Osmanlı Devleti'nde seçim sürecine ilişkin ilk kanun 2 Ağustos 1908 tarihli Milletvekili Seçimi Geçici Kanunu oldu.
Cumhuriyetin kuruluşunun ardından, milletvekili seçimi esasları 1924 Anayasa'sı ile belirlendi. Seçim iş ve işlemlerinin düzeni için daha sonra 1942 ve 1946 yıllarında seçim kanunları çıkarılarak, düzenleme yapıldı.
Seçim işlerini yürütmek için bir kurulun oluşturulması ise 1950'de gerçekleşti. Seçim iş ve işlemlerini yürütmek üzere 16 Şubat 1950 tarihli Milletvekilleri Seçimi Kanunu ile illerde ve ilçelerde seçim kurulları oluşturuldu, ayrıca Ankara'da görev yapmak üzere Yüksek Seçim Kurulu kuruldu. Bu kanun ile seçim güvenliği, yönetimi ve denetimi yeni kurallara bağlandı.
Seçim sürecinde yargı denetimi esası getiren Kanun, seçim işlerinin seçim kurullarınca yürütüleceği ve seçim kurullarının bütün işlerinin görülmesinde yargıç gözetim ve denetimine tabi olacağını da düzenledi.
Milletvekilleri Seçim Kanunu ile kurulan YSK, daha sonra 26 Nisan 1961 tarihli 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda da yer aldı. İlk kanunda yer alan esaslar, bu kanunla da korundu.
1961 ve 1982 Anayasaları'na girdi
Yüksek Seçim Kurulu, 1961 Anayasası'nın "Cumhuriyetin Temel Kuruluşu" bölümü ile 1982 Anayasası'nın "Cumhuriyetin Temel Organları" bölümünde ve "Seçimlerin Genel Yönetimi ve Denetimi" başlığı altında yer aldı ve anayasal bir kurum haline geldi.
Böylelikle YSK, yalnız seçimlerin genel yönetim ve denetimini yürüten bir kurul değil, Yargıtay ve Danıştayın kendi içlerinden çıkardıkları üyelerden oluşan, seçimlerin yargısal denetimini de sağlayan karma egemen üst yargı merci olarak kabul edildi.
Kurulun görevleri, seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğüyle ilgili bütün işlemleri yapmak veya yaptırmak, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları incelemek ve kesin olarak karara bağlamak olarak belirlendi.
Kurul nasıl çalışıyor?
11 yüksek yargıçtan oluşan YSK, Başkan, Başkanvekili ve 9 üyenin katılımıyla toplanıyor.
Kurulda, 2010'da yapılan düzenlemeyle, TBMM'de grubu bulunan ve son seçimde en çok oy alan 4 siyasi partinin temsilcisinin bulunmasına da olanak tanındı. Böylece, YSK'deki toplantılara, yüksek yargıdan gelen üyelerin yanı sıra siyasi parti temsilcilerinin de katılımı sağlandı. Bu temsilciler, Kurulun tüm çalışmalarına ve görüşmelerine katılıyor ancak oy kullanamıyorlar.
Yüksek Seçim Kurulu, kararlarını salt çoğunlukla veriyor, oyların eşitliği halinde başkanın katıldığı taraf üstün tutuluyor. Ayrıca Yüksek Seçim Kurulunun aldığı kararlara karşı yargı yolu kapalı bulunuyor.
SEÇSİS ile işlemler bilgisayar ortamına taşındı
Seçimlerin yönetim ve denetimi çeşitli aşamalardan geçerek bugünkü konumuna geldi.
YSK içindeki Seçmen Kütüğü Genel Müdürlüğü, İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı ve il-ilçe seçim kurulu başkanlıklarının ilgili mevzuat gereğince vermesi gereken hizmetlerinin büyük çoğunluğu, 2006'da hayata geçirilen Seçim Bilişim Sistemi (SEÇSİS) ile bilgisayar ortamına taşındı. Böylelikle seçim iş ve işlemleri, bilişim altyapısı kullanılarak hizmet vermeye başladı.
12 Haziran 2011'deki 24. dönem milletvekili genel seçiminde, SEÇSİS ile anında toplanan seçim sonuçları, ilk kez seçime katılan siyasi parti genel merkezlerine de aktarıldı.
Parmak boyamaya son verildi
YSK, zaman içinde yeni düzenlemelere gitti. Bu kapsamda önemli bir yenilik, seçmenlerin mükerrer oy kullanmasını önlemek amacıyla yapılan parmak boyama uygulamasından vazgeçilmesi oldu.
Adrese dayalı nüfus kaydı ve her seçmenin Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası bulunan bir kimlik belgesiyle oy kullanması sağlanarak parmak boyamadan vazgeçildi.
Seçmenlerin oyunu kullandıktan sonra işaret parmaklarına birkaç gün çıkmayan boya sürülmesi, 29 Mart 2009 mahalli idareler seçimlerinde ilk kez uygulanmadı.
Tahta sandıklar tarih oldu
YSK'nin kararları ve kanuni düzenlemeler kapsamında seçimlerde oy verme sırasında kullanılan malzemelerde de değişikliklere gidildi.
Seçmenlerin oy zarflarını attığı tahta sandıklar 2011'de tarih oldu. 24. Dönem Parlamentosu'nun belirlendiği 12 Haziran 2011 seçimlerinde tahta sandıkların kullanımından vazgeçildi. Bu seçimlerde Türkiye'de ilk kez şeffaf sandıklar kullanıldı.
Yurt dışı seçmenlerin oy kullanması
Seçimlerde yurt dışında yaşayan vatandaşlar daha önce yalnızca gümrük kapılarında açılan sandıklarda oy kullanabiliyordu. Gurbetçilerin bu mağduriyetini gidermek için yürütülen çalışmalardan da 2012'de sonuç alındı.
Seçim Kanunu'nda bu yöndeki değişiklikler 18 Mayıs 2012'de Resmi Gazetede yayımlanarak, yürürlüğe girdi. Seçim Kanunu'ndaki değişikliklerin ancak bir yıldan sonraki seçimlerden itibaren uygulamaya başlanacağı kuralı gereği bu düzenleme ilk kez 10 Ağustos 2014'te yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanıldı. Gurbetçiler, bu seçimde ilk kez bulundukları ülkelerde oylarını kullandı.
Seyyar sandık geldi
Yatağa bağımlı seçmenin oy vermesini kolaylaştırmak için yapılan çalışmalardan da geçen yıl sonuç alınabildi.
Seyyar sandık uygulaması, Cumhurbaşkanı ile 27. Dönem Parlamentosu'nu belirlemek üzere 24 Haziran 2018'de yapılan seçimlerde ilk kez hayata geçirildi.
Engelli ve yatağa bağımlı hastalar için seyyar sandık uygulaması kapsamında başvurusu kabul edilen seçmenler, sandıkların kendilerine getirilmesi suretiyle bulundukları yerde oy kullanabilme olanağına sahip oldu. Seyyar sandık kabinleri, yatağa bağımlı seçmenin evinde, "gizlilik temin edilecek ve oy kullanma rahatlığı sağlanacak" bir yere yerleştirilerek oy kullanmaları sağlandı.
Çağrı merkezi kuruldu
Teknolojik imkanları kullanan YSK, seçmenlerin hangi sandıkta ve nerede oy kullanacaklarını öğrenebilmeleri için yeni uygulamalara imza attı. Yapılan çalışmaların ardından seçmenlerin, YSK'nin internet sitesinden oy kullanacakları yerleri seçim gününden önce öğrenebilmeleri sağlandı. Ayrıca seçmenler, oy kullanacakları sandık ve okul bilgilerine, "e-Devlet" ile YSK'nin cep telefonları için geliştirdiği "Seçmen Sorgulama" uygulamasından da ulaşabildi.
YSK, seçimlerle ilgili vatandaşların tüm sorularına cevap verebilecek bir çağrı merkezi de oluşturdu. "444 99 75" numaralı çağrı merkezinden, seçmen kaydı da sorgulanabildi. Nerede oy kullanabileceğini bu hat üzerinden öğrenebilen seçmenlerin tüm soruları çağrı merkezi aracılığıyla yanıtlandı.
Öte yandan, YSK'nin yaptığı düzenlemelerle seçmenlerin SMS ve elektronik postayla bilgilendirilmesi sürecine de geçildi.
Bu uygulama çerçevesinde YSK'nin internet sitesinden, telefon bilgisi ve elektronik posta adresini sisteme kaydeden yaklaşık 1,7 milyon vatandaşa SMS, 1 milyondan fazla vatandaşa da elektronik posta gönderiliyor. Mesaj içeriklerinde askı dönemine ilişkin bilgilendirme, kişinin nerede oy kullanacağı, hangi belgelerin gerekli olduğu, oy verirken dikkat edilmesi gereken hususlara ilişkin bilgiler yer aldı.
Kurul teknolojiye ayak uydurdu
Seçim sonuçlarının alınması konusunda da gelişen teknolojiye ayak uyduran YSK'de son yıllarda yapılan altyapı değişiklikleriyle seçim sonuçlarının hızla alınması sağlandı, böylece seçim sonuçları, seçimin yapıldığı aynı gün yüzde 99 oranında netleşti.
YSK, seçimin ertesi günü yurt içi ve yurt dışı sonuçlarını yüzde 100 olarak sisteme işleyen ve tüm siyasi partilerle paylaşan bir kurum haline geldi.
Kaynak: AA