Tarihi Ulucami'nin kuzey girişindeki dükkanında antika eşyalara olan merakı ve tutkusuyla 35 yıldır canla başla çalışan Turan, geçmişi geleceğe taşıyor.
Turan, antika eşya tutkusunun 40 yıl önce başladığını, dükkanını 35 yıldır işlettiğini anlatarak, işini severek yaptığını söyledi.
El emeği ürünler
Antikacılığın bir kültür olduğunu ve bu kültürün devamının sağlanması için ellerinden gelen çabayı sarf ettiklerini söyleyen Turan, mekanında Diyarbakır'ın yöresel kıyafetlerine de yer verdiğini, daha çok el emeği göz nuru ürünleri müşterilerine sunduklarını vurguladı.
Yöreye özgü bakır işlemelerini ve halı dokumalarını sergilediğini dile getiren Turan, antikacılığı geçmişe değer verdiği için yaptığını söyledi.
Salgın dolayısıyla kısıtlı hareket etmek zorunda kaldıklarını ve sosyal mesafe dolaysıyla mekanına çok sayıda müşteri alamadığını anlatan Turan, geçimini antika eşyaları satarak sağladığını, eski eşyaların tasnifini yapmayı çok sevdiğini anlattı.
"Geçmişten geleceğe tarih taşıyoruz"
Dedelerden kalma antika eşyalar arasında huzur bulduğunu, Diyarbakırlıların antika eşyaya ilgi gösterip değer vermesinden memnun olduğunu anlatan Turan, şöyle konuştu:
"Aynı zamanda tespih işiyle uğraşıyorum. Şu an salgın dolayısıyla işlerimiz düşük. Herkes kendini korursa, böyle devam ederse inşallah turistler de gelir. Turistler geldiği zaman güzel iş yapıyoruz. Turistlerin ilgisini daha çok İran halıları, el dokuması halılar ve bakır eşyalar çekiyor"
Antikacı olarak şehrin ekonomisine de katkı sunduklarını söyleyen Turan, "Eskiyi canlandırıyoruz. Geçmişten geleceğe bir tarih taşıyoruz ve kültürümüzün de yayılmasını sağlıyoruz" dedi.