KOSGEB'in "genç girişimci desteği"nden faydalanan ve bu yılın mart ayında atölyesini açan 28 yaşındaki Yüksel, talaşlı imalat yapan sayılı kadın girişimci arasında yerini aldı.
Yüksel, lisans eğitimini Gazi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünde tamamladıktan sonra, yüksek lisans eğitimi için İtalya'daki Politecnico di Torino Üniversitesine gitti. Burada uzay ve havacılık üzerine eğitim gören Yüksel, doktora eğitimine yine aynı alanda devam edebilmek için teknoloji ve mühendislik alanlarında "dünyanın en iyi üniversitesi" seçilen Massachusetts Teknoloji Enstitüsüne (MIT) başvurarak kabul aldı.
Yurt dışından çok sayıda iş teklifi gelmesine rağmen projelerini Türkiye'de gerçekleştirmeyi, çocukluk hayali olan uzay ve havacılığa yerli ve milli ürünler üreterek katkı sunmayı isteyen Yüksel, elektrik-elektronik mühendisi olan kardeşiyle "BUMA Mühendislik" adını verdikleri şirkette çalışmaya başladı.
5 kişilik ekiple üretim
Yüksel, yaklaşık 6 aydır Ankara'nın Kahramankazan ilçesinde, 650 metrekare kapalı, 250 metrekare açık alana sahip atölyede, 5 kişilik ekibiyle üretime devam ettiklerini söyledi.
Söz konusu üretimin uzay, havacılık ve savunma sanayisi alanında önemli bir yere sahip olduğunu belirten Yüksel, şöyle konuştu:
"Talaşlı imalat, alüminyum, çelik, mühendislik plastikleri gibi ham malzemelerin işlenerek uçak, otomotiv, uzay, havacılık gibi sektörlerde kullanılabilir hale getirilmesi, son ürün elde edilmesi anlamına geliyor. Biz aslında parçaları montaja hazır hale getiriyoruz. Şu anda bu sektörün uzay, havacılık ve savunma sanayisine yönelmesinin sebebi, ülkemizin son dönemde yerli ve milli projelerini geliştirerek bu alanda ciddi bir yol almış olması. Bu sebeple talaşlı imalat şu an çok önde ve ileride. Biz de bu döngünün içinde yer alarak hem süreci desteklemeyi hem de sürecin bizi destekleyerek yetiştirmesini ve ülkemize fayda sağlamayı istedik."
Hedef, "Cayrokopter" üretmek
Yüksel, talaşlı imalatın yanı sıra "Cayrokopter" (döner kanatlı ve pervaneli hava taşıtı) projesi üzerine çalıştığı bilgisini vererek, "Bu projede de bir an önce üretime geçmek, ardından seri üretime başlamak istiyoruz. Şu an çalışmanın projelendirme aşamasındayız. Prototipini oluşturacağız. Bir yıl içinde üretime geçmeyi hedefliyoruz. Savunma alanında kullanabileceğimiz havacılıkla ilgili projeler üretmeye de devam ediyoruz." dedi.
Yaptığı tüm çalışmalarla çocukluk hayallerini gerçekleştirdiğini ifade eden Yüksel, "Her zaman uçaklara aşık oldum ve çok seviyorum. Şimdi uçak ve onun parçalarını üretebileceğim ve geliştirebileceğim bir noktaya geldiğim için çok mutluyum." diye konuştu.
Yüksel, genç girişimcilere önemli destekler sağlandığına da dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Biz KOSGEB'in genç girişimci desteklerinden faydalanarak atölyemizi açtık. Şu an kendi AR-GE ve UR-GE projelerimiz kapsamında da KOSGEB ile görüşmelerimizi yürütüyoruz. Aynı zamanda devlet bankalarından kredi desteği aldık. Devletimiz gerek makine, teçhizat ve ekipman konusunda gerekse kalite belgelendirmelerinde ve personel aşamasında destekler sağlıyor. Ülkemizde üretilen parçaları tanıtmak açısından yurt içi ve dışı fuar destekleri de mevcut. Bu süreçlere entegre olup kendi ürünlerimizi üretebiliyor olmak da bizim için büyük avantaj. Tabii süreç içinde çeşitli zorluklar da yaşıyoruz. Mesela yurt dışından gelen makinelerin ülkeye girişlerinde izin sıkıntıları yaşanıyor. Şu an 1,5 aydır bir makinemiz yurt dışında hazır bekliyor ve izin olmadığı için çekemiyoruz. Bu sıkıntılara rağmen hem ailemin hem de ülkemizin verdiği destekle yolumuzda yürümeye devam ediyoruz."
"Bu alanda kadınların da var olduğunu gösterebilmek çok önemli"
Yüksel, bu süreçte en büyük destekçilerinden birinin anne ve babası olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu nedenle kurduğumuz şirketin ismi de annem, babam, kardeşim ve benim adımın baş harflerinden oluşuyor. Annem ve babam devlet memuru. Memur maaşlarıyla yaptıkları tüm birikimlerini bize vererek, atölyeyi kurmamızı sağladılar. Eğitim konusunda her zaman bizi desteklediler. Atölyenin kuruluşundaki en önemli pay onların."
Yüksel, bir kadın olarak üniversitede makine mühendisliği okumayı tercih ettiğinde kendisine "Kadınsın nasıl yapacaksın?", "Makine mühendisliğinde çok erkek var, sen orada zorlanmayacak mısın?" diyenlerin olduğunu söyledi.
Tüm bu bakış açısına karşın, sektörde sayılı kadın girişimcilerden olmanın gururunu yaşadığını dile getiren Yüksel, "Bu alanda kadınların da var olduğunu gösterebilmek çok önemli. Çünkü gerek talaşlı imalat gerekse uzay ve havacılık alanında kadın girişimci sayısı çok az." dedi.
TEKNOFEST Ankara'da da yerini alacak
Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yürütücülüğünde 30 Ağustos-3 Eylül'de düzenlenecek TEKNOFEST Ankara'ya da katılacaklarını belirten Yüksel, şöyle konuştu:
"Ankara'daki festivalde, KOSGEB'in standında yer alacağız. Bu yıl İstanbul'daki TEKNOFEST'e ziyaretçi olarak gitmiştim. Tüm TEKNOFEST'lerde yer almaya çalışıyorum. Hem ülkemiz için gurur verici hem de bizim gibi uzay, havacılık konusunda çalışan firmalar ve mühendisler için çok bilgilendirici bir platform. Aynı zamanda çocukların ilgisini çekmek açısından da güzel bir etkinlik. Festivalin, özellikle ülkemizdeki kadın ve kız çocuklarının, bu alanlara yönelmesine katkı sağlayacağına da inanıyorum."