Jandarma Arama Kurtarma Taburu, beton yığınları arasında bir ses, bir nefes için canla başla mücadele ediyor. Tek amaçları depremzedeleri en hızlı şekilde sağlık kuruluşuna teslim etmek.
Tabur, Elazığ ve İzmir’de yaşanan depremde verdikleri mücadelelerle birçok mucizenin kahramanı olmuştu.
Elazığ’da 2,5 yaşındaki Yüsra bebek ve annesi, İzmir’de minik Buse hayata yeniden gözlerini açarken, onlara uzanan el yine JAK timleriydi…
Ülke genelinde meydana gelebilecek tüm doğal afet, kaza ve kayıp olaylarına müdahale eden Jandarma Arama Kurtarma timleri 1999’da Ankara’da kuruldu.
TRT Haber, Ankara Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı’nda (JÖAK) görevlerine devam eden Jandarma Arama Kurtarma timlerinin bir günlük eğitim ve tatbikatlarına tanıklık etti.
“Tüm felaketlerde vatandaşımızın her türlü yardımına koşmak için hazırız”
Jandarma Arama Kurtarma Taburu Unsur Komutanı, Jandarma Astsubay Kıdemli Üst Çavuş Gökhan Filiz, kendilerini geliştirmek için sık sık gerçek senaryolara dayalı eğitimler yaptıklarından bahsetti.
“Bilindiği üzere ülkemiz deprem kuşağında yer alıyor. Bu yüzden sık sık depremler meydana geliyor. Bizler burada meydana gelebilecek depremlere karşı enkaz altında kalan vatandaşlarımıza süratle ulaşmak onları enkaz altından bir an önce kurtarmak amacıyla gerçek deprem senaryolarına dayalı olarak eğitimler yapıyoruz. Yine burada enkaz altında kalan bir vatandaşımızı ilk önce fiziki arama, daha sonra canlı tespit köpekleriyle ve ardından teknik cihazlarımızla arama görüntüleme ve dinlemeyle yerini belirledikten sonra kurtarma faaliyetine geçiyoruz. Biz bundan sonraki süreçte meydana gelecek tüm felaketlerde vatandaşımızın her türlü yardımına koşmak için hazırız. Kendimizi geliştirmek için elimizden gelen her türlü eğitimi ve gayreti gösteriyoruz. Bu gayreti göstermeye de devam edeceğiz.”
“Biz umutların bittiği yerde bir ses bir nefes bir ışık olmak için varız”
Tim personeli Jandarma Astsubay Çavuş Süfeyda Akçoban, arama kurtarma görevlerinde, enkaz altında kalan vatandaşları, kendi anneleri, babaları, evlatları ve kardeşleri yerine koyarak arama kurtarma görevlerine büyük bir özveriyle katıldıklarını söyledi.
“Geçtiğimiz aylarda İzmir Seferihisar açıklarında meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde arama kurtarma görevine katıldık. Görev süresince bambaşka duygulara ve mucizelere tanıklık ettiğimiz anlar yaşadık. Enkaz altında kalan vatandaşlarımızı kendi annemiz, babamız, evladımız, kardeşimiz yerine koyarak onları sağlıklı bir şekilde kurtarmak adına yılmadan usanmadan cansiperane bir mücadele verdik. Bu süreçte temennimiz bir daha böyle afetlerin yaşanmamasıdır. Biz umutların bittiği yerde bir ses bir nefes bir ışık olmak için varız. Ancak olası bir afet durumunda JAK taburu olarak, milletimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Çünkü biz umutların bittiği yerde bir ses bir nefes bir ışık olmak için varız”
Sarp Yamaçların Korkusuz Timi: Dağ Arama Kurtarma
Jandarma Arama Kurtarma Taburu, meydana gelen birçok afette, Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı içerisinde yer alan Dağcılık Arama Kurtarma ve Su altı Arama Kurtarma bölükleriyle, ihtiyaç anlarında olay yerine hep birlikte hareket ediyor.
Dağcılık Arama Kurtarma Unsur Komutanlığı dağ yamaçlarında mahsur kalan kazazedeler için gecesini gündüzüne katıyor.
‘İnsan hayatı önceliğimizdir’ diyen timin tek amacı kazazedeleri en hızlı şekilde sağlık kuruluşuna teslim etmek.
Ulaşılması en zor yerlerde onlar var
Düzce ve Giresun’da meydana gelen sel felaketinde aynı zamanda paraşüt ve dağ kazalarında 89 vatandaşı sağ olarak kurtaran tim, dağ, kanyon, mağara ve yüksek binalarda arama kurtarma faaliyetlerinin de bir numaralı ismi...
Dağ Arama Kurtarma Bölük Komutanı Jandarma Yüzbaşı Yiğit Savaş, Dağ arama kurtarma Bölük Komutanlığı’nın faaliyetlerinden şöyle bahsetti:
“Dağ Arama Kurtarma Bölüğü, Dağ, kanyon, mağara ve yüksek binalarda arama kurtarma faaliyetlerini yürütüyor. Aynı zamanda suda kaybolan vatandaşlara yönelik Sualtı Arama Kurtarma timleriyle doğal afetlerdeyse Arama Kurtarma Birlikleriyle birlikte beraber Arama Kurtarma faaliyetleri yürütüyoruz. Dağ Arama Kurtarma Bölüğü, Düzce ve Giresun’da meydana gelen sel felaketinde aynı zamanda paraşüt ve dağ kazalarında 89 vatandaşımızı sağ olarak kurtarmıştır.”