Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın öncülüğünde başlatılan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yürüttüğü "Sıfır Atık Projesi"nde "atık avcıları", temiz bir dünya, ekonomik katma değer ve mutlu yarınlar için gece gündüz demeden çalışıyor.
Atıkların yerinde ayrıştırılarak geri dönüşüm işlemlerinin sağlanmasını amaçlayan proje için Türkiye genelinde lisanslı 600'den fazla toplayıcı ve 40'tan fazla geri dönüşüm tesisi faaliyet gösteriyor.
Tesislerin sayısı her geçen gün artıyor
Dönüşüm sayesinde atıklar yeniden hammadde haline gelerek piyasada yer alırken petrol türevi ürünlerin girdi oranını düşürüyor. Atık plastikten elde edilen dönüşüm granüller de Çin ve Almanya başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç ediliyor.
Plastik, cam, metal ve kağıt olarak ayrıştırılan atıkların işlenmesi için kurulan tesislerin sayısı da her geçen gün artıyor. Tesis sayısı arttıkça "Sıfır Atık Projesi" istihdama da katkı sunuyor.
Atıkların dönüşüm serüveni
"Sıfır Atık Projesi" kapsamında atıkların dönüşüm süreci şöyle oluyor. Atık toplama araçlarıyla alınan atıklar, toplama ayırma tesislerine getiriliyor. Burada çalışan işçiler ambalaj atıkları özelliklerine göre cam, kağıt, plastik ve metal olarak ayrıştırıyor. Ayrıştırıldıktan sonra preslenen, balyalar halinde stok alanında biriktirilen ve çöp dağlarını andıran atıklar, kamyonlara yüklenerek dönüşüm tesislerine gönderiliyor.
Plastik atıklar da çeşitlerine göre ayrıştırılarak, kırma makinesinde kırılıyor ve çapak haline getiriliyor. Helezon makinesine gönderilerek şoklanan çapaklar, mercimek tanesi büyüklüğünde granüle dönüşüyor. Oluşan granül ürünü torbalara konarak paketleniyor ve ilgili fabrikalara gönderilerek belirli oranda karışımlarla, tarımsal sulama borularından, ambalaj ürünlerine, ev ve bahçe eşyaları gibi birçok ürüne dönüşüyor.
Bu dönüşüm sistemi cam, metal ve kağıt ürünler için benzer şekilde işliyor.
Bez ve kağıt torbalara dönüş doğaya katkı sağlayacak
Diyarbakır Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ufuk Nurullah Bilgin, "Herhangi birimizin atığı diğer bir kişinin kazancı, serveti ve hammaddesidir" sloganıyla hareket ettiklerini, projenin yaygınlaşması ile kişi başı yeşil alan miktarının 15 metre kareye çıkmasının planlandığını söyledi.
Bilgin, 1 Ocak 2019'da plastik poşetlerin ücretli verilecek olmasıyla bez ve kağıt torbalara dönüşün doğaya büyük katkı sağlayacağını anlatarak, plastik poşetlerin çevreye gelişigüzel atıldığını, ücretli hale gelmesiyle bu görüntülerin oluşmayacağını belirtti.
2018 yılının ilk yarısında 13 milyon ağaç kesilmekten kurtarıldı
Dünyada geri dönüşümün ekonomik değerinin 600 milyar euro olduğunun varsayıldığını anlatan Bilgin, şöyle konuştu:
"Bunun yüzde 10'u 60 milyar, yüzde biri ise 6 milyar euro yapıyor. Yaşadığımız süreci göz önüne aldığımız zaman geri dönüşümün ne kadar büyük bir ekonomik kazanç ve istihdam kaynağı olduğu anlaşılıyor. Ayrıca bu projenin kağıt dönüşüm ayağı ile de 2017 yılında 24,6 milyon, 2018 yılının ilk yarısında 13 milyon ağacı kesilmekten kurtardık. Proje ülkemiz genelinde yaygınlaştırıldığında ekonomik değeri en az 12,5 milyar lira olacak, 100 bin kişilik istihdam sağlanacaktır. Kişi başı yeşil alan miktarı 15 metrekareye çıkmış olacak."
Aylık 150-200 ton plastik ürün işliyorlar
Diyarbakır'da geri dönüşüm ve ambalaj alanında faaliyet yürüten Mehmet Şirin Şimşek ise, proje ile doğayı temizlediklerini söyledi.
Topladıkları ürünleri eritip hammaddeye dönüştürdüklerinden bahseden Şimşek, "Çok önemsiyoruz çünkü çok yararlı bir proje. Bu plastik ve petrol ürünlerinin geri dönüşümü olmazsa bir yıl içerisinde dünyayı poşetlerle, plastik ürünlerle kaplamış olursunuz ve işin içinden çıkamazsınız" dedi.
Şimşek, aylık 150-200 ton arası toplanan plastik ürünü işleyip granüle dönüştürdüklerini ve ondan da ambalaj ürünleri elde ettiklerini söyledi.
Kaynak: AA