Cilvegözü Sınır Kapısı'nda 3 Şubat 2008'de yakalanarak kültür varlığı olduğu tespit edilen eserler, Reyhanlı Cumhuriyet Başsavcılığına verilen bilginin ardından Hatay Arkeoloji Müzesi Müdürlüğünde koruma altına alındı.
Eserlerin ait olabileceği değerlendirilen ülkelerle irtibat sağlayan Türk makamları, köken araştırması yaptı.
Irak'ın, eserlerin kendisine ait olduğunu Türkiye'ye bildirmesi üzerine başlatılan çalışmalar tamamlandı.
Yaklaşık 11 yıldır Hatay Arkeoloji Müzesi'nde korunan 20 ipek halı, 49 parça mobilya takımı, 2 soba, 2 kapı kanadı, 1 dolap, 2 sandık, 4 şamdandan oluşan toplam 80 obje, törenle Iraklı yetkililere teslim edildi.
Aynı zamanda yine Irak kökenli olduğu tespit edilen, Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğünde koruma altında tutulan ve MÖ 2 bin yılına tarihlenen bir silindir mühür de yetkililere verildi.
Türkiye'nin kültürel mirastaki hassasiyeti vurgulandı
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Hatay Arkeoloji Müzesi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, bu önemli tören için tarih, kültür, medeniyet şehrinde olmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi.
Bakanlık olarak tarihi eserlerin, kültürel mirasın yer değiştirmesi ve kaçakçılığının önlenmesi konusunda son derece hassas olduklarının altını çizen Alpaslan, "Bunun mağduru bir ülkeyiz. Ülkemiz insanlık tarihinin başlangıç odak noktası olduğu için belki dünyada hiçbir ülkede olmayan tarihi zenginlik, kültürel miras bizim ülkemize nasip olmuştur. Maalesef ki çok önemli değerlerimiz de kaçakçılığın kurbanı olarak yurt dışına kaçırılmış durumda. Bunun mağduru bir ülke olarak bununla mücadele konusunda son derece hassasız." ifadesini kullandı.
Alpaslan, yoğun mücadele sonrasında bu zamana kadar 4 bin 200 üzerinde eserin tekrar ülkeye kazandırıldığını vurgulayarak şu değerlendirmelerde bulundu:
"Daha birçok eserimiz, zengin tarihi mirasımız yurt dışında bunları ülkemize getirmek istiyoruz. Biz diyoruz ki her eserin bulunduğu ülkede, çıkarıldığı toprakta sergilenmesi, gösterilmesi çok daha değerli ve doğrudur. Bu anlayışla da 2008 yılında Cilvegözü'nde yakalanan Irak'tan kaçırıldığı ortaya çıkarılan bu önemli eserler, ipek halılar ve bronz ve ahşap kültürel eserleri teslim etmenin mutluluğunu, memnuniyetini hep beraber yaşıyoruz. Biz bu işten mağdur olmuş bir ülke olarak bu hassasiyeti en fazla göstermesi ve örnek olması gereken bir ülke olarak üzerimize düşen sorumluluğu en güzel şekilde yerine getirdiğimizi düşünüyoruz. Bu eserleri gerçek sahibine, çıkarıldığı topraklara iade etmenin memnuniyetini, mutluluğunu yaşıyoruz."
"2 bin 600 aradığımız tarihi eser var"
Intepol-Europol Daire Başkanı Lütfi Çiçek, ülkeden yasa dışı yollarla kaçırılıp yurt dışına giden tarihi eser ve kültürel varlıkların yakalanıp iade edilmesi için yoğun çaba gösterdiklerinin dile getirerek "İnterpol olarak toplamda 194 ülkenin aradığı yaklaşık 52 bin tarihi eser var. Türk Interpol'u olarak yaklaşık 2 bin 600 tarihi eseri bulup getirip Türk kültürüne kazandırmak için uğraşıyoruz. Sistemlerimizde 2 bin 600 aradığımız tarihi eser var. Elimizden geleni yapıyoruz." ifadesini kullandı.
Hatay Valisi Rahmi Doğan ise eserlerin törenle teslim edilmesinin Türk milletinin yüceliğini, Türkiye Cumhuriyeti devletinin de büyüklüğünü gösterdiğine dikkati çekerek emeği geçenlere teşekkür etti.
Irak Büyükelçisinden teşekkür
Irak Büyükelçisi Hasan al-Janabi ise devir teslim törenine katkı sunanlara teşekkürlerini dile getirdi.
Yapılan prosedürle Irak’tan kaçırılan tarihi eserlerin Türkiye tarafına geçişinin engellendiğini ifade eden Janabi, "En son savaş DEAŞ çeteleriyle mücadelemizdir. Bu çetelerin en büyüğü ve kötü suçlarından birisi Irak’ın kültürünü eserlerini imha etme çabalarıdır." dedi.
Konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Alpaslan ile Irak Büyükelçisi arasında eserlerin devir-teslim protokolü imzalandı.
Kaynak: AA