Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünden 2005'te emekli olan 60 yaşındaki Ahmet Berksun, emekliliğinden sonra çeşitli kentlerde otel mutfaklarında şeflik, restoranlarda bulaşıkçılık, taksicilik gibi işler yaptı.
Yaklaşık 5 ay önce Bursa'ya gelen Berksun, her gün aynı yerde takım elbisesi, kravatı ve boyalı ayakkabıları ile simit arabasının başına geçiyor. Ekmek teknesini temizledikten sonra simitlerini sıralayıp satışa başlıyor. Önünden geçenlerin ilgisini çeken Berksun, kentte "kravatlı simitçi" olarak tanınıyor.
Aklına simitçilik yapmak geldi
Berksun, Bursa'ya taşınır taşınmaz bir iş aramaya başladığını ve bu sırada simitçilik yapma fikrinin aklına gediğini belirtti.
Bir simitçiye gittiğini ve simit satmak istediğini anlattığını söyleyen Berksun, şöyle konuştu:
"Simitleri aldım bir kahvehanenin önünde satmaya başladım. Fırınlardan büfelere simit götürüp sattım. Sonra beni simit arabasının başına yönlendirdiler. Ben, nerede çalışırsam çalışayım iş şartlarına göre elbisemi giyerim ama gelirken takım elbiseyle gelir, çıkarken yine takım elbiseyi giyer çıkarım."
"Kravatlı simitçimiz"
Berksun, takım elbiseli bir simitçinin herkesin ilgisini çektiğini anlattı.
"Artık herkes, alışmaya başladı. Temiz bir görüntü oluyor. Ben de temizliği seven biriyim. Hayatı seviyorum. Emekli oldum olalı aynı devlet kurumuna gidiyor gibi evden aynı şekilde çıkarım. Tıraşımı olurum, takım elbisemi giyerim.
Emekli olduktan sonra İzmir'de taksicilik yaptım. Orada da aynıydım. Aslında toplumun böyle şeylere ihtiyacı var. Burada simitleri bitiremezsem gidip kahvehanenin önünde takım elbiseyle simit satıyorum. Kahvehanelerde beni 'kravatlı simitçimiz' diye bekliyorlar. Başka simitçiden almıyorlar."
"Bazıları beni görünce benden almaya geliyor"
Berksun, takım elbise ve kravatın kendisi için bir hayat felsefesi olduğunu vurguladı. Ayrıca, Bursa'ya gitmeden önce Alanya'da bir otelde bulaşıkçılık yaptığını söyledi.
"Otel sahibiyle bir anımız oldu. Patron beni gördüğünde, 'Hoşgeldiniz, günaydın beyefendi' dedi. 'Hoşbulduk' dedim. 'Bir arzunuz var mı?' diye sordu. 'Efendim ben burada çalışıyorum' dedim. Beni takım elbiseyle görünce şaşırdı. Daha sonra beni çağırdı ve 'Artık mutfaktan sen sorumlusun' dedi."
Bir simitçinin takım elbiseyle işini yapmasına herkesin farklı tepkiler verdiğini vurgulayan Berksun, "Bazıları yan yan bakıyor. Bazıları da gerçekten başka simitçiden alacakken beni görünce benden almaya geliyor. Ben, 'Buyrun simit' diye seslendiğimde şaşırarak, dönüp 'Sen simitçi misin?' diyor" dedi.
Kaynak: AA