Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, sanık Muhammed Mahmud Derviş tutuklu bulunduğu Hatay T Tipi Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Sanık Derviş duruşmada tercüman aracılığıyla yaptığı savunmasında, Suriye iç savaşı nedeniyle 2017'de teyzesi, ağabeyi ve halasının öldürüldüğünü anlattı.
PKK'lıların yaşadığı yere gelerek kendisini kandırdığını belirten Derviş, şöyle devam etti:
"Derik'te bulunan kampa katıldım. Bu kampta siyasi ve askeri eğitim aldım. Kampa kendi isteğimle katılmadım. Ya cezaevine atılacağımı ya da kampa katılacağım hususunda bana baskı yaptılar. Benden önce de iki kişi kamptan kaçtığı için PKK tarafından cezaevine atılmıştı. Ben de bu sebeple zorla bu kampa katıldım. PKK'lılar tarafından Cinderes'e götürüldüm. Ben 6 kişilik timin komutanıydım. Görevimiz Türk askerine karşı Cinderes'i savunmak ve Suriye'den Türkiye'ye halkın kaçışını engellemekti. Biz 4 gün boyunca hiçbir şey yapmadan bekledik. Yaralanma olayının meydana geldiği gün bize Türk askerlerine karşı savaşacağımız söylendi. Ben de Türkiye topraklarına doğru kaçmaya çalıştım. Fark edilmem üzerine PKK'lılar tarafından ateş edildi, o sırada bir uçaktan atılan bombayla yaralandım."
Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki değerlendirmesinde, YPG/PKK silahlı terör örgütüne karşı yürütülen Zeytin Dalı Harekatı kapsamında Cinderes mevkisinde hava ve karadan operasyonlar düzenlendiği, operasyonlar sırasında sanığın diğer terör örgütü mensuplarıyla birlikte YPG/PKK saflarında yer aldığı, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne silahlı saldırı düzenlemek maksadıyla Afrin bölgesine intikal ettiği gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti de sanığa, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.
Kaynak: AA