Samsun Çarşamba'da fındık hasadı sürerken, bölgeye aileleriyle gelen mevsimlik işçiler, dere kenarlarına kurdukları derme çatma çadırlarda yaşamını sürdürüyor.
Kadınlar, taşıdıkları suyla, açık alanda yaktıkları ateş üzerinde yemeklerini pişirip yine aynı ateş üzerinde kaynattıkları suyla çamaşırlarını yıkıyor.
Ekmeklerini imece usulü yapan kadınlar, bu işlerde ter akıtırken ya da tarlada çalışırken çocuklar kardeşlerinin bakımını üstleniyor, gündelik işlerde ailelerine yardım ediyor. Çocuklar, fırsat buldukları zamanlarda ise oyun oynayarak çocuk olmanın tadını çıkarıyor.
Eğitim hayatlarını sağlıklı sürdüremiyorlar
Mayıs'tan beri aileleriyle farklı bölgelere gitmek zorunda kalan, evlerine ise Ekim ayının başında dönecek çocuklar, eğitim hayatlarını da sağlıklı sürdüremiyor.
Mevsimlik tarım işçilerinden Mehmet Ceyhanlı, 4 ay önce Şanlıurfa'dan 80 kişi olarak yola çıktıklarını anlattı.
Önce Konya'da 3 ay kaldıklarını ve tarlalarda çalıştıklarını belirten Ceyhanlı, "Bizim burada ne doğru düzgün yerimiz ne elektriğimiz ne de suyumuz var. Suyu kendi imkanlarımızla çekiyoruz. Konya'da işçiler için konteynerler yapmışlar, elektrik ve su vardı. Burada tehlike altındayız. Hemen yanımızdaki yoldan tali yol olmasına rağmen arabalar 100 kilometre hızla geçiyorlar. Çalışma şartlarımız zor, kazancımız da iyi değil" dedi.
Yaşamlarının zor olduğunu söylüyorlar
Tarım işçilerinden Mahmut Karatay da, karın tokluğuna ter döktüklerini, çocukların farklı bölgelerde çalışmak zorunda oldukları için eğitimlerini sürdüremediğini anlattı.
Ailesinin ihtiyaçlarını gideremediğinden bahseden Ahmet Yıldıran ise, "Yaklaşık 5 ay önce Şanlıurfa Harran'dan yola çıktım. Kırşehir, Konya, Yozgat ve Çorum'a gittik. Yevmiyemiz 50 lira. Masraflar çok" dedi.
Diğer mevsimlik tarım işçileri de yaşamlarının zor olduğunu, çocuklarını da bu şartlarda büyütmek zorunda olduklarını söyledi.
Kaynak: AA