"Sepet ustası" babasının mesleğini sürdürmek için 74 yıl önce bir gemiyle İstanbul'a giden Kastamonulu Kemal Kayaoğlu, Eminönü'nün Küçükpazar semtindeki "hanlar bölgesi"nde küçük bir dükkan tuttu.
Kemal Kayaoğlu yıllardır Küçükpazar'da yaptığı sepet ve küfelerle yaşamını sürdürüyor.
Bölgede daha önce yaklaşık 150 kadar sepetçinin bulunduğunu ancak kendisinden başka kimsenin mesleğe devam etmediğini belirten Kayaoğlu, uzun yıllardır Beykoz'dan aldığı kestane ağacından kesilen çubukları işleyerek sepet ve küfeye dönüştürdüğünü anlattı.
Kayaoğlu, eskiden rağbet gören bir meslek olan sepetçiliğin günümüzde önemini yitirdiğini söyledi.
"Beş küfeyi yapmak bir günümü alıyor"
Ömrünü sepetçilik mesleğine adamasına karşın emeğinin karşılığını alamadığını vurgulayan Kayaoğlu, "Bu mesleği artık kimsenin yapabileceğini düşünmüyorum. Sabah 05.00'te işe gelirim. Beş küfeyi yapmak bir günümü alıyor. Bu meslek gerçekten çok fazla emek istiyor. Bu yorucu ve önemini yitirmiş işi artık devam ettirecek kimse yok" dedi.
İstanbul'da 70'li yıllarda at arabalarıyla satış yaptıklarını anlatan Kayaoğlu, şunları söyledi:
"Şimdi eski günleri arar olduk. Bu küçük dükkanda beni gelip buluyor olsalar da iş az. Film çekimlerinde kullanmak için sepet alanlar var. Zaman zaman gelen siparişlere göre sepet ve küfe yapıyorum."
"Çoluk çocuğumun rızkını bu meslekten çıkarttım"
Kemal Kayaoğlu, Allah ömür verdiği sürece bu işi yapmaya devam edeceğini belirterek, şöyle devam etti:
"Bir işi yaptığın zaman, maddiyatını aldığın zaman gönlün rahat olur. Yorulup, parayı cebine alıp, bir tas çorba içtiğinde dünya senin olur. Bunun haramı yok, haram giremez bu işe. Müşteri gelir, işi yaparsan işte o para çok tatlı."
Kazanmanın önemi genç yaşta anlaşılmıyor, ilerleyen yaşlarda kazancın önemi ortaya çıkıyor. İstanbul'da yaşamak çalışmakla oluyor. Bu mesleği yapmazsan aç kalırsın. Gider çubuk alır, işimi yapar, paramı kazanırım. Emeğimin karşılığını alır, ekmeğimi yerim. Sekiz çocuğumu bu meslek sayesinde büyüttüm, evlendirdim, çoluk çocuk sahibi yaptım. Kısacası çoluk çocuğumun rızkını bu meslekten çıkarttım."
"Sepet doğaya da faydalı"
Kemal Kayaoğlu, Beykoz'dan tanesini 3 liraya aldığı çubukları el emeğiyle işlediğini, teknolojinin ilerlemesiyle küfeci ve sepetçilerin yerini plastik ürünlerin aldığını dile getirerek, "Zanaatkar azaldı artık. Plastik girdiğinden beri kimse sepet kullanmaz oldu. Doğaya zararlı aslında. Zehir saçıyor. Ağaç zehir saçmaz. Sepet doğaya da faydalı. Poşet çıktı, plastik çıktı, insanlar hastalandı. İnsanlar yeniden ağaca yönelse inanın hastalığı yener" dedi.
Küçükpazar'a giden turistlerin ilgisini çektiği, turistlerin sepet yaparken kendisini izlediğini anlatan Kayaoğlu, şunları söyledi:
"Ne yaptığımı anlamaya çalışıyorlar. Buraya gelerek fotoğraflarımı çekiyorlar. Aynı dili konuşmasak da anlaşıyoruz. Sanata ve el emeğine çok önem veriyorlar. Kimisi sepet kimisi küfe alır."
Kaynak: AA