Sivas'ın Suşehri ve Koyulhisar ilçelerinde vatandaşlara hitap eden Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, darbecilerin yanlış hesap yaptıklarını, evdeki hesabın çarşıya uymadığını söyledi.
Milletin her türlü övgüyü hak ettiğini dile getiren Yılmaz, şöyle konuştu:
"İstiklal Marşı'nın ruhunu kavrayamadıklarından, sandılar ki bu millet korkacak. Uçaklar alçaktan uçunca bomba atınca veya helikopterlerle halkı tarayınca sandılar ki canlarının korkusuna düşüp başlarını dahi uzatamayacaklar ama yanıldılar. Niye yanıldılar? Çünkü haklı değillerdi. Halk, kendi yanlarında değildi. Hakk'ın yolunda hiç değillerdi. Onlar sandılar ki bir siyasi tartışmalarımız var. Bazen CHP ile bazen MHP ile bazen diğerleriyle bu ülke arasında kutuplaşma olduğunu sandılar. Ama yanıldıklarını 15 Temmuz günü gördüler. 15 Temmuz'da CHP'lisi, MHP'lisi, AK Parti'lisi, HDP'lisi vatan, ülkenin bütünlüğü ve demokrasi söz konusu olunca hepsi bütün farklılıkları bir tarafa bıraktılar ve bayrağı korudular."
Bakan Yılmaz, darbe girişiminde bulunanların arkalarına yedi düveli aldıklarını ama bir gün bile dayanamayarak, yirmi saat içerisinde diz çöktüklerini belirterek şunları söyledi:
"Suç işlemiş olanlarını yargıya teslim edeceğiz. Mevcut kanunlar içerisinde alabilecekleri en yüksek cezayı vereceğiz. Ve o ceza bundan sonraki gelenlere ibretlik bir ceza olacak ki, bir daha hiç kimse darbe yapmayı, bu milletin hakkını hukukunu çalmayı, mili iradesini gasp etmeyi aklına dahi getirmesin. Cumhurbaşkanımız İsrail'e 'bir dakika' dedi. İsrail'e bir dakika çekebilmek kolay değil. 'Çocukları öldürmesini iyi bilirsiniz. Gücünüz çocuklara yetiyor. Plajdaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü bütün dünya gördü.' Allah'ın doğrusunu onların gözüne baka baka söyleyebilme cesaretine sahip dünyada tek lider. Bu, birilerini rahatsız etti ama yetmedi. Bu birliği devam ettirmek için ayrılığı gayrılığı bundan sonra öne çıkarmak yok. Bundan sonra mezhep, parti ayrılığını konuşmak yok. Ay yıldızlı bayrağın altında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu ülkenin nimetlerinden eşit olarak, adaletli bir şekilde faydalanacağız. İnşallah 21. yüzyılı Türkiye'nin yüzyılı yapacağız."