Koronavirüsü yenen ikiz kardeşler: Karantina süreci psikolojik olarak yoruyor

Sakarya'da yakalandıkları yeni tip koronavirüsü (COVID-19) yenen 22 yaşındaki ikiz kardeşler Tunahan ile Batuhan Ayvaz, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.

Serdivan ilçesinde yaşayan ikizlerden Tunahan'a, 25 Temmuz'da ateş ve eklem ağrısıyla başvurduğu Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kan tahlili ve COVID-19 testi yapıldı.

Koronavirüs testi pozitif çıkan Tunahan, evde tedaviye başladı. İkizine COVID-19 tanısı konmasının ardından test olan Batuhan'ın da koronavirüse yakalandığı tespit edildi.

Ailelerine bulaştırmamak için başka bir evde tedaviye alındılar

Anne ve babalarına bulaştırmamak için kendilerini başka bir evde tedavi altına ve karantinaya alan ikiz kardeşler, hastalık sürecinde sıtma tutması, ateş, ishal, iştahsızlık ve eklem ağrısı şikayetlerini yaşadı.

Doktorların önerisiyle evde 3 haftalık tedavi sürecinin ardından sağlıklarına kavuşan ikizler, hastalık sürecinde yaşadıklarını paylaştı.

"Ateş yüzünden kabuslar gördüm"

Tunahan Ayvaz, şikayetlerinin kas ağrısıyla başladığını söyledi.

Ateşinin birden yükselip indiğini belirten Ayvaz, "Ateşimi ilk ölçtüğümde 39,1, sonra ölçtüğümde 38,5 ve 37,5'e indi. O zaman şüphelendim ve hastaneye başvurarak test olmak istediğimi söyledim" dedi.

Ayvaz, tahlil ve tomografi sonuçlarının temiz çıkmasına rağmen COVID-19 testinin pozitif çıktığını anlatarak, "İl Sağlık Müdürlüğünden aradılar, kimlerle temasta bulunduğumu sordular ve bulunduğum ortamda hemen izole olmamı söylediler. Benimle birlikte ailem ve temas ettiğim herkes izole oldu" diye konuştu.

Hastalık sürecinde bel ve kas ağrısı yaşadığını, ateş yüzünden kabuslar gördüğünü, sıtma tuttuğunu aktaran Tunahan Ayvaz, şunları kaydetti:

"Yatakta dönerken çok zorlanıyordum. Döndüğüm an sanki biri vücudumu kesiyormuş gibi hissediyordum, o ağrı bir süre sürdü. Halsizlik devam etti, 10 dakika hareket ettiğimde hemen bir yatma ihtiyacı duyuyordum. Çok ağır bir süreç yaşamadım zaten doktorlar genç olduğum ve kronik bir hastalığım bulunmadığından dolayı hafif atlatacağımı söylemişlerdi, grip şeklinde..."

Ayvaz, evde tedavi gördüğünü ve ilaç kullandığını dile getirerek, 14 günlük karantina sürecinin kendisini psikolojik olarak yorduğunu söyledi.

Tedbirlere uymasına rağmen virüse yakalandığını, bu yüzden daha çok dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Ayvaz, "Ortak alanlardan kaçmamız, maskesiz hiçbir adım atmamamız gerekiyor. 14 gün karantina sıkıntılı bir süreç çünkü ailen de izole ediliyor. Temasla geçtiği için sığınacağın liman, nazının geçeceği kimse olmuyor. Çok dikkatli olalım. El birliğiyle bitecek bu hastalık. Rabb'im kimseye bu hastalığı yaşatmasın" ifadelerini kullandı.

Ayvaz, ayrıca tedavi sürecinde kendileriyle yakından ilgilenen İl Sağlık Müdürü Aziz Öğütlü ve tüm sağlık çalışanlarına teşekkür etti.

"Karantina süresi insanı yoruyor"

Batuhan Ayvaz da kardeşinin testinin pozitif çıkması nedeniyle anne ve babasıyla tahlil ve örnek verdiklerini belirtti.

Tahlillerin temiz geldiğini, kendisinin testinin pozitif anne ve babasının ise negatif çıktığını aktaran Ayvaz, "İlaç tedavisine başlandı, durumumun iyi olduğu, yatışımızın gerekmediği, evde tedavi yapılacağı söylendi. Anne ve babamın negatif çıktığı için ikizimle başka bir evde kendimizi 14 gün izole altına aldık çünkü bu temasla bulaştığı için kimseye bulaştırmama adına üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya çalıştık" şeklinde konuştu.

"Komodindeki telefona 2-3 gün uzanamadım"

Ayvaz, süreçte yaşadıklarını anlatarak, "Gribin üst versiyonu. Yatakta yer değiştirmek istemiyordum, komodinde telefon duruyordu 2-3 gün ona uzanamadım, elimi kaldırdığım zaman 5 dakika ağrısını çekiyordum. Nefes almak gibi sıkıntım olmadı, solunum cihazına bağlanmadığım için çok şükrettim. 'Başkasına bulaştırdım mı, etrafımdaki insanlara zarar verdim mi?' düşüncesi oldu" dedi.

Genç kesimde "Bana bir şey olmaz, bulaşırsa hafif atlatırım." düşüncesinin yaygın olduğunu anımsatan Batuhan Ayvaz, "Evet yaşlılara göre hafif atlatıyorsun ancak evde anne, baba, bebekler var, ziyarete gittiğinde istemesen de büyüklerin var, yani gençler ilk başta başkasını sonra kendisini düşünecek" değerlendirmesinde bulundu.

Ayvaz, 14 günlük karantina sürecinin psikolojik olarak insanı yorduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yemeğin kapına bırakılıyor, lavaboya giderken çift kat maske takıyorsun, sen orayı kullandıktan sonra oranın temizlenmesi gerekiyor, gerçekten çok zor bir süreç. Gençler hafif atlatıyor olabilir ama o süreç insanın psikolojisini bozuyor, psikolojik olarak çok etkileniyorsun. Balkona çıkmanın, ayakkabını giyip yürümenin özgürlük olduğunu hissediyorsun. Kimse 'Ben gencim, yaşlıyım.' dememeli, herkes sosyal mesafesine dikkat etmeli, kesinlikle ama kesinlikle maske takmalı, kapalı alanları bol bol havalandırmalı."

Dikkat ettiği halde koronavirüse yakalandığını, herkesin tedbirlere uyması gerektiğini aktaran Ayvaz, tedavi sürecinde kendileriyle yakından ilgilenen sağlık çalışanlarına teşekkür etti.