2. Abdülhamid’in serasında çiçekler açtı

Kamelya, limon, latanya hurması… İstanbullulara kış ortasında baharı yaşatan pek çok ağaç ve bitki türü Maslak Kasırları bünyesinde, “Limonluk” adı verilen serada binbir emekle yetiştiriliyor.

Dört mevsim yeşil

Yaz kış her mevsim yemyeşil bir görüntünün hakim olduğu Limonluk’un geçmişi hayli eskiye uzanıyor. Osmanlı padişahlarından Sultan 2. Abdülhamid, şehzadelik yıllarında Maslak Kasırları'nda ikamet ediyordu. Bahçeciliğe karşı özel bir ilgisi vardı. Bu nedenle kasra bir sera inşa ettirdi. Limonluk için yurt dışından pek çok bitki ve ağaç getirtti. Bakımıyla bizzat ilgilendiği serada halen aspidistra, dev filkulağı, cycas revoluta, peperomia, devetabanı gibi pek çok bitki ve ağaç türü bulunuyor.

Kış ortasında bahar

Limonluk, şu günlerde özellikle kış aylarında açan kıpkırmızı kamelyalarıyla ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Kamelyaların aralık ayında açmaya başlayan çiçekleri baharın ilk günlerine kadar görülebiliyor.

Sultan 2. Abdülhamid’in büyük önem verdiği Limonluk’un bakımı büyük bir özenle yapılıyor. Serada yer alan bitkileri soğuk havadan korumak için sıcaklığı 15 dereceye sabitleyen özel ısıtıcılar kullanılıyor. Yaz mevsiminde ise bitkilerin hava alması için seranın üstü açılıyor.

Bitkilerin bakımı, alanında uzman bir ekip tarafından günlük olarak gerçekleştiriliyor. İlaçlama gibi büyük çaptaki çalışmalar için ise kasrın ziyaretçilere kapalı olduğu günler tercih ediliyor. Yapıldığı günden bu yana kesintisiz olarak bitkilerin yetiştirildiği Limonluk, düğün fotoğraflarını hem tarihi hem de yeşil bir alanda çektirmek isteyenler tarafından da sıkça tercih ediliyor.

1860’larda inşa edildi

Limonluk’a ev sahipliği yapan Maslak Kasırları, Sultan Abdülaziz tarafından 1860’lı yıllarda inşa ettirildi. Sultan 2. Abdülhamid tahta çıktığı döneme kadar yaşadığı Maslak Kasırları'nda marangozluk, bahçe bakımı, çiftçilik gibi alanlarda çalışmalar yaptı. Hatta çevre arazileri de satın alarak burayı geniş bir çiftlik haline getirdi. 2. Abdülhamid’in tahta çıkmasında sonra Maslak Çiflikat-ı Hümayunu adını aldı.

Maslak Kasırları, yaklaşık 170 bin metrekarelik alana yayılıyor. Binalar, 19. yüzyıl Osmanlı konut mimarisi ve süslemeciliğinin zarif örnekleri olarak öne çıkıyor.
 

Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu