54 yaşındaki Taner Baş, Trabzon'da 30 yıldır obezite ile mücadele ediyor.
PTT Trabzon Başmüdürlüğü'nde 1986 yılından itibaren posta dağıtımında çalışan Baş, çocukluk ve gençlik döneminde yaptığı tekvandoyu bıraktıktan sonra kilo almaya başladı.
Baş, dönem dönem uyguladığı diyetler sayesinde kilo verdi. Ancak daha sonra bunları geri aldı. Birkaç yıl önce mesleğini yapamayacak duruma gelince de tüp mide ameliyatı olmaya karar verdi.
Özel hastanede mide ameliyatı olmaya maddi imkanı el vermeyen Baş, bir süre para biriktirdi. Tüp mide ameliyatlarının devlet hastanelerinde yapılmaya başlanmasının ardından Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvurdu. Baş, 3 Mart 2017'de ameliyat oldu.
Kiloları yüzünden işini yapmakta zorlanan postacı, 15 ay önce 137 kiloyken geçirdiği tüp mide ameliyatının ardından 57 kilo verdi.
Bambaşka bir hayattan, bambaşka bir hayata
Taner Baş, obeziteye bağlı olarak yıllardır birçok sağlık sorunu yaşadığını ve şimdi kendisini dünyaya yeniden gelmiş gibi hissettiğini anlatarak, şunları söyledi:
"Kolesterolüm 570-580'lerdeydi, şu anda 170'lerde. 17/12 tansiyonla gezerdim şimdi ise 11/7. Kan şekerim 244'den 88'e düştü. Bel fıtığım da vardı. Hiçbir ilaç kullanmadan zayıfladıkça bunların hepsi gitti, şu anda en mutlu insan benim."
Baş, şişman olduğu zamanda dört merdiven çıksa nefes nefese kaldığını anlatarak, "Yolda rahatça yürüme şansım yoktu. Yaz, kış ter içindeydim. Bambaşka bir hayattan, bambaşka bir hayata geçtim" dedi.
"1 yaşındaki bebek nasıl mutluysa, öyle mutluyum"
Baş, obezitenin yol açtığı çeşitli sağlık sorunlarının hem yaşam kalitesini düşürdüğünü hem de ömrü kısalttığını söyleyerek, "Belli bir yaştan sonra yaşayamayacak kadar şişman olduğum için bu ameliyatı olmayı tercih ettim" dedi.
Baş, ameliyattan sonra hissettiklerini şöyle anlattı:
"Şu anda 1 yaşındaki bebek nasıl mutluysa ben de öyle mutluyum. 140 kilogram olan insanla, 80 kilogram insan arasında çok fark var. Bir dükkana girdiğim zaman zorlanıyordum, yolda, dolmuşta iki kişilik yer kaplıyordum. Dağıtım yaptığım zaman kan, ter içinde kalıyordum. İşini tam manasıyla yapıp bitiremiyorsun, yapsan bile zorluk çekiyorsun. Şimdi oldum fırtına gibi, rüzgar benimle yarışıyor... Yeniden doğdum."
"O kadar terlerdim ki çantamda 2-3 atlet taşırdım"
Baş, kilo verdikten sonra daha verimli çalıştığından ve özgüvenini tekrar kazandığını anlattı:
"Emekliliği düşünüyordum, 'o vaziyette çalışmaktansa hiç çalışmayayım, kendimi bir köşeye atayım, milletten soyutlayayım' diye düşünüyordum ama ameliyattan sonra işime daha fazla katkım oldu, artık daha şevkle çalışıyorum."
Mesaiye 08.00'de başladığını belirten Baş, "Önceden saat 12 oldu mu yorgun düşerdim, vücudum biterdi. 12'den sonrası hep eziyetti, ayaklarım ağrırdı. O kadar terlerdim ki çantamda 2-3 atlet taşırdım, şimdi akşam ne zaman oluyor, sabah ne zaman oluyor anlamıyorum" dedi.
'Çok iyi olmuş, gençleşmişsin' tepkileri aldı
Postacı, ameliyattan sonra 3-4 ay gıdaları sıvı ve püre haline getirerek tüketti. İş dışında akşamları da yürüdü ve haftada iki gün yüzdü. Spor sayesinde vücudunda sarkma olmadı. 3-4 aydır ise kilosu 80-82 arasında değişiyor.
Baş, istirahat süresinin ardından bir süre de yıllık izin kullandı. Ameliyattan sonra yaklaşık 3 ay kadar çalıştığı mahalleye gidemedi. Geldikten sonra kimsenin onu tanımadığını söyledi:
"Bir iş yerinden içeri giriyorum diyorlar ki 'Siz gidin bizim şişman postacımız gelsin, biz onunla çalışıyoruz.' Şişman postacı olduğumu söyleyince hayret edeni de 'yalan söylüyorsun' diyeni de oldu. Çok olumlu tepkiler aldım. 'Çok iyi olmuş, gençleşmişsin' dediler."
Kaynak: AA