Antalya'da oyunlaştırılmış bahçe biyolojisi eğitimi veren bir anaokulunda çocuklar, kahvaltıda inekten sağılan taze sütü içiyor, kümesten aldıkları yumurtaları, bahçeden kopardıkları domates ve biberleri yiyor, yemek artıklarını ise solucanlara vererek gübre yapıyor.
Okul Müdürü emekli tarih öğretmeni Bilgin Erciyas, anaokulu öğretmeni olan kızı Gülnihal Erciyas ile anaokulu açma hayalini gerçekleştirdiklerini söyledi.
Farklı bir anaokulu projesini hayata geçirmek istediklerini ve yurt dışındaki modelleri incelediklerini anlatan Erciyas, kendi çocukluğundaki atmosferi bugünün çocuklarına yaşatma kararı alarak bu modelde bir anaokulu açtıklarını belirtti.
Erciyas, çevre şartlarını en iyi şekilde kullanarak oyunlaştırılmış bahçe biyolojisi eğitimiyle okul öncesi eğitimine yenilik katmak istediklerini aktararak, 10 dönümlük bir arazi üzerinde anaokulu projesini hayata geçirdiklerini söyledi.
Hayvanlarla iç içe yaşamayı öğretiyorlar
Bahçede 1 inek, 1 buzağı, 4 koyun, 30 tavuk ve 4 ördeğin beslendiği bir çiftlik, sebze ile meyvelerin yetiştirildiği sera ve 25 çeşit meyvenin yer aldığı 250 ağacın bulunduğundan bahseden Erciyas, bu ortamda çocukların görevliler eşliğinde hayvanlara yaklaştıklarını ve hayvanlarla iç içe yaşamayı öğrendiklerini vurguladı.
Erciyas, serada yetişen meyve ve sebzeleri çocukların topladığını söyleyerek, şöyle konuştu:
"Sosyal sorumluluk projesi kapsamında bir örnek olmak istedik. Çocuklarımızın dört duvar arasında değil, bahçede büyümelerini istedim. Küçüklüğümde süt kokusuyla uyanırdım, annem ineğimizden sütü sağar, kahvaltıda bize içirirdi. Aynı duyguyu bu çocuklarımızın da yaşamasını istedim ve şimdi onlara bu doğal ortamı yaşatıyorum. Projemizde öze dönüş var."
Paketlenmiş, katkı maddeleri bulunan gıdalardan uzak durduklarına dikkat çeken Erciyas, peynir, yoğurt, reçel ve pekmezi de kendilerinin yaptıklarını anlattı.
"Unutulanları çocuklara hatırlatıyoruz"
Anaokulu öğretmeni Gülnihal Erciyas da, küçüklüğünden beri anaokulu öğretmeni olmak istediğini ve eğitimini bu şekilde tamamladığını belirtti.
Çocukların doğayla iç içe olduğu, kedi ve köpek dışında da hayvanları görebildikleri anaokulu oluşturduklarını söyleyen Erciyas, çocuklara yiyeceklerini kendilerinin ürettiği ve evsel atıkların geri dönüşüme kazandırıldığı bir eğitim verdiklerini dile getirdi.
Erciyas, ağaçlardan yeri düşen meyveleri, seralarda çürüyen sebzeleri ve yemek artıklarını solucanlara verdiklerini ve elde edilen solucan gübresini de serada kullandıklarını anlatarak, bunları çocuklar eşliğinde gerçekleştirdiklerinden bahsetti.
Çocukların yaratıcılıklarının gelişmesine de katkıda bulunduklarını belirten Erciyas, "Günümüzde böyle hayvanlarla iç içe doğa ile bütünleşmiş bir nesil görmek mümkün değil. Biz burada unutulan gerçekleri çocuklara hatırlatıyoruz hatta bu şekilde yaşamayı öğretiyoruz" dedi.
Kaynak: AA