Trabzon Ortahisar ilçesi Kaymaklı Mahallesi’nde oturan doğuştan görme engelli Aslı ile küçük yaşta geçirdiği kızamık hastalığı neticesinde yüzde 90 görme kaybı yaşayan eşi Gökhan Karakaş, yaklaşık 4 ay önce kızları Sümeyye’nin boğaz kısmında şişlik olduğunu fark etti.
Doktorlarca yapılan muayene ve sonrasındaki tetkiklerde kızlarına lenf kanseri teşhisi konulması, görme engelli Karakaş çiftini üzdü.
Karakaş çifti, Sümeyye’nin tedavisi için mücadele başlattı. Geçici işçi olarak 9 ay çalıştığı Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nde çalışma süresi sona eren baba Gökhan Karakaş, Genel Sağlık Sigortası'nın 1 ay sonra sona erecek olması nedeniyle, ‘küçük savaşçı Sümeyye’ diye seslendiği kızının tedavisini devam ettirememe endişesi yaşıyor.
Zor günler geçiren ailenin bu süreçte ise en büyük yardımcısı oğulları Eren Karakaş oldu. Kardeşinin sağlığına kavuşmasını isteyen Eren, görme engelli anne ve babasına ev işlerinde yardım ediyor, alışveriş poşetlerini taşıyor. Eren, tedavi gören kardeşinin de yanından bir an olsun ayrılmıyor.
Evin yükü Eren'de kaldı
Kanser teşhisi konulan Sümeyye’nin doğum gününde hastalığını fark ettiklerini belirten anne Aslı Karakaş, “Babası Sümeyye’ye pasta almıştı. Ama başını yataktan kaldıramadı bile. Dönüp bakamadı. Sümeyye çok fazla etkilendi bu durumdan. ‘Anne ben ölecek miyim, hastaneye neden gidiyorum?’ sorularını sormaya başladı. Hayatımız karardı. Eren de çok fazla etkilendi. Evde yükün çoğu ona kaldı. ‘Kardeşim ölecek mi?’ diye soruyordu. Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Eren, şimdi kardeşi ile evcilik oynuyor. Ona resim yapmayı, renkleri ve sayıları öğretiyor. Babasına soba yakarken yardımcı oluyor. Ben doğduğumda zaten dünyam karanlıktı. Ben istedim ki, çocuklarım iyi olsun. Çocuklarım bana anlatsın dünyayı. Şimdi bir de eşimin sigortası bitecek. Bizim sigortamız olmazsa çocuğum tedavi göremez. Ne yapacağız bilmiyorum Allah büyüktür” dedi.
Baba Gökhan Karakaş da, kızının tedavisi için çalışması gerekmesine rağmen iş bulamamaktan yakındı. Kimseden para istemedikleri belirten Karakaş, sadece kızının tedavisini karşılamak için sigortalı bir işte çalışarak, ailesinin geçimine katkıda bulunmak istediğini söyledi.
‘Kardeşimin yaşamasını istiyorum'
Kardeşinin ölmesinden çok korktuğunu belirten ilkokul 2’nci sınıf öğrencisi Eren Karakaş da şunları söyledi:
“Annem, babam görme engelli. Ben annemin, Sümeyye ise babamın gözü olacaktı. Şimdi kardeşim kanser hastası. Kardeşimin hasta olduğunu ilk öğrendiğim zaman kendimi çok kötü ve çaresiz hissettim. Aileme elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum. Ellerinden tutup, onları istediği yerlere götürüyorum. Dışarda istedikleri bir şey olunca alıp geliyorum. Bazen taşıdığım poşetler ağır oluyor ama birkaç seferde taşıyabiliyorum. Kardeşim hasta olmadan önce onu okula bırakıp sonra kendi okuluma gidiyordum. Şimdi kardeşimi, ‘mikrop kapar’ diye kapının önüne bile çıkaramıyorum. Sümeyye’nin iyileşmesini bekliyorum. Onu tekrar okula bırakmak için. Kardeşimin yaşamasını istiyorum. Babamın işi olmasını istiyorum. Kimseye muhtaç olmadan yaşamak istiyoruz”
Cumhurbaşkanı'na mektup yazdı
Eren Karakaş, kendilerine yardımcı olmasını istediği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da mektup gönderdi. Minik Eren, kardeşinin çok hasta olduğunu belirterek, şu satırları kaleme aldı:
“Sayın Cumhurbaşkanım, 2 kardeşiz. Kardeşimin adı Sümeyye Karakaş ve kardeşim çok hasta. Kardeşim kanser hastası. Annem ve babam görme engelli. Annem ve babamın işi yok. Kardeşimin tedavisinin devam etmesi için babamın işi olması lazım. Ben kardeşimin yaşamasını istiyorum. Ne olur, bize yardımcı olsunlar.”
Tek hayali hemşire olmak
Doktorların sözünden çıkmadığını belirten Sümeyye ise büyüyünce hemşire olmak istediğini ve bu sayede hastaları iyileştireceğini söyleyerek, “Kollarım delik deşik oldu. Ama çok fazla acımıyor. Büyüyünce hemşire olup hastaları iyileştireceğim. Ağabeyim de polis olup beni, annemi, babamı hep koruyacak” dedi.
Kaynak: DHA