Tatile çıkacak vatandaşlara uyarılarda bulunan bilişim uzmanları, özellikle sosyal medyada yer bildirimi yapılıp hırsızlara kapı aralanmaması, 'bedava', 'kazandınız' gibi uyarılara kulak asılmaması, sahte bayram tebrik kartlarına dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Eset Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Alev Akkoyunlu,Türkiye'de Ramazan Bayramı döneminde seyahatlerin ve kişisel bilgisayar kullanımının artması nedeniyle kullanıcıların siber suç kurbanı olmaması çağrısında bulundu.
Tatile çıkmadan önce kullanıcıların bilgisayarını virüslere karşı taramasını isteyen Akkoyunlu, USB aygıtları ve diğer hafıza kartlarının da virüslere karşı kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.
Akkoyunlu, taşınabilir belleklerin özellikle tatilde çok önemli bir ihtiyacı karşıladığını kaydederek, ancak pek çok virüsün de bu belleklerle bulaştığını ve yaygınlaştığını, tatil dönemlerinde artan kulanımla beraber, bulaşma riski ve çapının da genişleyebildiğini vurguladı.
Bu yüzden kişinin kendisi ya da başkasının belleğini kullanmadan önce güncel bir virüs tarayıcı ile taraması gerektiğini ifade eden Akkoyunlu, ayrıca USB belleği takınca virüslerin bulaşmasına sebep olan AutoRun (otomatik çalıştır) özelliğinin devre dışı bırakılması gerektiğini aktardı.
"'Bedava', 'Kazandınız' gibi mesajlara karşı uyanık olun"
Akkoyunlu, sistem yamalarının ihmal edilmemesi gerektiğini belirterek, işletim sisteminde oluşan açıkların siber suçlular tarafından önemli bir virüs bulaştırma aracı olarak değerlendirildiğini, bu nedenle dijital sistemlerindeki güncelleme uyarılarının dikkate alınması ve tatile çıkmadan sistem yamalarının yüklenilmesi gerektiğini bildirdi.
Önemli verilerin mutlaka yedeklenmesi ve güvenli bir ortamda saklanılması çağrısında bulunan Akkoyunlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böylece bilgisayarınız, tabletiniz veya telefonunuz çalındığı veya kaybolduğu zaman verilerinizi de kaybetmemiş olursunuz. Konumunuzu herkesle paylaşmayın. Bir hafta boyunca evde olmadığınızı herkes bilmek zorunda değil. Özellikle de hırsızlar bilmese iyi olur. Sosyal medya hesabınızda konumunuzu belirten özelliği kapalı tutun. İmkansız teklifler kafanızı karıştırmasın. Kullanıcıların ilgisini çeken 'Bedava', 'Kazandınız' gibi mesaj ve elektronik postalara karşı uyanık olun. Gerçek olamayacak kadar güzel görünen tekliflere itibar etmeyin."
"Acil olmadıkça ortak Wi-Fi ortamlarında parasal işlem yapılmamalı"
Akkoyunlu, sahte bayram tebrik kartlarına dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, elektronik posta veya sosyal medya yoluyla gelen bayram tebrik kartlarının sanal dünyada çok rağbet gördüğünü aktardı.
Saldırganların bunun farkında olduğunu dile getiren Akkoyunlu, "Bu yüzden birçok sahte kart ve bu kartların yönlendiği linkleri dolaşıma sokmaktan çekinmiyorlar. Gerçekte bu linkler, kullanıcıyı bulaşıcı sitelere götürüyor. Tanınmadık, hiçbir şey ifade etmeyen kişilerden gelen linkler tıklanılmamalı." diye konuştu.
Akkoyunlu, şu ifadeleri kullandı:
"Ararken zehirlenmeyin. Özel günlerde arama motoru zehirlenmeleri artıyor. Siber suçlular, arama motorlarında 'Ramazan Bayramı' ya da 'Şeker Bayramı' gibi kelime aramalarında bulaşıcı sitelerin üst sıralarda yer almasını sağlayabiliyor. Kullanıcı böylece virüslü sitelere ya da reklam içerikli sayfalara yönlendiriliyor. Yolun sonunda genellikle ödeme detaylarının girilmesinin istendiği bir ekrana ulaşılıyor. Bu durumda herhangi bir kişisel bilginizi ve özellikle de ödeme bilgilerinizi paylaşmayın."
Akkoyunlu, her zaman güncel ve proaktif bir antivirüs yazılımı kullanılması gerektiğini belirterek, 2016 yılı itibarıyla dijital dünyadaki zararlı yazılım sayısının 500 milyona ulaştığını, korunmayan kişinin 500 milyon zararlının ulaşmaya çalıştığı açık hedeflerden biri olduğunu vurguladı.
Acil durum oluşmadığı sürece ortak Wi-Fi ortamlarında parasal işlemler yapılmaması çağrısında bulunan Akkoyunlu, "Güvenliği kuşkulu kablosuz internet noktalarında ya da internet kafelerde gerekmedikçe bankacılık işlemleri ya da online alışveriş yapılmamalı. Kullanıcıların özel bilgileri başkaları tarafından görüntülenebilir." dedi.
Ateş: "Her ücretsiz Wi-Fi'ye bağlanmayın"
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Genel Sekreteri ve Bilişim Komisyonu Üyesi Kerem Ateş, özellikle kamuya açık alanlarda ücretsiz Wi-Fi'lerin tehlikeli olduğunu belirterek, doğrulama istemeyen ücretsiz İnternet ağlarına tüketicilerin hiç düşünmeden bağlandığını aktardı.
Özellikle doğrulama istemeyen, güvenli olmayan ücretsiz İnternet ağı erişim noktalarının bilgisayar korsanları için de bulunmaz bir fırsat olduğunu dile getiren Ateş, şöyle devam etti:
"Bilgisayar korsanları aynı ağ içerisinde bulunan güvenliksiz Wi-Fi ağına bağlanan kişinin bilgisayarına veya cihazına kolaylıkla ulaşabilir. Böyle ağlarda bilgisayar korsanları kullanıcı ile sunucu arasına konumlanabilir. Minik antenleri bulunan hack cihazları yoluyla siz Wi-Fi ağına bağlandığınızı zannederken önce bilgisayar korsanının cihazına bağlanıp oradan da Wi-Fi ağına çıkarsınız. Bu arada bilgisayar korsanları yaptığınız tüm işlemleri izleyebilir."
"Girdiğiniz İnternet adresi mutlaka 'HTTPS' ile başlamalı"
Ateş, tatilde vatandaşların özellikle yemek siparişi gibi İnternet üzerinden yaptıkları alışverişlerin arttığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"İlk dikkat edilmesi gereken husus, İnternet sayfalarında dolaşırken oturum açılması gereken yerlerde adres çubuğunda girilen adresin 'HTTPS' ile başlaması. HTTPS güvenli İnternet alanı olduğu anlamına gelir. Bunun için de İnternet tarayıcı ayarlarında 'Her zaman HTTPS kullan' seçeneği etkinleştirilmelidir. Ayrıca tüketicilerin sıkça kullandığı, banka veya GSM şirketleri ile Facebook ve Twitter gibi sosyal medya organlarından gönderilmiş gibi gösterilen elektronik posta ve linkler aracılığıyla vatandaşların bilgileri çalınabiliyor ve hesapları boşaltılabiliyor. Bu tarz elektronik postalara dikkat edilmeli. HTTPS ile başlayan İnternet adresi burada da çok önemli."
"ATM'lerde anormal durumda orayı terk etmeyin"
Ateş, uzun süreli tatillerde boşuna fatura ödenmemesi ve ek külfet oluşmaması için geçici süreli aboneliklerin dondurulabileceğini belirterek, kredi kartı kopyalamalarına karşın, ATM cihazlarında herhangi bir anormal durumda ATM makinesinin terk edilmemesi ve hemen ilgili bankanın haberdar edilmesi gerektiğini vurguladı.
Kerem Ateş, "Kredi kartı ve hesap hareketlerini sürekli kontrol altında tutmalı ve olası anormal bir durum 24 saat içinde bankayla paylaşılmalı. 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları kanununa göre tüketici 24 saat içinde anormal bir harcamayı bankaya bildirir ve uyarırsa sadece 150 liralık kısmından sorumlu olur, diğer kısımlardan sorumlu olmaktan kurtulur. Böylelikle kart kopyalama ile yapılacak dolandırıcılıkların önüne geçilecektir." ifadelerini kullandı.