Ankara Çankaya'da yaşayan emekli fizik tedavi uzmanı Orhan Ertem, 1971'de eğitim için gittiği Paris'ten aldığı vosvosuna 47 yıldır gözü gibi bakıyor.
"Vefakar" ve "cefakar" diye tanımladığı aracıyla birçok anı biriktirdi
Orhan Ertem, eğitim için gittiği Paris'te araba ihtiyacı olunca halk arasında "vosvos" olarak bilinen Volkswagen'in klasikleşen otomobilinden satın aldı.
Aracının ilk sahibi olan Ertem, otomobilini Paris'te bir süre kullandıktan sonra ilk uzun yolculuğunu eğitimini tamamladığında Türkiye'ye yaptı.
Türkiye'ye döndükten sonra iş seyahatlerine ve tatillere vosvosuyla giden Ertem, yıllar sonra bir araba daha satın aldı ancak "vefakar ve cefakar" diye tanımladığı ve hiç ayrılmadığı vosvosuyla 47 senede birçok anı biriktirdi.
"Müzelikmiş gibi bakıyorlar"
Orhan Ertem, eşi, oğlu ve kızının "vosvos" ile çalışarak ehliyet aldığını, otomobilini ilk günkü gibi çok sevdiğini anlattı.
Vosvosunu satmayı hiç düşünmediğini, aracının 500 bin kilometreden fazla yol yaptığını belirten Ertem, şöyle konuştu:
"Son derece dayanıklı bir araba. Yaz, kış hiç ikilemedi. Günlük yaşantımda hep bunu kullanıyorum. Geçenlerde birisi yaklaştı, 'Çalışıyor mu?' dedi. Ben de 'İkilerse kırarım' dedim. Müzelikmiş gibi bakıyorlar. '47 senedir kullanıyor musun?' diyorlar. Bir tek bakımda olduğu zamanlar kullanmadım. Bu araba benim imzammış gibi, beni temsil eden bir olaymış gibi.
Satmayı hiç düşünmedim. Bu ilk elden olan bir araba olduğu için ayrıca kıymetli. Her türlü huyuna suyuna alışkınım. O da bana alışkın. Fevkalade mutluyum ben onunla. O benim her şeyim. Gecede, gündüzde hiç düşünmeden korkusuzca buna binerim. Bunu satarsam ceketimi, ayakkabımı satmış gibi olurum. Onunla çok mutluyum. Bana sunduğu hizmet, huzur, garanti beni mutlu ediyor."
Kaynak: AA