Düzce'nin Akçakoca ilçesinde yaşayan ve yaklaşık 47 yıl önce kayık yapımına başlayan İbrahim Karakaş, evinin önüne kurduğu küçük atölyesinde çalışmalarını sürdürüyor.
Karakaş, sonraki yıllarda yetiştirecek eleman bulamayınca eşi Nurten Karakaş'tan kendisine yardımcı olmasını istedi. Zamanla işi öğrenen Nurten Karakaş'ın 41 yıldır eşinin yaptığı yaklaşık 250 kayıkta emeği var.
Hayatın her alanında birbirlerine destek olan 2 çocuk, 3 torun sahibi Karakaş çifti, her sipariş aldıklarında "artık bu son" deseler de atölyeden bir türlü kopamıyor.
Hayatın yükünü birlikte omuzlayan çift, dayanışma ve çalışma azimleriyle çevredekilerin takdirini topluyor.
Baba mesleği balıkçılık olan İbrahim Karakaş, ilk yaptığı kayığı babasının denize açılmasını istemediği için sattığını belirterek, şunları söyledi:
"6 metre uzunluğunda yaptığım ilk kayığı babam benden habersiz sattı. Babam beni denize sokmak istemedi. 1974 yılında ikinci kayığımı da 7 metre boyunda yaptım, Düzce'ye makinesini almaya gittim. Geri döndüğümde, babam haberim olmadan kayığı satmıştı."
"41 yıldır benimle birlikte çalışıyor"
Mesleğin zor olduğunu ve yeni eleman yetişmediğini, bu yüzden 41 yıldır eşiyle birlikte çalıştığını anlatan Karakaş, "43 yıldır evliyiz. 41 yıldır benimle birlikte çalışıyor. Benim hatalarımı görür. 'Kayığın önü az açık oldu, orayı kapat' der. Gözü keskindir, anlar yani. Zamanla yardımcı olurken yanımda çırak ve kalfa oldu. Birlikte işlerimizi yürütüyoruz" dedi.
Nurten Karakaş da ilk başlarda eşine yardımcı olmak için atölyeye gittiğini, zamanla işi öğrendiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Yaptıkça anlıyorsun bu işi. Eşimin yanında durdukça bazı şeyleri öğrendim. Göz arşivinin güzel olması gerekiyor, bazen 'Burası olmadı' diye uyarıyorum. Mecburen destek oluyorum. Yapabildiğim kadar yapıyorum. Boş zamanlarda atölyeyi temizlerim, makineleri silip atölyeyi düzenlerim. Atölyenin her işini yaparım, sadece kayık başında çalışmakla olmuyor."
Kaynak: AA