Dünyanın en prestijli restoran değerlendirme sistemi Michelin Rehberi’nin yeni destinasyonu İstanbul oldu. Zaten ünü çoktan sınırları aşan Türk mutfağının lezzetli yemeklerinin bu rehberle tescillenme kararı büyük heyecan yarattı.
Gastronominin yanı sıra turizm alanında da İstanbul’u daha ileriye taşıyacak Michelin Rehberi için geri sayım başladı. İstanbul’da seçilecek ilk Michelin yıldızlı restoranlar için büyük gün 11 Ekim…
Peki, ikonik Michelin Rehberi nasıl ortaya çıktı? Rehbere girmeye hak kazanan restoranlar neye göre belirleniyor? Dünyaca ünlü rehber hakkında merak edilenleri derledik.
İlk baskısı 1900 yılındaydı
Bugün dünya çapındaki restoranların yer almak için deyim yerindeyse can attığı Michelin Rehberi ilk yayınlandığında konusu yemek değildi.
Hikaye Fransa’daki Clermont-Ferrand’da, Andre ve Edouard Michelin kardeşlerin kendi adlarını taşıyan lastik şirketlerini kurmasıyla başladı. Sürücüleri seyahat etmeye teşvik ederek lastik alımlarını artırmak için bir rehber hazırladılar. Rehberin ilk baskısı 1900 yılında çıktı, 35 bin basıldı.
İçeriğinde sürücülerin seyahatleri sırasında lastiği nasıl değiştireceğinden konaklama seçeneklerine kadar pek çok bilgiye yer verildi. Tabii bu kapsamlı rehberde yemek yenebilecek mekanlar konusunda tavsiyeler de yapıldı.
“İnsan yalnızca parasını ödediği şeye gerçekten saygı duyar”
1920 yılı Michelin Rehberi için dönüm noktası oldu. Rehber o güne kadar ücretsiz dağıtılıyordu. Andre Michelin’in bir lastikçiyi ziyaretiyle bu durum değişti. Lastikçinin dükkandaki tezgahını desteklemek için rehberin kopyalarını kullanıldığını gören Andre Michelin, “İnsan yalnızca parasını ödediği şeye gerçekten saygı duyar” düşüncesine kapıldı. Böylece rehberin ücretli olmasına karar verdi. O günden sonra rehber revize edildi ve ücretli olarak yayınlanmaya başladı.
Bu süreçte rehberin içeriğinde de pek çok değişiklik yapıldı. Örneğin restoranlar kategorilerine göre ayrılarak verilmeye başlandı. Araba parçalarına ait olan reklamlar kaldırıldı. Derken rehbere olan ilgi artmaya başladı.
Müfettişlerin kimliği gizli
Michelin Rehberi’ne girmeye hak kazanan restoranlar, kimliği gizli tutulan müfettişler tarafından belirleniyor. Kimsenin haberi olmadan tıpkı bir müşteri gibi restoranlara ziyarette bulunan müfettişler, en iyisini yapmak konusunda şeflerin yarışa girmelerine neden oldu.
Müfettişlerin gizliliği konusunda hep katı kurallar hakim oldu. Öyle ki Michelin’in üst düzey yöneticileri bile bu müfettişlerin kimliği hakkında bilgi sahibi olmadı.
Dünyanın neresi olursa olsun müfettişler restoran seçimi konusunda Michelin rehber yöntemine göre hareket ediyor. Müfettişler bağımsız olarak şehrin en iyi restoranlarını 5 kritere göre değerlendiriyor. Bunlar ürünlerin kalitesi, pişirme tekniklerine hakimiyet, lezzetlerin uyumu, şefin mutfağındaki karakteri ile menü ve müfettişlerin ziyareti arasındaki tutarlılık olarak sıralanıyor.
Michelin yıldızları ne anlama geliyor?
İlk defa restoranları ödüllendirme kararı ise 1926’da oldu. Önceleri sadece tek yıldız veriliyordu. Beş yıl sonra yeni bir düzenlemeye gidilerek sıfır, bir, iki ve üç yıldız sistemine geçildi.
1936’da yıldızlı sıralama kriterleri kullanılmaya başlandı. Buna göre bir yıldız “Kategorisinde iyi bir restoran”ı ifade ediyor. Restoran iki yıldıza layık görüldüyse bu, “Yolunuzu değiştirmeye değecek derecede mükemmel bir yemek” demek. Hele ki restoran 3 yıldız aldıysa “Özel bir yolculuğa değecek olağanüstü bir mutfak” anlamına geliyor.
Restoranların değer görüldüğü yıldızlar, duruma göre bazen kademeli olarak sırayla bazen de tek seferde verilebiliyor. Ve bir yıl süreyle geçerliliğini koruyor.
İstanbul 38’inci destinasyon
Michelin Rehberi iki büyük dünya savaşının yaşandığı sancılı dönemler hariç her zaman yayınlandı. Hatta o günden bugüne sınırları aşıp tüm dünyaya dağıtıldı. Bugün İstanbul dahil 38 destinasyonu bulunuyor.
2020 yılı verilerine göre en fazla Michelin yıldızına sahip restoranların bulunduğu ülkeler sıralamasında rehberin doğduğu Fransa başı çekiyor. Japonya, İtalya, Almanya ve ABD ilk beşte yer alan diğer ülkeler.