Üretimi 2. Dünya Savaşı öncesine dayanan ve "Döşova" olarak bilinen Fransız kült otomobili Citroen 2CV6 Club model aracı çalışmaz durumda satın alan İzmirli Özer Ergin, klasik otomobili parçalayarak baştan yaptı ve yollara döndürdü.
Alsancak'ta baba mesleği olan tarihi fırının işletmeciliğini sürdüren Özer Ergin'in çocukluk çağında klasik otomobillere ilgisi, yetişkinlik döneminde tutkuya dönüştü.
2. Dünya Savaşı'ndan önce üretimine başlanan ve Fransızların kült otomobili haline gelen Döşova'ya özel ilgi duyan Ergin, yaşlı bir komşusundan aldığı 1983 model aracı ayağa kaldırmak için yoğun çaba sarf etti.
Yurt dışında da ilgi odağı oldu
Çalışmaz durumda aldığı otomobil için kiraladığı garajda 5 yıl emek veren Ergin, Döşova'yı tek tek parçalarına ayırdı.
Avrupa'daki Döşova hayranlarıyla iletişim kurarak kulüplere üye olan Ergin, eksik parçaları tamamlayarak aracı yeniden çalışır hale getirdi.
Yeniden hayat verdiği Döşova'yla yollara çıkan Ergin, hem Türkiye'de hem de yurt dışında ilgi odağı oldu. Otomobilini görmek üzere 2016'da İspanya'dan gelen blogger yazarlarını ağırlayan, yaptığı çalışma haberleştirilen Ergin, geçen yıl da Arjantin'den hayranları ağırladı.
120 km hız yapabiliyor
Özer Ergin, Döşova için çok emek, zaman ve para harcadığını ama eşi benzeri olmayan bir otomobile kavuştuğunu anlattı.
Otomobili ilk satın aldığında çok kötü durumda olduğunu söyleyen Ergin, şöyle konuştu:
"Atıl duruma düşmeye başlamıştı, üstünde bile yürümüşlerdi. 2009'da bir karar aldım ve A'dan Z'ye arabayı parçaladım, her şeyini söktüm. En ince ayrıntılarına kadar gerekli tamiratlarını yaptım. Gece gündüz çalıştım, mali açıdan da külfetli oldu. 5 yılımı aldı, ona her gün zaman ayırdım, gece 3-4'e kadar garajdaydım."
Özer Ergin, "Eski filmlerde görürdüm Döşova'yı. O gün de çok hoşuma giderdi, keyifle izlerdim. Şimdi böyle bir arabaya sahip olduğum için çok mutluyum. Nakış gibi işledim. Detaylara önem vermek gerekiyor. Yurt dışından da gelip görenler oluyor. Çok ilgi çekici bir araç. Önümü kesen, 'Satar mısın abi?', 'En fazla kaç yapıyor?', 'Çok yakıyor mu?' diye soranlar oluyor" dedi.
Satmayı düşünmüyor
Otomobilinin ilgi çekmesinden memnun olduğunu, yine de tedirginlik hissettiğini belirten Özer Ergin, "Bu arabayı bebeğiniz gibi okşayıp, sevmeniz gerekiyor. Bilmeyen insanlar gelip üzerine oturuyor, araba yamuluyor. O kadar emek verdim. İlk günkü gibi kalmasını arzuluyorum. Arabayı dışarıda bırakmıyorum, yağmurlu havada da çıkarmıyorum" dedi.
Ergin, klasik aracına bağlılığını, "Arabanın önüne atlıyorlar, kaç para olduğunu soruyorlar ama değeri parayla ölçülemez. Klasiklerle uğraşan insanlar bilirler. 'Allah sattırmasın' diyelim" sözleriyle anlattı.
Kaynak: AA