Bartın'ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessesinde grizu patlaması meydana geldi. Patlamada 41 maden işçisi hayatını kaybederken 11 işçi yaralı olarak kurtuldu.
Patlamayla ilgili kurtarma çalışmalarının sona ermesiyle adli soruşturmanın başladı. Maden ocağında olay yeri olduğu için güvenlik önlemleri artırıldı ve yetkisiz personelin girişine izin verilmedi.
''6 arkadaşını kurtarmış''
Yener Saygın’ın geri dönerek 6 yaralı arkadaşını kurtardığı, daha sonra ocakta yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Yener Saygın'ın babası emekli madenci Faik Saygın, “Kazanın olduğu gün Yener'in mesaisi yokmuş, şefini aramış 'Bugün benim işim var ben 16.00-00.00 mesaisine gelmek istiyorum' demiş. Kazadan sonra yeryüzüne çıkmadan asansörün binileceği kuyu dibinden geri dönerek, 6 arkadaşını kurtarmış. Ama o sırada gaz maskesini düşürmüş. Bende emekli madenciyim bende Amasra’da çalıştım. Yener, 2015 yılında buraya gireceğim dedi. Bende bir şey demedim. Sonra işe başladı. Yener işine bağlı bir insandı. Normal zamanda iş yerinde bir arıza çıksa hemen giderdi. Meraklıydı'' dedi.
Yener Saygın’ın ağabeyi Ömer Saygın ise, “Yener değişik sektörlerde çalıştı. En sonunda madende işbaşı yaptı. Biz de izin verdik. Yener çok cesur bir çocuktu, gözü karaydı. Bize o gece Yener’i aradık. Ulaşılamıyordu. Bizde o andan itibaren anlamıştık. Yener’in geriye dönerek, 6 arkadaşını kurtardığını öğrendik, büyük bir kahramanlık örneği göstermiş. diye konuştu.
İl Sağlık Müdürü Alparslan Erol ile birlikte intikal ettiğini belirten Bedir, “Geldiğimizde büyük bir karmaşa, büyük bir kaos vardı. Ne yazık ki çok büyük bir afetin içerisindeyiz. Olayın ilk anından itibaren 31 ambulansımızı olay yerine getirdik. Takip eden yarım saat içerisinde de toplamda 51 ambulansımız olay yerine intikal etmiş oldu. İçerideki hastalarımızın durumları hakkında bilgimiz olmadığı için ilk müdahaleyi aşağıda yapma isteği oluştu bizde. İlk müdahalemiz ne kadar erken olursa o kadar kurtarma ihtimalimiz olduğu için. Görevli arkadaşlarla konuşup müsaadelerini aldıktan sonra biz UMKE ekiplerimizi aşağıya yönlendirdik. İlk müdahalemizi eksi 250 kotta yaparak tedavilerine ilk orada başladık. Müdahale edilerek yukarı çıkarıldı ve 112 ekiplerine teslim edildi. Buradan da hastaneye nakli sağlandı'' dedi.
''Eşimiz dostumuz vardı''
Bartın’da birçok insanın birbirini tanıdığını belirten Bedir, “Burası küçük bir şehir, ya arkadaşımız ya eşimiz, dostumuz. Bir andan görev bilincimiz var tabii ki hepimizin duygu dolu anları oldu. Bir madencimizin ilk müdahalesini ben yaptım. ‘Hocam benim aşağı gitmem lazım’ dedi. Genel durumu iyiydi aşağıya indi daha sonra 6 madencimizi kurtardı. Ne yazık ki sonra vefat etti.
''Aşağıda müdahale etmek istedik''
Olay yerine ilk ulaşan ekiplerden biri de Bartın UMKE sorumlusu Adil Yıldırım’ın bulunduğu UMKE unsuruydu. Yıldırım, 9 ilden gelen 67 UMKE personelinin 15 tim şeklinde hareket ettiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
“Burada bir kaos, kargaşa durumu hakimdi. 112 ekipleri ve burada çalışan görevli işçiler ile yetkililer ocağın girişinde beklemedeydi. Ocağın girişinde görevliler ve tahlisiye ekipleri hazır bekliyordu. Hızlı şekilde bir plan yaptık. Aşağıya inmek istedik. Eksi 250 kot aşağıya UMKE personelleri indi. İçerideki galeride 3 kilometre kadar bir mesafe de ilerlediler. İçeride ilk tıbbi müdahalemizi ve kurtarma operasyonlarını tahlisiye ekipleriyle birlikte UMKE ekipleri gerçekleştirdi. Ocağın çıkış noktasına kadar UMKE personelleri yaralılarımızı hızlı bir şekilde çıkardı ve 112’ye teslim ettik. Daha sonrasında burada 4 tane sahra tipi acil müdahale ünitelerimizi kurduk. İçerisinin çok riskli olduğunu biliyorduk ama bizim tek amacımız 1 kişi de olsa 1 can da olsa hızlı bir şekilde dışarı çıkarabilmekti. Biraz risk aldık ama tüm arkadaşların emeğine yüreğine teşekkür ediyorum.“