Hile ve dalavereyle iş yapmak, bir işin içine hile hurda katmak, tezgah kurmak… Hemen hemen herkes böyle durumlarla karşılaştığında duymuştur "dolap çevirmek" deyimini. Peki bu söz nereden geliyor? Hikayesini hiç merak ettiniz mi? Cevabınız evetse, gelin açıklayalım…
Eski zamanlara gideceğiz. Adresimiz üst düzey devlet adamlarının ikamet ettiği konaklar. Paşa, vezir, sadrazam, komutan gibi ileri gelen veya mal varlığı iyi olan kişiler konaklarda yaşardı. Bu konaklar “haremlik-selamlık” olarak ayrılırdı. İki tarafı birbirine bağlayan tek şey, iki duvar arasına yapılan silindir şeklindeki dönen dolaptı.
Haremlik tarafında hazırlanan ikramlar bu silindir dolabın içine yerleştirilir, dolap çevrilerek selamlık kısmına iletilirdi. Zamanla bu dolap, kişilerin aşk ilanına da aracı olmaya başladı… Selamlık tarafından yazılan mektuplar, haremlik tarafından gönderilen mendillerle cevap bulur ve gönüller bir olurdu… İşte bu gizli haberleşmenin adı dolap çevirmek olarak kaldı. Bu deyim hala gizli işler çevirmenin karşılığı olarak kullanılıyor. Ancak artık gizli aşk mesajlarını değil, olumsuz işleri temsil ediyor.