Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde (SDE) "Kültür Politikalarımız Üzerine Stratejik Düşünceler" paneli düzenlendi.
Panelin açılış konuşmalarını SDE Başkanı Muhammet Savaş Kafkasyalı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ve Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay yaptı.
Panele, TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz, MHP Genel Başkan Başdanışmanı Doç. Dr. Ruhi Ersoy, Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan ve TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Fırat Purtaş konuşmacı olarak katıldı.
“Bir entelektüelin gündelik hayattan kopmaması gerekir”
Ünal, insanın kendisine ve evrene dair her şeyi kültür olarak tanımlayarak, dünyanın yeni bir düşünce biçimine geçtiğini ve bu sürecin de insanı evrene dair yeni şeyleri düşünmeye sevk ettiğini söyledi.
Kültürün gündelik hayatın keşfinden geçtiğine işaret eden Ünal, “Bir entelektüelin gündelik hayattan kopmaması gerekir, çünkü kültür gündelik hayatın keşfinden ibarettir.” dedi.
Kafkasyalı, kültürün korunması gerektiğini vurgulayarak, “En değerli şeylerimiz, bizi biz yapan şeyler kültürümüzün içindedir. Bu nedenle kültürü korumak için daha yoğun çalışmalar yapmamız gerekir.” ifadelerini kullandı.
Bolay ise Ziya Gökalp’in kültür kelimesi yerine “hars” ifadesini kullandığını hatırlatarak, “Kültürün temelinde dil var, bunun için dili korumamız gerekir. Kültür, tabiata ve eşyaya mana katmaktır.” diye konuştu.
UNESCO’da yılın bir günü "Uluslararası Türk dilli günü" olacak
Prof. Dr. Öcal Oğuz da UNESCO ve Türk kültürü hakkında yaptığı konuşmada, Türk dili konuşan toplulukların ortak bir strateji geliştirerek UNESCO’da kullanılan diller arasına Türkçe’nin alınmasının sağlaması gerektiğine işaret etti.
Oğuz, “UNESCO’da yılın bir günü ‘Uluslararası Türk Dilli Günü’ olarak kutlanacak. Başvurumuzu yaptık, altyapısını hazırlamaya çalışıyoruz.” dedi.
UNESCO’da Türk kültürünü temsil eden 18 kültürel mirasın olduğunun altını çizen Oğuz, son 10 yılda içerisinde devletin kültürel miras konusunda önemli adımlar attığını belirtti.
Ersoy, kültür ile siyaset ilişkisine temas ederek, Orhun yazıtlarının Türk kültür, tarih, diplomasi ve medeniyeti için yeterli bir gösterge olduğuna değindi.
Türkiye’nin 1990’lardan itibaren kültürel diplomasi konusunda önemli adımlar attığını belirten Ersoy, son yıllarda kültür politikaları konusunda daha da başarılı işler yapıldığını vurguladı.
Kültürün gücü "Atom cevheri"
Arıcan da sivil toplum kuruluşları ve üniversitelere, kültür, fikir ve sanat konularında sorumluluk düştüğü yorumunda bulunarak, "Türk yazarlar birliği olarak dilimizi, kültürümüzü, sanatımızı ve edebiyatımızı nasıl daha ileriye taşırız kaygısını taşıyoruz." diye konuştu.
Prof. Dr. Fırat Purtaş ise kültürün gücünü "Atom cevheri"ne benzeterek, "Bu ya binlerce insanı yok edecek ya da kültürel kaynaşmaları sağlayarak insanlık adına birleştirici ve bütünleştirici bir vazife görecektir." şeklinde konuştu.
Kaynak: AA