda etti.