1900’lü yılların İstanbul’u...
Kentin iki yakasında avrupai tarzda apartmanlar yükselmeye başlıyor. Biri Beyoğlu diğeri ise Kadıköy...
Beyoğlu’nu bilmeyen yok. İstiklal Caddesi’nin iki yanında sıralanan, zamanla arka sokaklara doğru büyüyen, Tarlabaşı’na uzanan bu apartmanlar bugün hala ayakta.
Kadıköy yakasında ise Yeldeğirmeni bölgesinde o dönemdeki limanın ve Haydarpaşa Garı’nın yakınında inşa edilen apartmanlar bulunuyordu.
Bu bölgeye Yeldeğirmeni denilmesinin nedeni 17. yüzyılda inşa edilen değirmenler. Dönemin padişahı I. Abdülhamid 4 adet değirmen yaptırmıştı. Geniş çayırların ortasında, boğazın esintisiyle çalışan bu değirmenler bugün yok. Fotoğraflarda görülen bu boş alan, arkasındaki tepeler tamamen binalarla kaplı.
Yeldeğirmeni 1800’lerin başlarından itibaren apartmanların yükselişine şahitlik etti. İlk yapılanlar Musevi ve Ermenilerin binalarıydı. Osmanlı İmparatorluğu’nun Musevi ve Hıristiyan vatandaşları Kadıköy’de ev sahibi olmaya başlamıştı.
Ahşap, müstakil evleriyle bilinen İstanbul taş ve tuğlayla inşa edilen yüksek katlı apartmanların cazibesine kapılmıştı. Yeldeğirmeni kısa sürede bir çok apartmanın yükselmesiyle İstanbul’un ilk apartman semtlerinden biri oldu.
Haydarpaşa Garı’nın inşaatı itici güç oldu
1900’lere gelindiğinde daha güçlü ve çok daha yüksek binalar inşa edildi.
Valpreda apartmanı da yüzyılın başında yükseldi. Haydarpaşa Garı’nın inşaatında çalışan İtalyan ustalar bu binada konakladı. Bugün hala dimdik ayakta olan bina İtalyan ustalar konakladığı için İtalyan Apartmanı olarak tanındı. Bugün kapısında hala bu isim bulunuyor.
1909 yılında Musevi Levi Kehribarcı tarafından yaptırılan apartmanda da Haydarpaşa Tren Garı binasının inşaatında çalışan mühendis ve işçiler kalıyordu.
Mahallede dönemin en yüksek binası da bu apartmandı.
Mazisi yüz yılı aşkın olan Sünget Apartmanı da Haydarpaşa’nın inşaatı döneminde yapıldı. Bu binada da Alman mühendisler kalıyordu.
Celal Muhtar Apartmanı ise Yeldeğirmeni’nin ilk Türk apartmanları arasında yer alıyor. Apartmanı yaptıran Doktor Celal Muhtar Bey, 1. Dünya Savaşı öncesinde ve sonrasında Hilal-i Ahmer (Kızılay) Cemiyeti’nin yöneticiliğini ve umumi müfettişliğini yaptı.
Doktor Celal Bey 1. Dünya Savaşı sırasında imparatorluğun dört bir yanından, kaybedilen topraklardan göç ederek İstanbul’a gelen Türk aileleri apartmanında misafir etti.
Karakolhane Caddesi’ndeki Demirciyan Apartmanı da yapıldığı dönemde sahibi Musevi olmayan az sayıdaki apartmandan biri. Ermeni ustaların işçiliği bunanın detaylarında ortaya çıkıyor. Bugünkü ismi Tevfik Tura Apartmanı.
Neredeyse her caddesinde, her sokağında geçmişten bir iz bulabileceğiniz Yeldeğirmeni, Ankara Apartmanı, Ester Apartmanı, Firuzan Apartmanı, Ekrem Bey Apartmanı, Konya Apartmanı gibi birçok tarihi yapıyı barındırmaya devam ediyor.
Cazibe merkezi Yeldeğirmeni
Kısa süre öncesine kadar harap olmuş, yıkılmaya yüz tutmuş tarihi binaları ile suç oranının yüksek olduğu bir mahalleydi Yeldeğirmeni... Semt bugün büyük bir değişimin içinde. Beyoğlu’nda, Tarlabaşı’nda, Pera’da, Cihangir’de, Balat’ta yaşanan değişimin ve beraberinde gelen popülaritenin bir benzeri bugün Yeldeğirmeni’nde yaşanıyor.
Rengârenk ahşap yapılar, yenilenmiş tarihi apartmanlar, sanat atölyeleri, her kesime hitap eden restoran ve kafeler Yeldeğirmeni’ni günden güne daha çekici kılıyor.
Haber: Serhan Sevin