İnşaat şantiyesinde çalışan işçi, acil bir takım işleri olduğunu belirterek şantiye şefi inşaat mühendisi H.T.’den sözlü izin alıp işten ayrıldı.
İşçi iki gün mesaiye gelmeyince şantiye şefi mühendis, devamsızlık tutanağı tuttu. İşveren tarafından işten çıkarılan işçi, soluğu İş Mahkemesi’nde aldı.
Tazminat için mahkemeye başvurdu
Davacı işçi, iş akdinin işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma alacaklarının tahsilini talep etti.
Davalı şirket ise davacının mazeret bildirmeden ve haber vermeden devamsızlık yaptığını savunarak davanın reddini talep etti.
Mahkeme ise davacı tanıklarının beyanlarına dayanarak, tarafların ileri sürmediği ‘çalışma şartlarındaki ağır değişikliği kabul etmeyen davacının çıkışının verildiği’ gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verdi.
Kararı işveren temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.
Tazminat kararı geri döndü
İşçinin devamsızlık yaptığı ileri sürülen günlerde şefinden sözlü izin aldığını belirttiğine dikkat çekilen karar ise şu şekilde:
“Davacı dava dilekçesinde, acil bir takım işleri nedeniyle şantiye şefi olan mühendis H.T.’den izin aldığını ve işyerinden ayrıldığını, onun bilgisi ve haberi doğrultusunda iki gün işe gitmediğini belirtmiş, iş sözleşmesinin feshi konusunda başka bir sebep ileri sürmemiş, fesih tarihini de belirtmemiştir. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağı talebinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Temyiz olunan kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir.”