Depreme İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi'ndeki Yalım Apartmanı'ndaki evinde yakalanan 31 yaşındaki Burak Milli ile eşi Ayşen Milli ve 5 aylık kızları Eylül Lina, enkaz altında can verdi.
Başarılı gazeteci Burak Milli ile eşi ve kızı, depremin 1. yılında anılıyor.
Milli'nin annesi Ayşe Fatma Gözüküçük, oğlundan bir gün ayrı kalamazken aradan geçen bir yıla nasıl dayandığını bilemediğini söyledi.
Gözüküçük, yaşadığı acıyı tarif etmenin çok zor olduğunu, içinde yeri hiç dolmayacak bir boşluk hissettiğini söyledi.
"Binlercesi acısını bir mezar taşına sarılıp telafi bile edemiyor"
Yıkılan evin enkazından oğluna, gelinine ve torununa ait eşyaları kurtardıklarını, günlerinin bu eşyaların arasında geçtiğini ifade eden Gözüküçük, şöyle konuştu:
"Bir damatlık takımını bulduk, bir de ayakkabısını. Eylül Lina'nın şapkasını, ceketini buldum. 3-5 parça çamaşırını bulduk. Bunlarla avunur mu insan? Hemen karşıma gelecekmiş gibi oluyor. Akşam oluyor bakıyorum herkes böyle arı gibi evlerine çekiliyor, çocukları geliyor. Benim içim acıyor. Burak'ım gelemiyor. Oğlumun suratını asık hiç göremezdin. Çok çalışkan, aşırı sevecen birisiydi. Mesleğini çok seviyordu. Hiçbirine doymadı. Nasıl biter bu acı, nasıl yaşanır onu da bilmiyorum. Geliyorum buraya taşlara sarılmak o kadar ağrıma gidiyor ki. Yeri belli diye de seviniyorum. Binlercesi acısını bir mezar taşına sarılıp telafi bile edemiyor."
Gözüküçük, oğlunun hareketli, yerinde duramayan bir insan olduğunu, mesleğini, işini çok sevdiğini belirterek, vefatının ardından oğlunun mesai arkadaşlarının, yöneticilerinin kendilerini hiç yalnız bırakmadığını, yokluğunu aratmamaya çalıştığını kaydetti.
"Allah kimseye kardeş acısını tattırmasın"
Burak Milli'nin kız kardeşi Deniz Güngör de ağabeyinin ölümünü kabullenemediğini, halen haberde olduğunu ve az sonra geleceğini sandığını anlatarak, şöyle konuştu:
"Anadolu Ajansı montunu giyen herkesi ağabeyim sanıyorum, sanki tüm gazeteciler abim gibi giyiniyor. Ben güzel bir yemek yesem abimsiz yiyemezdim, o da bensiz yiyemezdi. Çocukluktan beri dip dibe yatardık. Aynı okula giderdik. Kantinden bir simit alsa bensiz boğazından geçmezdi. Allah kimseye kardeş acısı tattırmasın. Ben tek kaldım."
Güngör, depremden bir gün önce ağabeyiyle görüntülü konuştuklarını, yeğenine aldığı bir oyuncağın da son hatırası olduğunu sözlerine ekledi.
"Habere çıkmıştır meşgul etme dedim"
Milli'nin teyzesi Zeliha Gözüküçük de deprem gecesi kardeşinin kendisini "deprem oluyor abla kalk" diyerek uyardığını, ardından birden "Burak" diye bağırdığını söyledi.
Burak'ı aradıklarını ancak telefonun cevap vermediğini söyleyen Gözüküçük, "Kardeşim, 'Burak cevap vermiyor bir şey oldu' dedi. Ben, 'habere çıkmıştır meşgul etme' dedim. Anne içgüdüsü çok farklı, bir şeyler olduğunu hissetti." diye konuştu.
Burak Milli
Anadolu Ajansı Hatay muhabiri Burak Milli, eşi Ayşen ve 5 aylık bebeği Eylül Lina, 6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş merkezli depremlerde, İskenderun ilçesi İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi'ndeki Yalım Apartmanı'nın yıkılması sonucu enkaz altında kalmıştı.
Arama kurtarma ekipleri ve gönüllüler, 9 Şubat'ta Burak Milli ve ailesinin cansız bedenine ulaşmıştı. Eşine ve çocuğuna sarılmış şekilde enkazdan çıkarılan Burak Milli'nin cenazesi, aynı gün İskenderun'daki Çankaya Mezarlığı'nda defnedilmişti.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi İskenderun Meslek Yüksekokulundan mezun olan Burak Milli, Hatay'ın yanı sıra Suriye sınırındaki gelişmelere de yakından tanıklık etmişti.
Savaş muhabirliği sertifikası da bulunan Milli, çok sayıda habere ve fotoğrafa imza atmış, bunlar uluslararası medyada da ses getirmişti.
Burak Milli'nin 2018'deki Zeytin Dalı Harekatı sırasında çektiği dolunay önündeki TB2 Bayraktar insansız hava aracı fotoğrafı büyük ilgi görmüştü.
15.5ºC
Ankara
