Ayakkabı boyacılığı ve lostra kültürü, Tanzimat sonrası Anadolu topraklarına İtalya’dan göçenlerden, şehirlere yayılmış bir kültür.
Pek çok insan hala bugün ayakkabılarını kendileri boyamak yerine bir boyacıda boyatmayı tercih ediyor.
Kırıkkale’nin Hüseyin Kahya Parkı’nda ise sıra sıra ayakkabı boyacıları müşterilerini bekliyor.
Parktaki boyacıların en eskisi 89 yaşındaki Salih Saçal. 1951 yılında ayakkabı boyacılığına başlayan Saçal, o günden bugüne ekmeğini ayakkabı boyacılığından kazandığını anlattı.
Bu işten 5 çocuk yetiştirdi
Beş çocuğu olan Saçal, çocuklarını ayakkabı boyacılığından kazandığı parayla yetiştirmiş ve yuvalarını kurmalarına yardımcı olmuş. Bugün yaşı sebebiyle eskisi kadar yoğun çalışamadığını söyleyen Saçal, yaptığı işten günlük 30 lira civarı kazandığını ifade etti. Saçal ayrıca, geçimini sağlamak için 65 yaş üstü güvencesi olmayan vatandaşlara verilen 3 aylık maaştan faydalandığını sözlerine ekledi.
Saçal, Adnan Menderes yönetimi zamanındaki anılarından da bahsetti.
"O dönemlerde 15 kuruşa, 25 kuruşa ayakkabı boyuyorduk. Tabii o günden bugüne çok şey değişti. O günün insanı daha sade şeyleri tercih ederdi. El yapımı özel dikilmiş kunduralar giyerlerdi, derisi de karışım olmazdı, saf deri olurdu. Bugün insanlar ayakkabılarını yaptırmıyorlar, mağazalardan satın alıyorlar. Tabii satın alma olunca karışım oluyor, derinin yanı sıra naylon da giriyor. Boyadığım ayakkabılar eskisi kadar iyi parlamıyor. İnsanlar eskiden daha çok beyaz, siyah, kahverengi ve lacivert tercih ederdi. Şimdi çeşit çeşit renkte ayakkabılar var."
Kaynak: İHA