Türkiye-Suriye sınırında barınan on binlerce sığınmacı, sekizinci kez zorlu kış koşullarıyla karşı karşıya.
Bu yıl sivil yardım kuruluşları, kamp sakinlerinin ancak yüzde 20’sine ısınma malzemesi dağıtabildi.
Isınma malzemesi alamayan sığınmacılar, solunum hastalıklarına yol açsa da naylon ve lastik ürünleri yakarak ısınmaya çalışıyor.
Devrim Tohumları isimli sığınmacı kampının sakini Hamalı 43 yaşındaki Um Ahmet, "Günlerimizi hastanelerde geçiriyoruz. Eczanelerden ilaç getiriyoruz. Mazot veya odun sobası alamayız. Çünkü para yok. Isınmak için bazen elbiselerimizi yakıyoruz" dedi.
Çocuklar yakacak malzeme topluyor
Bir diğer kamp sakini Ahmet Ebu Süleyman da, şunları söyledi:
"Çocuklar sürekli hastalanıyor. Kış sert ve soğuk. Çalışma fırsatım yok. Olsa başka yöntemlerle ısınırım. Mukavva, karton, naylon, lastik, sandık ne bulursak yakıyoruz. Şiddetli yağış yaşanıp, yakacak bir şey bulamayınca çocuklarımın elbisesini yakıp ısınıyoruz."
Kamplarda yaşayan çocuklar, ailelerine destek olmak için okullarına gitmeyip gün boyu çevreden yakacak eşya topluyor.
"Ölüm bu hayattan daha kolaydır"
8 yaşındaki Hamalı Kasım Şukayr, "Mazot sobamız yok. Alacak paramız yok. Poşet, naylon, ayakkabı ve köpüklü sandık yakıyoruz" diye konuştu.
10 yaşındaki Selim Cüneyt de, "Sabahtan akşama kadar naylon topluyoruz. Kimse odun vermiyor" dedi. Cüneyt, çıkan dumanın kardeşinde solunum rahatsızlığına yol açtığını söyledi.
Doğu Hama kampındaki Halepli Abdüğaffar Muhammed, "Biz büyükler olarak hastalanıyoruz. Küçükleri sen düşün. Çocuğumu önümde görürken, ona ekmek parası temin edecek maddi gücüm yokken ben nasıl onu ısıtayım bilemiyorum. Ölüm bu hayattan daha kolaydır" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA