Ortaokul mezunu 54 yaşındaki Sevim, mezar taşlarına ilgisi dolayısıyla kendisini bu konuda geliştirmeye başladı.
Dışarıdan lise ve üniversiteyi bitiren, mezar taşlarındaki yazıları okumak için Arapça ile Osmanlı Türkçesi öğrenen Sevim, bu süreçte 10 kitap yazdı.
Kasımpaşa, Merkezefendi, Kozlu ve Ahlat gibi tarihi mezarlıklar başta olmak üzere Türkiye'deki birçok mezarlıktaki taşları inceleyen Sevim, insanların tarihi mezar taşları konusunda bilinçlenmesine katkıda bulunmaya çalışıyor.
Selçuklu mezar taşlarında başlık olmadığını aktaran Sevim, Bursa Muradiye Külliyesi çevresinde Osmanlı mezarlığında, camilerin mihraplarına benzetilen eski namazgahların kıble taşlarının da böyle olduğunu, bunların içerisinde ayet-i kerimeler, hadis-i şerifler ve bazı biyografilerin yer aldığını belirtti.
Sevim, mezar taşlarının dönemin mimari unsurunu yansıttığına dikkat çekti:
"Mezar taşları, mimari unsurun tamamlayıcı bir yönüdür, paralellik arz eder. Süleymaniye ve Fatih camilerinin etrafında kabristanlar sizi hiç rahatsız etmez, bir bütünlük vardır, bir zenginlik vardır ama modern kabristanlara baktığınız zaman tıpkı mimarimiz gibi, kibrit kutusu gibi, ruhsuz, renksiz, şekilsiz, basmakalıp, donuk bir yapılaşma. Bunu aynı şekilde mezar taşlarında da görüyorsunuz.
Tarihi mezar taşlarında bu kadar zenginliği görüyoruz, dönüp günümüzdeki mezar taşlarına bakıyoruz, doğum, ölüm, isim, soy isim bu kadar. Bu kadar yavan olmamamız lazım, ecdadın bu birikiminden nasipdar olmak lazım."