Daha iyi bir gelecek ve hayallerine kavuşma umuduyla 25 yaşındayken yurt dışına çıkan, önce otostopla dünya turu yapan ardından da ABD'ye yerleşen Mehmet Fatin Baki, 66 yıl sonra doğduğu topraklara dönerek yeni bir yaşama başladı.
Baki'nin yurt dışı macerası 66 yıl önce 25 yaşındayken başladı.
Önce otostopla 8 yılda 36 ülkeyi gezdi ve gittiği ülkelerde kısa süreli işçi olarak çalıştı.
Ardından ABD'ye yerleşen Mehmet Fatin Baki, burada kaldığı 58 yıl içerisinde ticaretle uğraştı zaman zaman ana dillerini unutmasınlar diye gurbetçi çocuklara Türkçe öğretti.
ABD'de yaptığı hayır işleri ve çocuklara verdiği derslerden dolayı 1991 yılında "Point of light" (ışık noktası) yazılı madalyaya layık görülen Baki'ye, madalyasını dönemin ABD Başkanı George Herbert Walker Bush verdi.
Ülke özlemiyle ekim ayında Türkiye'ye dönen 92 yaşındaki Mehmet Fatin Baki, artık yaşamını Arsuz'da yaptığı bir ahşap ev ve kiraladığı dükkandan kütüphaneye dönüştürdüğü mekanda çocuklara ücretsiz İngilizce kursları vererek geçiriyor.
Okuldan ve tarladan topladığı çocuklara yabancı dil öğretmeye çalışan Baki, ABD'de yaşadığı dönemde de Türk çocuklarına ana dillerini unutmasınlar diye Türkçe öğretti.
Bir macerayla çıktığı mahallesine geri dönmenin mutluluğu içerisinde olduğunu söyleyen Mehmet Fatin Baki, 92 yıllık hayatına birçok şeyi sığdırdığından bahsetti.
İskenderun ve Antakya'da ortaokul ve liseyi bitirmesinin ardından İstanbul'da üniversiteyi tamamladığını hatırlatan Baki, Amerika'da lisans ötesi çalışmalarını yaptıktan sonra ticaret hayatına atıldığını anlattı.
Türkiye'de üretilen ürünleri Amerika'da satarak ithalat ve ihracat işlerinden emekli olduğunun altını çizen Baki, şöyle konuştu:
"Avustralya'ya kadar 36 ülkeyi otostop çekerek gezdim. Her gittiğim yerde de az da olsa çalıştım. Son olarak Amerika'ya gelerek Türk mallarını satmaya başladım. Benim de ilk etapta Amerika'ya gitmek diye bir fikrim yoktu zaten. Emekli olduktan sonra da yine Amerika'da dershane açıp burada doğan Türk çocuklarına ücretsiz Türkçe dersi veriyordum. Vatanlarından uzak ana dillerini unutmasınlar bilinciyle çocuklara dil öğrettim. Bu sayede benim de dilim bozulmadı.
Baba Bush duymuş yaptığım işleri beğenmiş ve benim dershaneme geldi. Benimle resimler çektirdi. Sonra bana madalya verdi. Beyaz Saray'dan da mektup aldım halka ve çocuklara yardım ettiğim için teşekkür ediyorlar. Gönüllü işi yapanlar arasında 1000 kişi seçiyorlar. Bunlar arasında da tek Türk ben oldum. Baba Bush'a da 'Buraya kadar gelmen benim için bir onurdur' dedim. Amerika'da bu madalyanın çok kıymeti var. Sonra ABD'den ülkeme döndüm."
Ekim ayında Türkiye'ye dönüş yaptığını, şehir hayatından sıkıldığı için de kendi doğduğu bahçeye tahtadan kulübe yapıp burada yaşamını sürdürmeye başladığını aktaran Baki, "Şehirler bana hapishane gibi gelmeye başladı. Dedim ki köyüme gideceğim. 'Yapamazsın, yaşayamazsın' dediler. Bende yaşarım dedim. Doğduğum bahçeye mülk sahibinden izin alarak kulübe yaptım. Ben öldüğümde bunu sen kullanırsın dedim. O da kabul etti. İçerisinde banyo, tuvalet ve mutfağın bulunduğu 2 katlı ranzanın yer aldığı tamamen tahtadan bir kulübe yaptım ve burada yaşamaya başladım" ifadelerini kullandı.
"Gönüllü ordusu kurmak istiyorum"
Yıllar sonra geldiği mahallesinde bir dükkan kiraladığını bunu da çocuklar için kütüphaneye çevirdiğini aktaran Mehmet Fatin Baki vatandaşlardan okumadıkları kitabı buraya bağışlamalarını istedi.
Ayrıca çeşitli meslek gruplarından insanları bir araya getirmek için kolları sıvadığını anlatan Baki,"Gönüllü ordusu kurmak istiyorum. Emekli veya çalışan. Haftada 2 saat veya ayda bir gün çocuklara kendi hayatından tecrübelerini paylaşsa yeterlidir. Evde okumadıkları kitap varsa bir yolunu bulup bana ulaştırmalarını istiyoruz. Buradaki çocukların buna çok ihtiyacı var" şeklinde konuştu.
Kütüphaneye gelen ve yabancı dil dersi alan çocuklar da okullarından arta kalan zamanlarını İngilizce dersi alarak değerlendirdiklerini ve kurstan faydalandıklarını söyledi.
Kaynak: AA