Ayda ve Elif… Onlar mucizenin adı oldu. Her ikisi de 3 yaşında olan Ayda 91, Elif ise 65 saat sonra enkaz altından sağ salim çıkarıldı. İzmir’de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremle yasa boğulan Türkiye, iki küçük kız çocuğunu konuşuyor. Tüm Türkiye’yi sevinç göz yaşlarına boğan mucize kurtuluşlar, herkesi derinden sarsan deprem sonrası yüreklere biraz olsun su serpti.
Hafızalara kazınan bu mucize kurtuluş hikayeleri akıllara “Çocuklar, yetişkinlere göre enkaz altında daha uzun süre mi hayatta kalabiliyor?” sorusunu getirdi. Acil Tıp Uzmanları Derneği (ATUDER) Yönetim Kurulu Başkanı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi Acil Tıp Uzmanı Prof. Dr. Başar Cander, “Afetzedelerin enkazda kaldığı yere göre travmaya maruziyet durumu belirleyici oluyor” diyor.
Travmaya daha az maruz kalıyorlar
Enkazlardaki çocukların yetişkinlere göre daha avantajlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Başar Cander, bunu şöyle açıklıyor:
“Çocukların bazı avantajları var. Vücutları daha az yer kapladığı için travmaya daha az maruz kalıyorlar. Bir diğeri ise vücutlarında kas kütlesi daha az... Deprem sonrası enkaz altında kalanlarda 'ezilme sendromu' diye açıkladığımız bir durum yaşanıyor. Kaslar ezildiğinde, onlardan çıkan enzimler kanda çok yükseliyor. Bu da böbreklerde tıkanıklıklara neden olabiliyor. Dolayısıyla böbrek yetmezliğine götüren önemli bir mekanizma bu. Çocukların kas kütleleri daha düşük. Enkazdan çıkarıldıktan sonra kas ezilmeleriyle ilgili oluşan problemleri daha az yaşıyorlar.”
Vücutları daha dinç
Çocuklara, yetişkinlere oranla avantaj kazandıran bir başka konu ise daha sağlıklı olmaları ve kronik rahatsızlıklara daha az rastlanması. Prof. Dr. Cander bunun önemini, “Yaşı ileri olanların tansiyon, şeker gibi ek hastalıkları olabiliyor. Bu kişiler, bir gün bile sıvı almadan dayanamaz. Çocuklarda sadece susuzluk, açlık ve soğuğun getirdiği problemler yaşanıyor. Vücutları daha dinç oluyor” şeklinde anlatıyor.
Deprem sırasında uzmanların en fazla altını çizdiği konulardan biri de yaşam üçgeni. Çocuklar boyları itibarıyla enkaz yığınlarının altında kendileri için çok daha kolay yaşam üçgeni bulabiliyor. Böylece hayatta kalma şansları yetişkinlerden daha fazla olabiliyor.