Olağanüstü hal (OHAL) kapsamında yayınlanan 676 sayılı kanun hükmünde kararname (KHK) ile uzman erbaşların emeklilik sürecinde yaşadığı hak kaybı, sözleşmenin sona erme yaşının 45'ten 52'ye çıkarılmasıyla önemli ölçüde giderildi.
Uzmanlar Derneği (UZ-DER) Başkanı Yakup Toprak, yaş sınırı ile ilgili düzenlemeye ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
KHK ile yapılan düzenleme ile uzman erbaşların büyük bir mağduriyetlerinin giderildiğine dikkati çeken Toprak, önceki düzenlemeye göre 45 yaşına gelen uzman erbaşların, sözleşmelerinin yenilenmesi yerine sivil memur olarak emekliye sevk edildiklerini, bu nedenle birçok mali haktan yararlanamadıklarını söyledi.
Yeni uygulama sayesinde uzman erbaşların hak kaybına uğramadan sivil memur değil "asker" olarak emekliye ayrılabileceklerini kaydeden Toprak,"Uzman erbaşların emeklilik işlemi uzun zamandan beri ciddi bir sorun olarak karşımızda duruyordu. Bu nedenle 52 yaş uygulaması, bu sorunun giderilmesi için önemli bir adım oldu. Bu uygulama aynı zamanda kadro için de büyük bir adım olacaktır. Dernek olarak hükümetin bu adımını yerinde buluyor ve önemsiyoruz." dedi.
"AK Parti ile özlük haklara iyileşme yapıldı"
Toprak, Türk Silahı Kuvvetleri (TSK) mensupları içerisinde uzman erbaşların önemli bir orana sahip olduğunu, ordunun her kademesinde görev yapmalarına rağmen AK Parti hükümetlerine kadar özlük hakları noktasında beklentilerine yeteri kadar cevap bulamadıklarını söyledi.
Geçmiş yıllarda sözleşme gereği 45 yaşını dolduranların ordu ile ilişiğinin kesildiğini hatırlatan Toprak, dernek olarak 45 yaşını doldurduğu halde pirim gün sayısı nedeniyle emekliye ayrılmayanların sivil memurluğa alınması teklifini sık sık gündeme getirdiklerini kaydetti.
Hükümetin buna olumlu cevap vererek, sivil memurluk uygulaması başlattığını ifade eden Toprak, "Ancak bu uygulamanın sonunda emeklilik sürecinde yeni sorunlarla karşılaştık. Sivil memur olarak emekliye ayrılan uzmanlar bu sefer de ek gösterge ve diğer mali imkanlardan yararlanamadılar çünkü kaç yıl sivil memuriyet yapmışsa o süre üzerinden emeklilik işlemleri yapıldı. Bu işlem de hak kaybını beraberinde getirdi." diye konuştu.
"Ulusal güvenliğin sözleşmesi olmaz"
Toprak, uzman erbaşların, 52 yaş düzenlemesinin pratiğe nasıl yansıyacağını merakla beklediklerini aktararak, "52 yaş uygulamasını büyük bir sevinçle karşıladık ancak nasıl uygulanacağı noktasında tam bir bilgiye sahip değiliz. 45 yaşını dolduran uzmanlar, 52 yaşına kadar ellerinde silah arazide mi olacak, yoksa daha mobilize bir görev mi yapacaklar ya da karargahlarda astsubay yardımcılığı gibi bir idari sorumluluk mu üstlenecekler, bunu da bekleyip göreceğiz." ifadelerini kullandı.
Son genel seçimden sonra uzmanların ek göstergelerinin 3 bine çıkarıldığını, 52 yaş düzenlemesi ile kadroya bir adım daha yaklaştıklarını hatırlatan Toprak, "Şunun çok iyi bilinmesi gerekiyor, ulusal güvenliğin sözleşmesi olmaz. Canı pahasına vatanını koruyan uzmanlara neden kadro verilmesin ki? İşlerini yaparken 'gelecek yıl sözleşmem uzar mı' endişesini yaşamasınlar istiyoruz." dedi.
"Eğitim okullarıyla verimlilik artar"
Türkiye'nin son yıllarda profesyonel orduya geçişi için önemli adımlar attığını, bu girişimlerin yakın bir zamanda önemli başarıları beraberinde getireceğinin altını çizen Toprak, şunları kaydetti:
"Bu süreçte uzman erbaş uygulamasını yaygınlaştırmak için sürekli alımlar yapılıyor. Bu çocukların sahada daha çok verimli olabilmeleri için mesleki eğitim okulunun açılmasının yerinde olacağını düşünüyoruz. Zira mevcut durumda uzman erbaşlar üç aylık bir eğitimden geçiriliyor. Bu sürede aldığı bilgi, birikim ve savaşma deneyiminin yeterli olmayacağı kanısındayız. Madem profesyonel ordu sistemine geçiyoruz bunun için uzman erbaşların en azında bir yıl muharebe eğitiminden geçmesi gerekiyor. Zira daha önce faaliyet gösteren jandarma uzman okullarında eğitim süresi bir yıldı."