Sıcak havalardan etkilenmemek, hayvanlardan daha yüksek verim sağlayıp, tereyağı ve peynir yapmak için yemyeşil otların bulunduğu Toros Dağları'nın zirvelerine, Karaman il sınırı yakınlarına nisan ve mayıs aylarında çıkan Yörükler, havaların soğumasıyla dönüş hazırlığına girişti.
Kışlıklarını türküler eşliğinde yapan Yörükler, hazırlıkların bitmesinden sonra Erdemli, Silifke, Aydıncık gibi sahil ilçelerine inecek.
Her şeye rağmen göçebe yaşamak zor
Yörüklerden Kemal Çevik, göçebe bir hayat sürerek geleneklerini yaşattıklarını söyledi.
Göçlerin zaman içerisinde teknolojik imkanların da gelişmesiyle değişim gösterdiğini, artık araçların da kullanıldığı belirten Çevik, buna rağmen göçebe olmanın zorluklarını yaşadıklarından bahsetti.
Çevik, geçimlerini sağladıkları küçükbaş hayvanların daha iyi şartlarda beslenmesi için bahar ve yaz aylarında geniş otlaklara ihtiyaçları olduğunu anlatarak, bu nedenle bu dönemi yüksek rakımlı yaylalarda geçirdiklerini vurguladı.
"Kışlık hazırlığımızı tamamladık"
Havaların serinlemeye başlamasıyla da yüksek yerlerde sıcaklığın daha da düştüğünden bahseden Çevik, şöyle konuştu:
"Artık dönüş vaktimiz yaklaştı. Toroslar'ın 2 bin 500 rakımlı Musa Bozuldu Yaylası'nda yaz dönemini geçirdik. Keçilerimiz yemyeşil otlardan yedi, bol süt verdi. Peynirimizi, tereyağımızı yaptık ve kışlık hazırlığımızı tamamladık. Yaklaşık 4-5 ay kaldığımız Karaman sınırındaki yayladan artık dönüş zamanı geldi. Yörüklerimiz yayla dönüşüne sazlı sözlü hazırlanıyor."
Yayladan dönüş için son hazırlıkları yapan Ayşe Arslan da, işleri imece usulü kolaylaştırmaya çalıştıklarını söyledi.
Bölgede kadınların bir araya gelerek ekmek, peynir hazırladığını anlatan Arslan, "İşimizi bitirince de çalmasını bilen sazını alır bilmeyen de çay demler dağıtır. Bizim yayla dönüşümüz sazlı sözlü olur. Yayla dönüşü başladığında özellikle kadınlar en temiz ve güzel elbiselerini giyer, yaylalara ait anılarını anlatır. Ben de anılarımı sazımla anlatırım" dedi.
Kaynak: AA