İnsanoğlunun ayağının altındaki gizli tehlike toprak kirliliği ve dejenerasyonu besinlerin, suyunun ve havanın bozulmasına neden oluyor.
Aralık 2013'te, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 5 Aralık 2014'ü ilk resmi Dünya Toprak Günü olarak kabul etti.
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, toprak kirliliğinin insan hayatına etkisi henüz yeterince gün yüzüne çıkmış değil.
Kirlilik nedeniyle küresel toprak miktarının her yıl giderek çoraklaştığına dikkati çeken FAO, tüketilen besin, içilen su ve solunan havayı zehirleyen toprak kirliliğinin evrensel bir sorun olduğunu vurguluyor.
Tüm çalışmalara rağmen küresel çapta kesin verilere dayandırılamadığı için halen problemin mahiyeti ve etkisi tahmin edilemiyor.
Yeni kirleticiler: Teknoloji
Çevresel kirleticilerin etkilerini azaltan ve atıkları filtreleyici özelliklere sahip olmasına rağmen toprağın bu kapasiteleri sınırsız değil.
Kirleticilerin çoğu, sürdürülebilir olmayan çiftçilik uygulamaları, sanayi hareketliliği, madencilik, arıtılmamış kentsel atık ve diğer çevre düşmanı pratikler gibi insan aktivitelerinden kaynaklanıyor.
Bilim insanları teknoloji geliştikçe, önceleri tespit edilememiş kirleticileri tanımlayabiliyor ancak aynı zamanda bu teknolojik gelişmeler doğaya yeni kirleticilerin bırakılmasına yol açıyor.
Atıklar: Çöp sahaları
FAO istatistiklerine göre, üretilen plastiğin üçte biri toprağa bırakılıyor ve her yıl 40 milyon tonun üzerinde elektronik atık üretiliyor.
Satın alınan ürünlerin yarıya yakını paketleme malzemelerinden oluşurken, yeniden kullanılabilir cam ve torba kullanılması ile bu oranın düşürülebileceğine dikkat çekiliyor.
Ev atıklarının yarıya yakını organik olmasına rağmen çöp sahalarına terk ediliyor.
Yeni üretimlerde kullanılan ham maddelerin beşte biri boşa gidiyor, yaklaşık 50-100 bin arası kimyasal, büyük ölçekte ticari amaçla üretiliyor ve üretimlerin de 2030'a kadar her yıl yüzde 3,4 artması bekleniyor.
Genişleyen şehirler sürekli artan miktarda kentsel katı atık üretiyor. Atıkların yüzde 80'i geri dönüştürülmüyor ve toprağı kirletmek üzere çöp sahalarına bırakılıyor.
Zirai ilaç: Kirli tortu
Zirai ilaç piyasası her yıl yüzde 3,2 büyürken, gelişen ilaç piyasası ile tarım ürünlerinde artarak kullanılan ilaçlama, toprağı kirli tortuya maruz bırakıyor.
Toprak kirliliği sebebiyle maden arazilerindeki tarım verimliliği, uzak bölgelere kıyasla yüzde 40 seviyesinde düşüş gösteriyor.
Avrupa'daki tarım topraklarının yüzde 58'inde yarısı yasa dışı olmak üzere farklı tarım ilaçlarının tortuları bulunuyor.
Dünya nüfusunun 2050'de 9 milyara ulaşacağı ve dünyadaki araç sayısının 2040'a dek yaklaşık 2 kat artacağı öngörülüyor.
Otoyollar, metaller, zehirli organikler ve plastikler gibi başlıca ve dinamik kirletici kaynaklar, yakınlarındaki tarım toprakları ve kentsel alanlar için risk oluşturuyor.
Güvensiz gıda
Bitkiler, kökleri kanalıyla toprak kirleticilerini soğurarak güvensiz gıda üretimi ve tüketimine sebep oluyor.
Verilere göre, toprak kirleticilerinin yüzde 70'inden fazlası kanserojen ve 7 yemek kaşığı kurşun 200 bin litre suyun kirlenmesine sebep oluyor.
Kanserojen maddelerce dünyada kirlenmiş gıdaları tüketen her 10 kişiden biri hasta oluyor ve her yıl 420 bin kişi ölüyor.
BM'nin 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında toprak kirliliği ve çoraklaşmaya karşı önlem alınması yer alıyor.
Kaynak: AA